2015 yılı Ağustos ayının son gününde Almanya'nın her yerinde, evlerde, siyasette ve lokallerde konuşulan tek konu mültecilerdi. Birkaç gün önce İçişleri Bakanlığı o yıl Almanya'ya 800 bin dolayında mülteci gelmesinin beklendiğini duyurmuştu. Başbakan Merkel'in açıklama yapması gerekiyordu. Merkel başkent muhabirlerinin katıldığı basın toplantısında Alman mülteci politikasının toplumsal ve siyasi sonuçları hakkında açıklamalarda bulundu.
Merkel konuşmasının sonunda bütün görev süresinin belki de en önemli cümlesini kullanarak ‘mülteci sorunun altından kalkacaklarını' söyledi. Almanlara cesaret vermek için söylenen bu söz ülkeyi böldü. Taraftarları Merkel'i kutlarken, karşıtları veryansın ediyordu. Başbakanın, Almanya'nın bu sorunun nasıl üstesinden geleceğine dair bir planı olmadığı öne sürülüyordu. Aralarında Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) seçmenlerinin de bulunduğu çoğu Alman Merkel'e sırt çevirirken, sağ popülist Almanya için Alternatif (AfD) partisinin oyları artıyordu. Aradan üç yıl geçtikten sonra siyasi bakımdan yıpranan Başbakan Merkel'in iltica politikası destek bulmaya başladı.
400 bin mülteci iş buldu
Bütün kötümser beklentilere rağmen mültecilerin çalışma piyasasına kazandırılmasında ilerleme kaydedildi. Alman İşverenler Konfederasyonu Başkanı Ingo Kramer 2015 yılından bu yana Almanya'ya gelen bir milyon dolayındaki göçmenin 400 bininin çalıştığını ya da meslek eğitimi gördüğünü açıkladı. Kramer genç mültecilerin bir yılda meslek okulunda ders takip edebilecek derecede Almanca öğrendiğini söyledi.
Çalışan mültecilerin büyük bölümünün sigortalı işlerde çalıştığını ve tam uyum sağladığını belirten Ingo Kramer "çalışan mültecilerin Alman ekonomisine önemli katkıda bulunduğunu, göçten korkmamak gerektiğini ve ülkeye gelip çalışan yabancıların Almanya'yı zenginleştirdiğini" söyledi. İşverenler Konfederasyonu Başkanı Başbakan Merkel'in haklı çıktığını da sözlerine ekledi.
Sağ popülistlerden yoğun eleştiri
Sağ popülist AfD'nin bu görüşü paylaşmadığını söylemeye gerek yok. Partinin meclis grup başkanı Alexander Gauland Deutsche Welle'ye verdiği demeçte "işverenler başkanının hangi paralel dünyada yaşadığını merak ettiğini" söyledi. "Ekonomi kaptanlarının halkın sıkıntılarından anlamadıklarını" belirten Gauland, "Ingo Kramer herhalde bıçaklı saldırı ve tecavüz haberlerini okumuyor. İşverenler birliği başkanı olunca beğenmediğini görmezden gelip, böyle anlamsız sonuçlara varılıyor, demek” dedi.
Meclis Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu'nun CDU'lu üyesi Peter Weiss ise kamuoyunda iltica politikasında elde edilen başarılardan değil de "hangi mültecinin halkı kızdırdığından ve ondan nasıl kurtulmak gerektiğinden" söz edilmesini eleştiriyor. Weiss Deutsche Welle'ye, "yarım yamalak Almancasına ve klasik Alman eğitim sisteminden geçmemiş olmasına rağmen" 400 bin mültecinin iş bulup çalıştığını anlattı.
Almanya kazanıyor
CDU'nun iç politika sözcüsü Mathias Middelberg, Weiss'a katıldığını ancak madalyonun öteki yüzüne de bakmak gerektiğini belirtti ve şunları söyledi: "Almanya'da çok sayıda sosyal yardım alan işsiz var. Bu soruna çözüm bulunmalı.” Alman Sosyal Demokrat Partisi'nin (SPD) çalışma ve sosyal işler uzmanı Katja Mast, "Almanya'da yaşayıp çalışan herkesin topluma zenginlik kazandırdığını, iş arayanlara yardımcı olunduğunu ve bunu yaparken göçmen olup olmadığına bakılmadığını" söyledi.
Göçmenlerin çalışma hayatına kazandırılmasıyla ilgili olumlu görüşleri Federal İş Kurumu da paylaşıyor. Kurum Başkanı Scheele çalışan göçmen sayısının arttığını ve ortaya çıkan olumlu bilançonun beklentileri aştığını açıkladı.
İstihdam açısından karamsarlığa gerek yok
Mayıs ayında Almanya'da iş bulup çalışan göçmenlerin sayısı bir yıl öncesine göre 100 binlik artışla 300 bine yükseldi. Bu göçmenlerin büyük bölümü Almanya'ya, Suriye, Afganistan, Eritre, Irak, İran, Nijerya, Pakistan ve Somali'den gelmiş. Scheele, mültecilerin çalışma piyasasına intibakları açısından karamsarlığı neden olmadığını, meslek eğitiminden de olumlu haberlerin geldiğini açıkladı. 2017 yılının ekim ayından bu yana 37 bin mülteci meslek eğitimi için kuruma başvurmuş. Meslek öğrenmekte olanların sayısı da 30 bini aşıyor.
Özel sektör ve siyasetten gelen destek Başbakan Merkel'e moral desteği oluyor. Ancak gergin siyasi durum nedeniyle Merkel'in çabalarını daha da arttırması gerekecek. Mülteciler açısından da olumlu seyreden çalışma piyasasındaki gelişmenin istikrara kavuşturulması öncelik taşıyor.
Ralf Bosen
© Deutsche Welle Türkçe