Kültür-Sanat

LGBTİ+'lar İstanbul Film Festivali'ne boykot çağrısı yaptı, İFF yönetimi ise "Festival'in vizyonunda veya programa yaklaşımında bir değişiklik yok" dedi

31 Mart 2025 12:59

Güncelleme: 31 Mart 2025 15:00

İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası, İstanbul Kültür Sanat Vakfı'nın (İKSV) her yıl düzenlediği İstanbul Film Festivali'nde, bu yıl kuir filmlerden oluşan "Nerdesin Aşkım?" bölümünün yer almamasına dair bir açıklama yaptı. Açıklamada, "Sansür, yalnızca filmleri programdan çıkarmakla değil, sessizlikle de işler. İstanbul Film Festivali'ni, sinemanın en temel gücü olan ifade özgürlüğüne sahip çıkmaya davet ediyoruz çünkü bu ayrımcılık ve sansür yalnızca LGBTİ+lar için değildir. Sanat üretiminde yapılan sansür ve ayrımcılık diğer hak ve özgürlükler için yürütülen mücadeleyi sekteye uğratır" denildi.

Boykot çağrısı üzerine İstanbul Film Festivali'nden yapılan açıklamada ise, festival vizyonunda veya programa yaklaşımında bir değişiklik olmadığı ifade edilerek, "Festival seçkisi, geçtiğimiz yıllardaki anlayışla hazırlandı. Bu yıl Çiçek İstemez, Musikişinas ve Nerdesin Aşkım? bölümlerinde değerlendirilebilecek filmleri ise farklı bölümler altında göstererek bölüm sayısını daha az tuttuk. Bölüm adları değişebilir, bölüm sayıları azalıp artabilir ama programı inceleyen takipçilerin, festivalin her zamanki gibi heyecan verici bir seçki sunduğunu göreceğinden eminiz," denildi.

Bianet'te yer alan habere göre, Onur Haftası'nın açıklamasının tamamı şöyle:

"İKSV'nin her yıl düzenlediği İstanbul Film Festivali'nde bu yıl bir eksiklik var! İstanbul Film Festivali'nin 2014 yılından bu yana queer filmlerden oluşan 'Nerdesin Aşkım?' bölümünü bu yılki programından çıkarması, kültürel alandaki görünmezleştirme ve sansür politikalarının yeni bir aşamasıdır. Bu tavır, yalnızca bir program değişikliği değil, queer sinemanın sistematik olarak dışlanmasının da bir göstergesidir. Devlet ile yakın ilişkide kalmayı tercih eden İstanbul Film Festivali'nin, biliyoruz ki, bu uyguladığı ilk sansür de değildir.

Festival, geçtiğimiz yıl Ulusal Yarışma ve Ulusal Belgesel Yarışması'nı iptal ederek hem yerel sinemanın üretim ve gösterim alanlarını daraltmış hem de Kürt Sineması'na karşı kullanılan sansür mekanizmalarının işleyebilmesine yol açmıştır. Şimdi ise queer varoluşları görünür kılan bir bölümü yok ederek sansürün kültürel alandaki etkisini derinleştirmeyi tercih ediyor. Bu kararın, devletin 'Aile Yılı' kapsamında başlattığı kriminalize etme çabasından geldiğini biliyor, mevcut politik baskı ortamında LGBTİ+lar için yalnızlaştırma politikasına da hizmet ettiğini görüyoruz ve bunu kabul etmiyoruz.

Sansür, yalnızca filmleri programdan çıkarmakla değil, sessizlikle de işler. İstanbul Film Festivali'ni, sinemanın en temel gücü olan ifade özgürlüğüne sahip çıkmaya davet ediyoruz çünkü bu ayrımcılık ve sansür yalnızca LGBTİ+lar için değildir. Sanat üretiminde yapılan sansür ve ayrımcılık diğer hak ve özgürlükler için yürütülen mücadeleyi sekteye uğratır. Sansüre karşı durana dek festivali boykot edeceğimizi söylüyor, Lale Kart üyeliklerimizi iptal edip festivalden bilet satın almıyoruz. Herkesi de bu boykota dahil olmaya davet ediyoruz.  Queer varoluşları yok sayan bu kararın karşısında dayanışmanın gücüyle durmaya devam edeceğiz!" #SansüreKarşıBoykot  #NerdesinAşkım"

44. İstanbul Film Festivali programı açıklandı