Londra'da koronavirüs salgını sırasında yaşamlarını yitiren 18 Kıbrıslı Türk'ün cenazeleri Hackney ilçesindeki bir camide ülkelerine geri gönderilmeyi bekliyor.
Kuzey Kıbrıs'ın Londra'daki temsilcisi Büyükelçi Oya Tuncalı, Bakanlar Kurulu'nun 14 Mayıs tarihinde koronavirüsten ölmediği düşünülen 11 kişinin cenazelerinin, toprağa verilmek üzere 1 Haziran'dan itibaren Kıbrıs'a götürülmesine onay verdiğini söyledi.
Covid-19'dan öldüğü kesinleşen diğer 7 kişinin cenazeleri için ise hala izin bekleniyor.
Kuzey Kıbrıs'ın salgın nedeniyle sınırlarını kapatmış olması, geleneklere göre normal olarak mümkün olan en kısa sürede yapılan defin işlemini de geciktiriyor.
Hayatını kaybedenlerin yakınları bu durumdan çok rahatsız.
Cenazeler, Londra'nın kuzeyinde Türkçe konuşan nüfusun çok olduğu Hackney'deki Ramazan Mescidi'nde bekletiliyor.
Mescidin cenaze görevlisi Erkin Güney, son 6 hafta içinde daha önceki yıllara göre çok daha fazla cenaze töreni yaptıklarını, salgının Kıbrıs Türk toplumuna büyük darbe vurduğunu söylüyor.
Cami görevlisi Erkin Güney 6 haftadır, normalin üzerinde cenaze töreni yaptıklarını söylüyor
Normal koşullarda Londra'da yaşamını yitiren ama başka ülkelerde toprağa verilmek istenenlerin aileleri, nakil işlemlerini bir cenaze levazımatçısıyla anlaşarak yaptırıyorlar.
Fakat salgın nedeniyle sınırlarını kapatan Kuzey Kıbrıs'ta, cenazelerin başka ülkelerden getirilmesi konusunda Bakanlar Kurulu izni şartı var.
İngiltere Dışişleri Bakanlığı, cenazelerin gönderilmesinin, gittikleri ülkenin kurallarına tabi olduğunu açıkladı.
"Annem 'Oğlum nerede?' diye soruyor"
Gönderilmeyi bekleyen cenazelerden biri, 11 Nisan tarihinde hayatını yitiren Mustafa Enver'e ait.
Kardeşi Aysen Rezvan, Mustafa Enver'in ölmeden önce Kıbrıs'ta babasının ve kardeşinin yanına gömülmeyi vasiyet ettiğini söylüyor.
Aysen Rezvan, annelerinin de dört gözle oğlunun cenazesini beklediğini ve her görüştüklerinde telefonda ona "Oğlum nerede?" diye sorduğunu anlatıyor.
Camide bekletilen 18 cenazeden biri olan Hasan Zort'un akrabası İnci Akın da, ailenin çaresiz bir şekilde beklediğini ve perişan olduklarını söylüyor.