CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Tivibu'nun ardından Digiturk’ün de "paralel yapı" operasyonunda adı geçen 7 TV kanalını Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın isteği ile yayın platformundan kaldırdığını açıklamasına tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, “Eğer Digiturk mahkeme kararı olmadan, 7 kanalı ben susturdum diyorsa, onun bedeli vardır ve bedelini ödeyecektir” dedi. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti de seçim öncesi Digiturk'ün 7 yayın organını platformundan çıkarmasının basın özgürlüğüne aykırı olduğunu söyledi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Uşak'ta halka seslendi. Kılıçdaroğlu, Digitürk'ün 7 kanalı kendi platformunda susturmasına tepki gösterdi. Kanalların susturulmasına ilişkin savcılık yazısını eleştiren Kılıçdaroğlu, “Eğer digitürk mahkeme kararı olmadan, 7 kanalı ben susturdum diyorsa, onun bedeli vardır ve bedelini ödeyecektir. Hangi gerekçeyle yasak getiriyorsunuz. Savcı, yazı yazdı diye yasak mı gelir” dedi.
"Sen Cumhuriyetin savcısı mısın, hükümetin savcısı mısın?"
Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
“Bugün bir haber geldi. Digitürk'ten 7 kanalı çıkarmışlar. Savcı bir yazı yazmış. Buradan o savcıya sesleniyorum. Sen Cumhuriyetin savcısı mısın, hükümetin savcısı mısın? Mahkeme kararı olmadan nasıl olur da yasak getirirsin? Bunlar ne diyorlardı? 3 Y'ye karşıyız diyorlardı: Yasak olmayacak. Yasaklanmayan ne kaldı?
Gencecik çocuklar sokaklarda öldürüldü. Gazetecilerimiz dövülüyor. Herkesin gözünün önünde. Eğer Digitürk mahkeme kararı olmadan, 7 kanalı ben susturdum diyorsa, onun bedeli vardır ve bedelini ödeyecektir. Hangi gerekçeyle yasak getiriyorsunuz. Savcı yazı yazdı diye yasak mı gelir?"
Kılıçdaroğlu, Samanyolu Haber, S Haber, Irmak TV, Kanaltürk, Bugün TV ve Yumurcak TV'nin Digitürk'ten çıkarılmasına Twitter hesabından da tepki göstererek, “Seçime 3 hafta kala, 7 kanala sansür uygulanması demokrasimiz açısından kara bir lekedir. CHP iktidarında medya üzerindeki baskılar bitecek” mesajını paylaştı.
TGC: Basın özgürlüğüne aykırı
Digiturk'ün 7 yayın organını platformundan çıkarmasına, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu da tepki göstererek, “Seçim öncesi Tivibu'dan sonra Digitürk'ün de Kanaltürk, Samanyolu TV, Mehtap TV, Samanyolu Haber, Bugün TV, Yumurcak TV ve Irmak TV ‘yi platformundan çıkarması basın özgürlüğüne aykırıdır. Bu hukuksuz uygulamadan vazgeçilmelidir” dedi.
Yaptığı açıklamada iktidarın, halkın gerçekleri öğrenme kanallarını tıkayan uygulamalarına ısrarla devam ettiğini söylen TGC, “Bu uygulamaları kamuoyuna kısaca hatırlatmayı yararlı görüyoruz” diyerek, şu hatırlatmalarda bulundu:
1.İktidarın etkisiyle Digitürk Ulusal Kanal'ı mahkeme kararına rağmen digital yayın platformuna dahil etmemiştir.
2. Daha sonra Tivibu, Bugün TV, Samanyolu Haber ve Mehtap TV'yi digital platformundan çıkarmıştır.
3. Son olarak da Digitürk yürüyen bir soruşturmayı gerekçe göstererek Kanaltürk, Samanyolu TV, Mehtap TV, Samanyolu Haber, Bugün TV, Yumurcak TV ve Irmak TV ‘yi platformundan çıkarmıştır.
TGC’nin açıklamaları şöyle: “Medya kuruluşlarının basılması, gazetecilerin başına polislerin silah dayaması, gazetecilerin dövdürülmesinden sonra, iktidar eliyle digital yayın platformlarında sansür uygulamaları zirveye yerleşmiştir.
Digitürk bu kararıyla medyada eşitlik ilkesini bozmuş, basın özgürlüğüne aykırı davranmış, seçim öncesi halkın haber alma hakkını engellemiştir.
Tivubu gibi Digitürk de bir kamu dijital yayın platformu olarak medya hizmet sağlayıcı kuruluşlara tarafsız, hakkâniyet ölçülerinde, makul ve ayrımcılık içermeyecek koşullarda hizmet vermek ile yükümlüdür. Digitürk bu hukuksuz uygulamadan vazgeçmelidir.”