Deniz memelilerinin dağılım ve miktarını ortaya koymayı hedefleyen uluslararası projeler kapsamında Akdeniz, Ege ve Karadeniz’den sonra Marmara Denizi’nde yunusların sayımı tamamlandı. Yunus sayımı sırasında Karadeniz ve özellikle Marmara Denizi'nde yunustan daha fazla yüzen çöp kaydedildiği açıklandı.
Akdeniz, Ege ve Karadeniz’den sonra Marmara Denizi’nde geçen ay 5 gün süren ve 600 kilometrelik alanı kapsayan çalışma tamamlandı. Türk Deniz Araştırmaları Vakfı'nın (TÜDAV) öz kaynakları ile finanse edilen bu çalışmada ‘İç deniz’imiz Marmara Denizi’nde 38 yunus ve mutur gözlemi kaydedildi. Her bir gözlem en az 1, en fazla 18 bireyden oluştu. TÜDAV’dan 7 uzman ve Sailist ekibinden iki personel ile yelkenli tekneyle İzmit Körfezi’nden başlayan çalışma, doğudan batıya yapılan 'zig-zag seyirle' Çanakkale Boğazı önlerinde sona erdi. Bu araştırma Marmara Denizi’nde 1997-99 yıllarında yapılan deniz memelileri popülasyonlarının belirlenmesi projesinden 20 yıl sonra gerçekleştirilen ilk çalışma oldu.
Sefer sırasında Marmara Denizi’ndeki afalina, tırtak ve mutur gibi setase türlerinin yanı sıra, deniz çöpleri ile ilgili de veri toplandı. TÜDAV Başkanı Prof. Dr. Bayram Öztürk koordinatörlüğünde, TÜDAV Genel Kurul Üyeleri; İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyelerinden Dr. Ayaka Amaha Öztürk, Doç. Dr. Ayhan Dede, Doç. Dr. Arda M. Tonay ve Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan Veteriner Hekimler Dr. Erdem Danyer ile Işıl Aytemiz Danyer, Sinop Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nden Araştırma Görevlisi Uğur Özsandıkçı ve gönüllü Zeynep Gülenç’in katılımı ile Marmara’daki yunus sayımları tamamlandı.
Yoğun kirlilik
Karadeniz’deki gibi Marmara Denizi’nde de çok ciddi kirlilik tespit edildi. TÜDAV Başkan Yardımcısı Doç.Dr. Arda M. Tonay, DHA muhabirine “Akdeniz ve Karadeniz’den sonra Marmara’da çalışmaları tamamladık. Yunuslar dışında çöpleri de saydık. Ne yazık ki, yunuslardan çok daha fazla sayıda yaklaşık 400 adet yüzen çöp gözlemi kaydedildi” dedi.
3 denizde çalışma
TÜDAV'ında araştırmacı ve lojistik olarak destek verdiği, ‘Mücavir Atlantik Deniz Bölgesi, Akdeniz ve Karadeniz’deki Deniz Memelilerinin Korunmasına Dair Anlaşma’ (ACCOBAMS) Sekretaryasının koordine ettiği ASI Projesi geçen yılın haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında yapıldı. Dünya deniz biyoçeşitliliğinin yüzde10’nuna ev sahipliği yapan Akdeniz ve Ege Denizin’deki bu çalışmada çeşitli ülkelerden 100’den fazla uzman, 8 uçakla havadan sayım yaparken 5 tekne de kullanıldı. Gözlemciler deniz memelileri dışında kuşlar, köpekbalıkları, deniz kaplumbağaları ve yüzen çöpler hakkında da veri topladı.
Bu yıl ise, haziran ve Temmuz aylarında AB’nin finanse ettiği CeNoBS Projesi kapsamında Karadeniz’deki yunusların sayısı ve dağılımının belirlenmesi amacıyla arazi çalışmaları gerçekleştirildi.. Türkiye’nin yanı sıra Ukrayna, Romanya, Bulgaristan ve Gürcistan’da yürütülen saha çalışmalarında, 8 bilim insanı iki ayrı takıma ayrılarak iki Cessna Skymaster ‘Push Pull’ uçağıyla 19 gün içerisinde Karadeniz’de 7 bini araştırma uçuşları olmak üzere 12 bin kilometreden fazla uçuş gerçekleştirdi. 548 bin 285 euro kaynaklı halen devam eden bu projede yunus sayımları dışında tesadüfi ağa yakalanma ve gürültü kirliliği de araştırılacak.
Analizleri devam eden tüm bu araştırmaların sonuçları önümüzdeki yıllarda açıklanacak ve bu sonuçlara göre nesli tehlike altındaki deniz memelisi türlerinin durumları ve koruma statüleri yeniden belirlenecek.