İzmir'in Tire'deki kızılçam ormanlarıyla kaplı Kartal Dağı'na yıllık 500 bin ton kapasiteli mermer ocağı kurulması için ÇED başvurusunun yapıldığının ortaya çıkması üzerine köylüler, tepki gösterdi. Köylüler, mermer ocağı faaliyete geçtiğinde incir ve zeytin ağaçlarının kesileceğini ve tek geçim kaynaklarının ellerinden alınacağını dile getirdi.
Tire'deki kızılçam ormanlarıyla kaplı Kartal Dağı'na yıllık 500 bin ton kapasiteli mermer ocağı kurulması için ÇED başvurusunun yapıldığının ortaya çıkması üzerine köylüler kurdukları "Kartal Dağı Koruma Platformu"nda tepkilerini dile getirdi.
Tire’nin Mehmetler, Üzümler, Küçükkale, Büyükkale, Alaylı, Kurşak, Hasançavuşlar ile Aydın'ın kırsal Habibler mahallesinde yaşayanlar doğaya zarar vereceğini iddia ettikleri maden ocağının açılmaması için mücadele başlattı.
Kartal Dağı Koruma Platformu’nun Akyurt Mahallesi’nde düzenlediği basın açıklamasına köylüler, "Temiz hava hakkımızdır", "Ormanlarımız madenden daha değerlidir", "Kartal Dağı'na, asırlık köyümüze dokunma" yazılı pankartlarla katılırken; CHP İzmir Milletvekili Bedri Serter, Tire Belediye Başkanı Salih Atakan Duran, İYİ Parti İzmir İl Başkanı Hüsmen Kırkpınar, Akyurt Mahalle Muhtarı Zihni Çetin ve çevreciler hazır bulundu.
"Tarihi kalıntılar nedeniyle arkeolojik SİT alanı ilan edilmeli"
Kartal Dağı'nın doğası ve endemik yapısının korunması gerektiğini belirten Platform Sözcüsü Zeynel Aydın, tarihi kalıntılar nedeniyle bölgenin arkeolojik SİT alanı ve milli park ilan edilmesi gerektiğini söyledi.
"Tek geçim kaynağımız olan incir ve zeytin ağaçları kesildiğinden gelir kaynağımız kalmayacak"
Kartal Dağı Koruma Platformu üyelerinden Ümmü Akkor, maden ocağı faaliyete geçtiğinde köylünün tek geçim kaynağı incir ve zeytin ağaçlarının yetişmeyeceğini belirtti. Köylerinde maden ocağını istemediklerini ifade eden Akkor, "Gelir kaynağımız bölgede yetişen incir ve zeytin ağaçları. Bu ağaçları, maden ocağı için kestiğimizde başka gelir kaynağımız kalmayacak. Hayatımızı buradan kazandıklarımızla sürdürdük, çocuklarımızı okuttuk, evlendirdik. Zeytin ve incir ağacı tozu toprağı sevmez; ağaçlarımız kurur" diye konuştu.
Mahalle sakinlerinden Emine Nizam ise "Çocuklarımız hayatlarını nasıl kazanacak? Şehirde çocuklarımız ne yiyip ne içecek? İncir, zeytin buralarda bol yetişir. Maden ocağı açıldığında bu ağaçlar artık yaşayamaz, su kaynaklarımız kirlenir" ifadelerini kullandı.