Metal işçilerinin Türk Metal’in MESS ile imzaladığı 3 yıllık sözleşmenin yenilenerek daha iyi bir sözleşme imzalanması talebiyle başlattığı direniş yayılarak devam ediyor. Renault işçilerinin ardından, Tofaş ve Coskunöz'ün ardından Mako işçileri de üretimi durdurdu.
DHA'nın haberine göre, Coşkunöz Holding'e bağlı iki otomotiv yan sanayi fabrikasının önündeki direnişlerini 3 gündür devam ettiren işçiler adına konuşan Helim Gökdemir, sabah erken saatlerde Coşkunöz Holding Yönetim Kurulu Başkanı Oya Coşkunöz Yöney ile görüştüklerini ve bu görüşmede Yöney’in ağladığını söyledi. Gökdemir, "O burada, bizim ailemiz dışarıda ağlıyor. Oya Yöney, kalender bir babanın, kalender kızı. Ancak bize bugüne kadar kalenderlik yapmadı. Yalnız kaldığını düşünüyoruz" ifadelerini kullandı.
İhracat katlandı, işçiler yoksulluk sınırının altında kaldı
İşçiler olarak yıllardır taleplerini yönetime ilettiklerini anlatan Gökdemir, "Biz fazladan bir şey istemedik. Bir sendikada iki sözleşmenin olmayacağını, aynı kardeşlerin, aynı eşit hakları alması gerektiğini söyledik. Taleplerimizi dikkate almadılar" dedi. Şirketin ihracatı katladığını ama işçilerin fakirlik ve yoksulluğun altında yaşadığını söyleyen Gökdemir, konuşmasına şöyle deva etti:
"Biz de sıkıntılarımızı sineye çektik. Ancak bugün herkes bitik durumda. Ay sonunu bırakın, ayın ortasını getiremiyoruz. Artık işçinin canı boğazına geldi. Bize hep yasa şöyle, tüzük böyle diyorlarAma aç tavuk buğday ambarını bile delermiş. İşverenimizle görüştük. İşverenin kendilerine, şirketin zor durumda olduğunu, işbaşı yapmamamız gerektiğini, bir ay sonra iyileştirme yapabileceklerini söylediler. Ancak bu durum artık işverenimizden ve bizden çıktı. Artık MESS, Türk Metal Sendikası ve devlet bizi görmezlikten gelmesinler. Meydanlarda nutuk atmakla olmuyor. Bugün cebimde 100 TL param yok. 13 yıldır buradayım. Cirolar katlandı ihracat katlandı ama biz fakirlik ve yoksulluğun altında yaşıyoruz."
İşçilerin 'yeter artık' demelerini görmeleri gerekiyordu
Bursa'daki metal direnişinin başladığı fabrika olan Oyak Renault'da çalışan işçilerin sözcüsü Erhan İmralı da umutlu olduklarını belirterek, çarşamba günü sorunun çözülerek işe başlayacaklarını umduklarını söyledi. Fabrika yönetiminin eylemdeki işçilere destek olduğunu, kumanya ve su sebili gönderdiğini söyleyen İmralı, işçilerin belli bir organizasyon olmadan bir araya geldiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
"Bu durum MESS yönetimi ile ilgili de bir durum. Anladığımız kadarıyla onları ikna etmeye çalışıyorlar. Yıllardır bunu görmeleri gerekiyordu. İşçilerin 'yeter artık' demelerini görmeleri gerekiyordu. 4 bin 500 kişi belirli bir organizasyon olmadan bir araya gelerek, dayanışma içinde olması çok önemli. Tamamen kararlı olan insanlar var. Bu durumu başka bir yöne çekmemiz imkansız. Bu nedenle birlik ve bütünlük içinde. Herkes yapması gerekin biliyor. Kimseyi örgütlemiyorsunuz, kimseyi yönlendirmiyorsunuz. İnsanların bizi yanlış anlamalarını istemiyoruz. siyasi partilerden uzak durmaya çalışıyoruz. Bir siyasi partinin hizmeti olarak düşünmediğimiz için belediyelerin yardımlarını kabul ediyoruz. Hepsine teşekkür ediyoruz ama fabrika yönetimi zaten bizim için kumanyamızı gönderiyor. Çay makinelerimiz var. Su sebilleri gönderdi. Haklı olduğumuzu düşünüyorlar, bu nedenle destekliyorlar"
'Bu insanlar bizi duymuyorlar'
"Sabredelim, sabredelim dedik. Ancak sabretmeyle bir aşamaya gelemeyeceğimizi anlayınca, artık bizde somut adımlar atmaya başladık" Mako çalışanları ise bugün başladıkları eyleme haklarını alana kadar devam ettireceklerini belirtti. İşçiler adına konuşan Serdar Mazlum, "Bu insanlar bizi duymuyorlar. Biz de bu sabah arkadaşlarla düşündük ve karar aldık ve üretim durdu. Bin 70 kişi olarak eyleme devam ediyoruz. Yaklaşık 150 kişi sendikadan istifa etmedi ama katılım yüzde 100 oldu. Ailelerimiz sonuna kadar destek veriyor" diye konuştu.
Metal işçilerinin direnişleri şu şekilde:
- İşten atmama garantisi verilsin.
- Türk Metal’in temsilcilik tabelası sökülsün, temsilcili odasında işçilerin şu an sözcülüğünü yapan temsilciler otursun.
- Ücretler Bosch sözleşmesi baz alınarak artırılsın.
- Varılan anlaşma işçilerin temsilcileriyle birlikte protokol altına alınsın.