Dünya

Kudüslüler Trump’ın kararına ne diyor?

Filistinliler de Doğu Kudüs'ü gelecekteki bağımsız Filistin Devleti'nin başkenti olarak görmek istiyordu

07 Aralık 2017 18:21

Tania Krämer *

Bu önemli kararın alındığı günde Kudüs'e gri, rüzgarlı ve yağmurlu bir hava hâkim. Haftalardır yapılan tahminlerin ardından artık alınan karar açık ve net bir şekilde ortada: ABD Başkanı Donald Trump seçim vaadini yerine getirerek, Tel Aviv'deki Amerikan Büyükelçiliği'nin Kudüs'e taşınacağını açıkladı. Böylelikle, Kudüs'ü resmen İsrail'in başkenti olarak tanınmış ve ABD'nin yıllardır izlediği politikayı değiştirmiş oldu. Bu kararla, ABD kendini uluslararası arenada yalnızlaştırdı. Uluslararası toplulukta Kudüs'ün statüsüne barış görüşmelerinde karar verilmesi konusunda görüş birliği bulunuyor.

İsrailliler ise bu konuda farklı düşünüyor. Kudüs'ün batısındaki Jaffa Caddesi'nde DW'ye konuşanlardan biri olan Tzana Riznik, "Gerçekten çok memnunum, bu dünyadaki önemli bir siyasetçinin en sonunda böyle bir karar alması beni çok mutlu etti” diyor. Riznik sözlerini şöyle sürdürüyor:  "Kudüs bir Yahudi devletinin ve İsrail'in başkenti. Böyle olmalıydı, bu kararın çok önceden alınması gerekirdi.” İsrail'in en önemli müttefiki olan ABD, bu kararla İsrail'in hükümetinin uzun zamandır dile getirdiği talebini yerine getirmiş oldu. En yakın müttefikin Kudüs'ün başkent olarak tanınması konusunda yıllarca tereddüt etmesi, İsrail'de "tarihi bir haksızlık” olarak algılanıyordu.

 

Ebedi başkent Kudüs

 

İsrail'de Kudüs resmi olarak "ebedi, bölünemez” başkent olarak kabul ediliyor. İsrail, 1967'deki Altı Gün Savaşı sırasında aldığı ve ilhak ettiği Kudüs'ün doğu kesimi de dahil olmak üzere tüm Kudüs üzerine hak iddia ediyor. İsrail'in Kudüs'ü başkent olarak ilan etmesi ise uluslararası toplum tarafından hiç bir zaman kabul edilmedi. Uluslararası toplum, bugüne kadar Kudüs'ün statüsünün barış görüşmeleri çerçevesinde belirlenmesini umuyordu. Zira Filistinliler de Doğu Kudüs'ü gelecekteki bağımsız Filistin Devleti'nin başkenti olarak görmek istiyordu.

Sarah Partouche de, Kudüs'ün başkent olarak tanınmasını memnuniyetle karşılayan Kudüslüler arasında yer alıyor. "Bu doğru bir karar. Doğduğumdan beri, 45 yıldır burada yaşıyorum ve bir Kudüslü olarak Kudüs'ün bizim başkentimiz olduğunu dünyanın artık kabul etmesinin zamanının geldiğini söylemek zorundayım” diyor.

Buna karşılık, bu kararın yaratacağı sonuçlardan kaygı duyan Kudüslüler de bulunuyor. Adının söylemek istemeyen bir Kudüslü, "Hayır, birlikte yaşam için bu iyi bir karar değil, bu belki de durumu daha da zorlaştıracak” diyor.

Ravit Ben Naim ise ABD Büyükelçiliği'nin Kudüs'e nakledilecek olmasının yaratacağı sorunlardan kaygı duyuyor. "Kim ne derse desin, Kudüs benim için bizim başkentimiz” diyen Ben Naim ekliyor: "Ama büyükelçiliğin gerçekten buraya taşınıp taşınmaması gerektiği konusunda farklı düşünüyorum. Bu çok daha fazla karışıklığa yol açacak.”

 

Doğu Kudüs'te yaşanan hayal kırıklığı

 

ABD Başkanı Trump, Kudüs'ü İsrail'in başkenti tanımakla birlikte "iki devletli çözümü hâlâ destekliyoruz” açıklamasında bulundu. Bu ifade bölgedeki barış çabaları için hâlâ açık bir kapının bulunduğu yorumlarına neden oldu. Ancak ABD'nin kararı Filistin tarafından büyük hayal kırıklığı yarattı.

Filistinlilerin yaşadığı işgal altındaki Doğu Kudüs'te Şam Kapısı yakınlarındaki bir kafede gazete okuyan Ebu Muhammed, "Hiç bir değişiklik olmayacak, dünya fiilen Kudüs'ü zaten başkent olarak kabul ediyor” diyerek sözlerini şöyle sürdürüyor: "1967 yılından beri işgal altındayız, ABD Büyükelçiliği taşınsa da taşınmasa da bu durum değişmeyecek.”

Ziyaret için Doğu Kudüs'te bulunan Filistin asıllı ABD vatandaşı Şehnaz Salem ise "Sayın Trump'ın insanların burada nasıl yaşadığından haberi yok. Burası bizim memleketimiz, burası öyle kolaylıkla tek bir tarafa verilemez” şeklinde konuşuyor.

Hanan Ebu Geyt ise tepkisini "Hayır, Kudüs sadece İsrail'in başkenti olamaz, Kudüs Filistin'in başkenti. Burası bizim” sözleriyle dile getiriyor.

ABD Başkanı Trump'ın aldığı kararın, bölgede şiddeti alevlendirmesinden kaygı duyuluyor. Seher Hammudeh, "Trump'ın ABD başkanı olarak ne yaptığı beni ilgilendirmiyor. Ama ne tür olursa olsun bu kararla gerginliğin artacağını tahmin edebilir, bu konuda herkes aynı görüşü paylaşıyor” diyor. Nitekim kararın açıklanmasının ardından Filistin'de genel grev çağrısında bulunuldu ve Filistinli çeşitli grupların protesto eylemleri düzenlenmeye hazırlandığı haber veriliyor.

Ancak ABD'nin Tel Aviv Büyükelçiliği'nin Kudüs'e nakledilmesinin uzun zaman alacağı, dolayısıyla bu karara rağmen uygulamada önemli bir değişiklik olmayacağı tahmin ediliyor. Bu nedenle de Trump'ın aldığı karar uzun bir sürecin başlangıcı olarak değerlendiriliyor. Bir Filistinli durumu şu sözlerle özetliyor: "Bir taraf başkentini aldı. Peki biz? Bilmiyorum. Şimdi nasıl gelişmelerin yaşanacağı son derece belirsiz.”

 Deutsche Welle Türkçe