Ekonomi
BBC Türkçe

Kıdem tazminatı tartışmalarında son durum nedir?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kıdem tazminatı konusunda işveren ve işçi sendikalarının mutabakata varmaları gerektiğini söyledi. İşçi ve işveren sendikalarının kıdem tazminatı ile görüşleri neler? Konuyla ilgili kim, ne açıklama yaptı? Fundanur Öztürk'ün haberi.

29 Haziran 2020 18:44

Kıdem tazminatıyla yeni düzenleme bir kez daha gündeme gelirken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan konuyla ilgili işveren ile işçi sendikalarının mutabakata varması gerektiğini söyledi. Ancak, BBC Türkçe'nin edindiği bilgiye göre işçi sendikalarına henüz gönderilmiş bir taslak bulunmuyor.

İşveren sendikalarından şu ana dek konuyla ilgili herhangi bir açıklama yapılmadı ancak işçi sendikaları DİSK ve Türk-İş bugün kıdem tazminatı değişikliğine karşı 81 ilde bildiri okuyarak eylem gerçekleştirdi.

İşçi sendikaları yetkilileri ayrıca, şu ana dek basında yer alan haberlerden ve Anadolu Ajansı'nın (AA) 15 Haziran'da servis ettiği haberdeki detaylardan çıkarımda bulunduklarını ifade ediyor. AA'nın haberine göre, işçinin kıdem tazminatının içerisindeki işveren katkı payı ile devlet katkısı toplamının yüzde 50'si TES sigorta hesabına aktarılacak, yüzde 50'si çalışanın hesabında kazanılmış hak olarak tutulacak.

Katılımcı, 60 yaşını tamamladıktan sonra emekli olmaya hak kazanacak. Çalışan istifa ettiğinde bireysel fon hesabındaki tutarlar kazanılmış hak olarak kendisinde kalacak. 60 yaşını doldurmamış katılımcılara, ilk konut edinimi, evlilik (bir kereye mahsus), ağır hastalık ve işsiz kalınması (bir defaya mahsus) sebeplerinden her biri için TES hesabında bulunan birikim tutarının yüzde 10'unu geçmemek şartıyla ödeme yapılabilecek.

Emeklilik haricinde ödeme oranı toplamı yüzde 30'u geçemeyecek ve kalan tutar aylık olarak ödenecek.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı kaynakları da, taslağın hazırlanması için önce işveren ve işçi sendikalarının mutabakatı ve ortak çalışmasının beklendiğini belirtiyor.

işçiler

İşçi sendikaları ne diyor?

Türkiye'nin en büyük işçi sendikalarından Türk-İş'in Başkanı Ergün Atalay, kıdem tazminatında yapılmak istenen yasal değişiklikler Meclis'e geldiği gün genel grev çağrısında bulunacaklarını açıkladı. Türk-İş bugün ayrıca 81 ilde kıdem tazminatı değişikliklerine karşı eyleme geçti.

Ortak açıklamada kıdem tazminatı konusunda 'sosyal tarafların' herhangi bir talebi bulunmadığını ve bu konuda taraflar arasında 'herhangi bir mutabakatın' olmadığı vurgulandı. Açıklamada son zamanlarda çalışma hayatında yaşanan sorunlara dikkat çekildi:

"İşsizlik Sigortası Fonu kesintileri artırılmak isteniyor. 25 altı ve 50 yaş üstünde çalışanlara daha esnek çalışma getiriliyor ve bu yolla kıdem ve ihbar tazminatı ortadan kaldırılıyor. Kıdem tazminatının kaldırılarak yerine tamamlayıcı emeklilik sistemi getiriliyor. Ama ortada paylaşılan bir taslak yok, sadece medyada yer alan haberler var."

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) da kıdem tazminatının fona aktarılmasına karşı her türlü girişimin "direniş ile karşılanacağını" söyledi.

DİSK Başkan Kurulu bildirisinde, "Bir yandan Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi adı altında kıdem tazminatımız fona aktarılarak, bir yandan da 25 yaş altı ve 50 yaş üstü çalışanlar başta olmak üzere esnek-güvencesiz çalıştırmayı yaygınlaştırarak kıdem tazminatı hakkı yok edilmek istenmektedir" denildi.

DİSK ayrıca, olası değişiklikle kıdem tazminatının bir işveren sorumluluğu olmaktan çıkacağını ve böylece işçilerin işten çıkarılmasının kolaylaşacağını, işverene keyfiyet olanağı yaratacağını söylüyor.

DİSK Başkanlar Kurulu, önümüzdeki günlerde konuyla ilgili hazırlanan bir eylem takvimi açıklayacaklarını duyurdu.

HAK-İŞ ise kıdem tazminatıyla ilgili olarak diğer işçi sendikalarından daha farklı bir tutum sergiliyor.

Sendika mevcut kıdem tazminatı sisteminde bir değişim yapılmasının gerekli olduğunu söylemekle birlikte, bu sürecin tüm işçi ve işveren konfederasyonlarının katılımıyla 'doğru zaman' belirlenerek yürütülmesi gerektiğini savunuyor.

Bugün yayımlanan yönetim kurulu açıklamasında, pandemi sürecinde kıdem tazminatındaki olası değişikleri tartışmanın uygun olmadığı ifade edilerek, "Kıdem tazminatı konusunda temel prensibimiz kazanılmış hakların korunarak, var olan hakların güvence altına alındığı işleyen bir sistemin kurulmasıdır. Kıdem tazminatının hak edilmesi ve erişilmesi konusunda yaşanan sorunların ortadan kaldırılması, uygulanabilir ve sürdürülebilir bir noktaya taşınmasını garanti edecek güçlü bir sistem talep etmekteyiz" denildi.

İşveren tarafının görüşleri neler?

Konuyla ilgili Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) ve Türkiye Sanayi ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) röportaj talebimize herhangi bir dönüş yapmadı.

AA'da 19 Haziran'da yayımlanan bir haberde, TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Burak Akkol, kıdem tazminatı ve Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi konusunda görüş ve önerilerini Erdoğan'a sunduklarını ifade ederek, ana bakış açılarının işletmelere ilave maliyet getirmeden toparlanmaya ve istihdama odaklanmak olduğunu belirtti.

Ayrıca, TİSK'in 2019 yılında yayımlanan Olağan Genel Kurul Çalışma Raporu'nda kıdem tazminatına ilişkin talepleri sıralanıyor.

TİSK'in önerileri arasında, kıdem tazminatının işçiyi feshe karşı koruyan 'tek müessese olmadığı' ifade edilerek, iş sözleşmesinin feshine bağlı işveren maliyetlerinin azaltılması talep ediliyor:

"İşsizlik sigortası ve iş güvencesi tazminatları da işçiyi iş sözleşmesinin haksız ya da geçersiz sonlandırılabilmesine karşı koruma amacı güden düzenlemelerdir. Birbirinden bağımsız güvenceler sunan bu düzenlemeler, fesih sonrasında işçiye birden fazla imkân sunarak adeta feshi işçi için bir avantaja dönüştürmüş, hatta feshi özenilir hale getirmiştir."

"Tarafların çalışma ilişkisinin devamlılığına karar verebilmeleri için 1 yıl kısa bir süredir. Bu süre içinde iş sözleşmesinin feshi halinde kıdem tazminatına hükmedilmesi kısa süreli çalışmalar için işvereni maliyet altına sokmaktadır. Bu nedenle kıdem tazminatına hak kazanma süresinin 1 yıldan 3 yıla çıkarılması uygun olacaktır."

"Söz konusu düzenlemelerle iş sözleşmesinin sona ermesine bağlı olarak işçi lehine birden fazla hak tesis edilmiştir. Bu durum kıdem tazminatına ilişkin mevcut düzenlemenin işçi açısından zenginleşme aracı olarak kullanılması sonucunu doğurmaktadır. Bu nedenle kıdeme esas alınan 30 günlük ücretin 15 güne indirilmesi adaletsizliği giderecektir."

Konuyla ilgili Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin (TOBB) değerlendirmelerini almak üzere başvuran BBC Türkçe, şu ana dek TOBB'un hükümet yetkilileriyle yapılan toplantı ve kıdem tazminatı değişikliğiyle ilgili herhangi bir açıklaması olmadığı ve şimdi de olmayacağı yanıtını aldı.

ERDOGAN

Erdoğan'ın konuyla ilgili son açıklaması ne?

Cumhurbaşkanı Erdoğan Cumartesi günü yaptığı açıklamada kıdem tazminatıyla ilgili olarak işveren ve işçi sendikalarının mutabakata varması gerektiğini söyledi.

Erdoğan kıdem tazminatıyla ilgili olarak hem işveren hem de çalışanların sorunlarına köklü çözümler getirmeye çalıştıklarını ifade etti ve "Amacımız işçilerimizin kıdem tazminatı haklarını birilerinin insafına bırakmadan kalıcı ve garantili bir sisteme bağlamaktır" dedi.

İşveren ve işçi sendikalarına hitap eden Erdoğan "Bizleri işçimizin ve işverenin karşısında zor duruma düşürmek veya kötü durumda bırakmak mı istiyorsunuz" diye sordu:

"İşveren sendikaları, işçi sendikaları gelin bir araya bu konuyu kendi aranızda halledin. Kendi aranızda halledemeyip bunu eğer kabine halletsin diyorsanız burada art niyet vardır. Kusura bakmayın böyle bir art niyete ne Cumhurbaşkanı olarak şahsım ne de kabinemiz alet olamayız. Niye kendi aranızda bu işi çözmüyorsunuz? Niye kendi aranızda bunu halledemiyorsunuz?"

 

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir