Gündem

Mehmet Metiner: Devlet eliyle din ve yaşam tarzı dayatan yönetim sistemlerinin adı diktatörlüktür

"Demokrasi bütün farklılıkları bir arada barış içinde tutmaya çalışan ve tüm farklılıklara karşı eşit mesafede durmayı öngören bir yönetim anlayışının adıdır"

16 Ağustos 2022 09:18

Eski AKP milletvekili ve Yeni Şafak yazarı Mehmet Metiner, bugünkü yazısında demokrasinin bir tür ideolojik kalkana dönüştürülmek istendiğini belirterek “Bilesiniz ki ötekine karşı ideolojik bir zırha bürünerek savunulan demokrasi, gerçekte demokrasinin köküne kibrit duyu döken bir gayrı insani husumetin adıdır” düşüncesini dile getirdi.

Kendi ideolojik husumetlerini ötekine demokrasi üzerinden kusanların demokrasinin ve insanlığın katilleri olduğunu yazan Metiner, şöyle devam etti:

“Demokrasi ne bir dindir, ne bir ideolojidir ne de bir yaşam tarzıdır… Demokrasi, vatandaşlara din, ideoloji ve yaşam tarzı dayatan bir yönetim tarzının adı değildir. Tersine demokrasi bütün farklılıkları bir arada barış içinde tutmaya çalışan ve tüm farklılıklara karşı eşit mesafede durmayı öngören bir yönetim anlayışının adıdır. Demokrasinin hür ve eşit vatandaşları vardır. Gayrısı diktatörlüktür. Devlet eliyle din, ideoloji ve yaşam tarzı dayatan yönetim sistemlerinin adı diktatörlüktür. İnsanların birbirleri üzerinde ideolojik tahakküm kurmadan, arkasına aldığı çoğunluğa dayanarak iktidar gücüyle zorla yukarıdan aşağı hiç kimseye din, ideoloji ve yaşam tarzı dayatmadan bir arada barış içinde yaşamayı sağlayan bir yönetim anlayışının adıdır demokrasi.

Demokrasinin ne beyaz efendileri vardır ne de zenci köleleri.

Bir kısım vatandaşların doğuştan gelen eşitliğe ters diğer vatandaşlara karşı imtiyazlı olduğu bir yönetimin adı demokrasi olamaz.”

İsim vermeden Prof. Dr. Üstün Dökmen’in “Başörtülü psikolog, psikiyatrist, PDR uzmanı olması meslek etiğine aykırıdır, nötr olamazlar” açıklamasına değinen Metiner, “’Başı açık bir kadın şu işi yapamaz!’ biçiminde bir laf duysaydım vereceğim tepki her neyse başörtülü kadınlar için denilenlere vereceğim tepki aynı olurdu bilesiniz.

Değilse tersinden ötekinin aynısı olmuş oluruz ki şikâyete de hakkımız olmaz.

İlkeli olmak lazım”  diye yazdı.

Yazının tamamını okumak için tıklayın