Rus Milli Takımı'nın ülke genelinde neden olduğu sevinç ve coşku had safhaya ulaştı. Bunu kimse tahmin etmiyordu. Takımın, İspanya'yı penaltı atışları sonunda elediği sırada uçakla Moskova'ya inmek üzereydim. Pilot maç sonucunu anons ettiğinde, yolcular koltuklarından fırlayarak çılgınca sevinç gösterilerinde bulundu. Akabinde derin bir nefes aldım. Zira uçak ciddi şekilde sallanmıştı ve sağ salim inebilmeyi umuyordum. Pilot, anonsu yapmak için birkaç dakika daha bekleyebilirdi. Ama Rusya, Dünya Kupası coşkusunu sonunda keşfetmeyi başardı galiba.
Ülkede herkesin umduğu şey nihayet gerçekleşti. "Sbornaja” muazzam bir takım ruhu geliştirdi ve taraftarların coşkusundan güç alarak yükselişe geçti. Teknik direktör Stanislav Çerçevov, takımı bir baba disipliniyle yönetiyor. Oyuncular ise normal performanslarının üstüne çıkıyor. Örneğin kaleci Igor Akınfeev. Her zaman büyük bir yetenek olarak görülen Akınfeev, zaman zaman yaptığı akılalmaz hatalarla saç baş yolduruyordu. Bu da onun imajını ne yazık ki zedeledi. Ancak şu anda bu hataları yapmıyor ve gerçek yeteneğini gösteriyor. İşte fark burada. Bence Akınfeev çok üst düzey bir kaleci.
Messi ve Ronaldo'nun varisi Mbappe
Güçlü Hırvatlar ile hayli zorlu bir çeyrek final maçı oynanacak. Zlatko Dalic'in takımı, oyun kalitesi açısından daha iyi durumda. Ancak Ruslar, tüm mücadele gücü ve azmiyle buna karşı koymaya çalışacaktır. Taraftar desteğini de arkasına alan Rusların direnci hayli büyük olacaktır.
Rus takımının yanı sıra bir oyuncu da beni kendisine hayran bıraktı: Kylian Mbappe gerçekten inanılmaz bir futbolcu. Fransız yıldız henüz 19 yaşında olmasına rağmen bir roket gibi hızlı ve etkili. Hızı ve kale önündeki bitiriciliği benzersiz. Bence Lionel Messi ve Cristiano Ronaldo'nun varisi olarak "dünya futbolunun yeni yıldızı” unvanını alacak.
Löw istiyorsa devam etmeli
Almanya ise bu şekildeki üst düzey beklentileri halihazırda karşılamaktan maalesef çok uzak. Almanya'nın erkenden elenmesi tam bir felakat ve büyük bir hayal kırıklığı. Takımda neredeyse hiçbir şey yolunda gitmedi. Teknik direktör Joachim Löw ile ilgili tartışmaların yankıları Moskova'ya kadar ulaşıyor.
Bence Löw, eğer yapabileceğine inanıyorsa devam etmeli. Yeni bir yapılanmayı başaracak azim ve kararlılığı gösterebileceğine inanıyorsa mutlaka buna imkan verilmeli. Zira yıllardır görevini son derece başarılı bir şekilde yerine getiriyor.
Uruguay'ın en büyük silahı tutku
Bu Dünya Kupası'nın en dikkat çeken unsurlarından biri de "küçük” ülkelerin katettiği gelişme. Son derece organize ve mücadeleci bir futbol oynuyorlar. Mesela Uruguay gibi 3,5 milyon nüfuslu küçük bir ülke, Luis Suarez ya da Edison Cavani gibi olganüstü futbolcular çıkarabiliyor ve son derece tutuklu bir futbol ortaya koyabiliyor. Güney Amerika ekibi, olumsuz koşullara rağmen takım ruhu ve iyi bir hazırlık sayesinde nelere başarılabileceğini gösteriyor.
Kevin Kurayi, Dünya Kupasını DW yorumcusu ve ARD televizyonun uzmanı olarak izliyor. 2018 Dünya Kupası'na katılmaya hak kazanan üç ülkenin birden vatanadşlığına sahip: Almanya, Panama ve doğduğu ülke Brezilya. Alman Milli Takımı'nda 52 kez forma giydi ve 2008'de Avrupa Şampiyonası'nda ikinci olan takımın bir parçasıydı. Joachim Löw ile ciddi bir anlaşmazlık yaşayarak milli takım kariyerini erkenden bitirdi. DW'ye verdiği mülakatta bu olayı "Futbol kariyerinin en büyük hatası” olarak nitelendirdi. Beş yıl Rus liginde top koşturduktan sonra 2017 yılında aktif futbol hayatına nokta koydu.
