Sistemdeki tıkanmayı açmak üzere diğer bir aracı ise demokrasi olarak görüyordu. Sovyetler Birliği Halk Temsilcileri Kongresi'nde ilk kez serbest seçimler yapıldı.
Otoriter sistemde benimsenen bu gevşeme, Sovyetler Birliği bünyesindeki farklı unsur ve milliyetlerde de heyecanla karşılandı. Bazı ülkelerde ise yeni açılan döneme ayaklanmalar damga vurdu. Örneğin 1986'ta Kazakistan'daki eylemler bir itaatsizlik dalgasına neden oldu.
Gorbaçov, ABD Başkanı Ronald Reagan ile silahsızlanma konusunda anlaşma sağlayarak soğuk savaşa son verme niyetindeydi. Afganistan'daki işgale son verildi, Sovyet konvansiyonel güçlerinin tek taraflı olarak azaltılacağı duyuruldu.
Ancak en zor sınav, Sovyetler Birliği bünyesinde gönülsüz olarak yer alan ülkelerden geldi.
Açıklık ve demokrasi arayışı, bağımsızlık çağrılarına neden oldu.
SSCB'nin dağılma sürecinde kuzeydeki Baltık ülkelerinin bağımsızlığı hızlandırıcı bir etki yaptı.
Letonya, Litvanya ve Estonya, Moskova'yla bağlarını kopardı.
Öte yandan 9 Kasım 1989'da Doğu Almanya vatandaşlarının Batı'ya geçişine izin verilmesi ve Berlin Duvarı'nın yıkılması, sosyalist ülkelerin gerileyişinde bir kilometre taşı oldu.
Gorbaçov'un ilk tepkisi, geleneksel Sovyet yaklaşımında olduğu gibi bölgeye tanklar göndermek olmadı. Almanya'nın yeniden birleşmesiyle ilgili durumun, Almanya'nın iç meselesi olduğunu söyledi.
1990'da Gorbaçov, "Doğu-Batı ilişkilerinde radikal değişikliklere öncülük ettiği" gerekçesiyle Nobel Barış Ödülü'ne layık görüldü.
Tüm bu olanlar, Moskova'daki komünist düzen savunucuları için kırmızı çizginin aşılması anlamına geldi. 1991 Ağustos'unda bir askeri darbe tertiplendi ve Gorbaçov Karadeniz'deki tatili sırasında tutuklandı.
Darbe bastırıldı. Gorbaçov istifa etti. Ancak olanlar Sovyet düzenini altüst etmişti ve 6 ay Sovyetler Birliği yolun sonuna geldi. Rusya artık yeni ve belirsiz bir geleceğin kapısını aralamıştı.
Yeni Rusya ve yeni Gorbaçov
SSCB sonrası dünyada, Gorbaçov hem ülkede hem de uluslararası arenada etkili bir ses olmaya devam etti ancak popülerliği her zaman Rusya dışında daha fazla oldu.
1996'da Rusya Devlet Başkanlığı'na aday oldu ancak yüzde 0,5'ten daha az oy alabildi.
1990'lar boyunca uluslararası panellerde ve düşünce kuruluşlarında yer aldı, dünya liderleriyle görüşmelerini sürdürdü.
1999'da eşi Raisa'nın ölümüyle sarsıldı.
Gorbaçov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in sert muhalifiydi, onu gittikçe baskıcı hale gelen bir rejim oluşturmakla eleştirdi.
Ancak Gorbaçov 2014'te Kırım'ın Rusya'ya katılmasını getiren referanduma destek verdi: "Kırım önceden Sovyet yasaları, yani parti yasaları gereğince Ukrayna'ya katılmıştı, halka sorulmamıştı. Şimdi halk bu hatayı düzeltmek için kendisi karar veriyor."
Gorbaçov'un 90. yaş gününde, Mart 2021'de Putin kendisi için "Modern zamanların en büyük devlet insanlarından biri, ülkemize ve dünya tarihine büyük bir etkisi oldu" sözlerini sarf etti.
Peki Gorbaçov kendi geçmişine nasıl yaklaşıyordu?
Totaliter sistemi ve Soğuk Savaş'ı bitirmek doğruydu, diyordu. Ancak darbe girişimi ve Sovyetler Birliği'nin sonunun gelmesiyle ilgili hala kederli olduğunu söylüyordu.
Birçok Rus, çöküşten onu sorumlu tutmaya yıllar sonra da devam etti.