Soma faciasının sonra 50 kişilik bir ekiple Soma’ya giden Mazlumder heyeti, gözlemlerini kamuoyuyla paylaştı. Yaşanan acının ‘kâr hırsı ve denetim eksikliği’nden kaynaklandığını belirten heyet, “Bu çerçeveden baktığımızda ‘katliam’ diyebiliriz.” değerlendirmesini yaptı.
Heyet, Soma halkı üzerinde oluşan korkuya da şu cümlelerle dikkat çekti: “Soruşturmanın selametini etkileyecek derecede işten atılma korkusundan tutun; gelecek, hatta yaşam korkusunun nasıl giderileceği sorusuna hep birlikte cevap aramalı ve gereğini yerine getirmeliyiz.”
Mazlumder İstanbul Şube Başkanı Cüneyt Sarıyaşar, il binasında basın açıklaması yaptı. Gözlemlerini rapor olarak sunacaklarını belirten Sarıyaşar, acilen yapılması gerekenleri şöyle sıraladı: “İlk yapılması gereken çalışma koşulları insani düzeye getirilene kadar facianın yaşandığı madene asla işçi sokulmaması. Bu süreç ne kadar uzun olursa olsun işçilerin maaşları kesintisiz ödenmeli. Şirketin gereken önlemi alması, devletin bu önlemleri sıkı takip etmesi elzem. STK’lar ve sendikaların da hem devleti hem şirketi denetleme görevini ifa etmesi gerekir. Devlet adına facianın sebep ve sonuçlarını araştıran ekiplerde ve raporlama aşamasında bağımsız uzmanlar bulunmalı. Denetleme ve raporlama yürütme süreci gayet şeffaf yönetilmeli. STK’lar, haberciler, hiçbir gerekçeyle engellememeli. Toplumsal tepkiler ve gösteriler kısıtlanmamalı. Madenden sağ kurtulan işçilerin hepsine en az bir kez psikolojik destek sağlanmalı ve ihtiyaç halinde bu desteğe devam edilmeli. İş Kanunu’na aykırı olarak işi ikinci, üçüncü hatta dördüncü firmalara veren taşeron firma sistemine müdahale edilmeli.”