Şırnak'ın İdil ilçesinde Cuma günü zırhlı polis aracının çarptığı 7 yaşındaki Mihraç Miroğlu, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.
Mihraç Miroğlu, ilkokul ikinci sınıf öğrencisiydi.
BBC Türkçe’ye konuşan Mihraç Miroğlu'nun babası Salih Miroğlu, kaza günü evde olmadığını anlattı.
Altı kardeşin en küçüğü olan Mihraç’ın ekmek almak için fırına bisikletle gittiğini söyleyen baba ‘’Olay, evimizin arka iki sokağında yaşanmış. Orası mahalle arası bir sokak, çarşıya yakın bir yer de değil, bu yüzden trafik yoğundu, kaza bu yüzden oldu diyemeyiz’’ diyor.
Miroğlu ailesi polisten şikayetçi olmaya hazırlanıyor.
Konu geçtiğimiz günlerde sosyal medya ve meclis gündemine de taşındı.
İnsan Hakları Derneği Diyarbakır Şubesi'nin 2019 yılında hazırladığı bir rapora göre, 2009-2019 yılları arasında Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde en az 63 kez zırhlı araçlar yayalara çarptı; 16’sı çocuk, 9'u yaşlı 36 kişi hayatını kaybetti, 85 kişi de yaralandı.
'Vali, kaymakam ve Emniyet Müdürü geldi'
Mihraç’ın annesine çok düşkün bir çocuk olduğunu anlatan Salih Miroğlu, eşinin günlerdir perişan olduğunu söyledi.
Oğlunu, ölmeden üç gün önce İskenderun’a gitmeden gören babası, Mihraç’ı bir daha göremeyecek olmanın çok büyük bir acı verdiğini belirtti.
Şırnak Valisi, İdil Kaymakamı ve İdil Emniyet Müdürü'nün taziye ziyaretine geldiklerini anlatan baba, valinin kendisine ne gerekiyorsa yapacaklarını söylediklerini aktardı.
Baba Miroğlu, "Ben görmedim ama şahit olanlar, kazayı yapan polisin ‘Ben nasıl vurdum çocuğa’ diyerek kafasını duvara vurarak ağladığını anlattılar" dedi.
İskenderun’da tankerle mazot almaya gittiği gün oğlunun ölüm haberini alan baba Salih Miroğlu, direksiyon kullanan herkesin dikkatli ve sakin araç kullanması gerektiğini belirtti, Vali'ye de zırhlı araç kullanan polislerin seçilerek görevlendirilmesi gerektiğini söylediğini aktardı:
''Vali Bey’e 'Bizim canımız yandı, zırhlı araçlar başka insanların ölümüne neden olmasın' dedim. Özellikle zırhlı araç şoförlerinin gelişigüzel değil, seçilerek görevlendirilmesi gerektiğini söyledim. 'Her gelen direksiyon başına geçmemeli, tecrübeli, dikkatli, insanlar görevlendirilmeli' dedim. Kimsenin canı yansın istemiyoruz, huzurdan başka hiçbir şey istemiyoruz."
Aracı süren polis ifade verip bırakıldı
Mihraç Miroğlu'nun ölümüyle ilgili resmi bir açıklama yapılmadı.
İdil Kaymakamlığı, Şırnak Valiliği ve İçişleri Bakanlığı'na konuyla ilgili ilettiğimiz sorulara yanıt alamadık.
Mihraç Miroğlu'nun ölümüne neden olan polis, gözaltına alınıp savcılığa ifade verdikten sonra serbest bırakıldı.
Edindiğimiz bilgilere göre polis, ifadesinde, zırhlı aracı iki yıldır kullandığını, bir ihbar üzerine bölgeye gittiklerini, hız yapmadığını söyledi. Aracın önündeki çocuğu görmediğini, bir ara tekerleğin bir şeyin üzerinden geçtiğini, dikiz aynasında bakınca yerde yatan bir çocuk gördüğünü de sözlerine ekledi.
Polis memurunun halen görev başında olup olmadığına dair sorularımıza da yanıt alamadık. Ancak adını vermeyen bir aile yakını BBC Türkçe'ye, Mihraç'ın anne ve babasının, bu ifadeyi öğrendikten sonra polisten şikayetçi olmaya karar verdiğini söyledi:
''Vali aileyi ziyaret etti. Polisin hız yapmadığını anlatınca, baba Vali Bey'e 'Eğer hız yapmamışsa oğlum nasıl beş metre havaya fırlar, ayakkabısının teki nasıl bir ahırın damında bulunur?' demiş. Aile, Vali'ye, polisten şikayetçi olacağını söyledi."
Meclis gündemine taşındı
Zırhlı araç tarafından ezilerek yaşamını yitiren Mihraç’ın ölümü HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Şırnak milletvekilleri Hasan Güneş, Nuran İmir ve Hüseyin Kaçmaz'ın soru önergeleriyle meclisin gündemine taşındı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun yanıtlaması istemiyle hazırlanan önergelerde "Olay hakkında başlayan bir inceleme var mı?", "Ölüme sebep olan polis memuru hakkında soruşturma başlatıldı mı yoksa hala görevde de mi?" soruları soruldu.
Emniyet güçlerine ait zırhlı araçlar için, yerleşim yerlerinde belirlenmiş bir güzergah olup olmadığını soran vekiller, eğer varsa, mahalle aralarında, çocukların oyun bölgelerinde neden zırhlı araç bulunduğunun izah edilmesini de istediler.
HDP milletvekillerinin, İçişleri Bakanlığının yanıtlanmasını istediği diğer bazı soruları ise şunlar:
- Zırhlı araç kullanan memurlar için araç kullanımı ve kurallara riayet etmek üzerine yürütülen çalışmalar var mıdır? Bu aracı kullanan sürücünün süratli olduğu iddiaları doğru mudur?
- Zırhlı araç ile yaşanan ölümlerin neredeyse tamamının Kürtlerin yoğunlukta yaşadıkları il ve ilçelerde yaşanması rastlantı mıdır?
- Bu tarz zırhlı araç çarpması sebebiyle yaşanan ölümlerde bundan önceki ölümlerdeki cezasızlıkların zırhlı araç kullanan polisleri cesaretlendirdiği iddiası doğru mudur?
- Son 10 yılda zırhlı araçla ölüme sebebiyet veren kaç kolluk gücü halen görevlerine devam etmektedir?
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar da, aileyi telefonla arayarak başsağlığı diledi. Sancar bu ve benzeri ölümlerin ilk olmadığını, bunları basit kazalar olarak görmediklerini ifade ettiğini ifade etti.
Sancar, ''Temel sebep, iktidarın Kürt şehirlerinde yürüttüğü politikalar ve güvenlikçi uygulamalardır. Bu ölümlere ve bu ölümlere neden olan uygulamalara karşı her türlü girişimde bulunacağız” diye konuştu.
Sancar, parti olarak bütün imkanlarıyla mağdur ailelerin yanında olduklarını, olayın hukuki ve siyasi olarak takipçisi olacaklarını dile getirdi.
14 Baro'dan ortak açıklama: Özensiz ve keyfi davranışlar yaygın
Doğu ve Güneydoğu Anadolu illerinden 14 Baro da, Mihraç Miroğlu'nun ölümüyle ilgili ortak bir basın açıklaması yaptılar.
Zırhlı araçların kullanımından sorumlu resmi kuruluşlar ile kullanıcı kolluk personeli tarafından öngörülebilir risk ve ihlallere karşı önleyici tedbirlerin alınmadığı savunan Barolar, vakaların oluş şekli ve sıklığının, özensiz ve keyfi davranışların ne kadar çok yaygın olduğunu kanıtı olduğunu savundular.
Barolar, sürecin takipçisi olacaklarını ifade ettiler.
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu'nun zırhlı araçların neden olduğu kazalarla ilgili alt komisyon kurarak araştırma raporu hazırlamasını isteyen Barolar, yıllardır süregelen bu tür ölümlere karşı adli ve idari makamların tarafsız ve etkili bir soruşturma yürütmesini talep ettiler.
Barolar, Mihraç Miroğlu'nun ölümü dahil benzeri ölüm ve yaralanmalar hakkında sürdürülecek yargılama süreçlerinin takipçisi olacaklarını da duyurdular.
Diyarbakır Barosu Çocuk Hakları Merkezi de şu açıklamayı yaptı:
''Devletin güvenlik maksadını 'güvenlik şovuna' çevirerek çocukların yaşam ve oyun alanlarını zırhlı araçlarla doldurması, çocukların gündelik yaşamı ile ruh sağlığını olumsuz etkilemekte, yine bu durum çocukların şiddet ve korku ikliminde yaşamalarına neden olmaktadır.’’
Sosyal medyada yaygın tepki
Sosyal medyada Mihraç Miroğlu'nun zırhlı araç çarpması sonucu ölümüyle ilgili #MihraçMiroğlu etiketiyle çok sayıda paylaşım yapıldı
Bunlardan biri de Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Barış Atay'ın tweetiydi.
Altay, geçen hafta Bitlis'in Ahlat ilçesinde 9 Ordu Komutanının sivil aracının çarparak ölümüne sebep olduğu iddia edilen 11 yaşındaki Eyüp Kırtay’la ilgili iddiaları meclis gündemine taşımıştı.
Barış Altay paylaşımında şunları yazdı:
https://twitter.com/barisatay/status/1433894634082783233
10 yılda 63 zırhlı araç kazası, 36 ölüm
İnsan Hakları Derneği Diyarbakır Şubesi, 2019 yılında bölgedeki zırhlı araç çarpmalarıyla ilgili detaylı bir rapor hazırlamıştı.
"Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi Zırhlı Araç Çarpması Sonucu Meydana Gelen Yaşam Hakkı İhlalleri Araştırma Raporu"na göre son 10 yılda en az 63 zırhlı araç çarpması olayı gerçekleşti, 16’sı çocuk ve 6'sı kadın 36 kişi hayatını kaybetti.
Olaylarda yaralanan 85 kişiden kimilerinin fiziksel kayıplarla yaşamını sürdürmek durumunda bırakıldığına dikkat çeken İHD, meydana gelen ölüm ve yaralanmaların en çok çocuk ve yaşlı yetişkinleri etkilediğini kaydetti.
