Hazal Özvarış
Gezi Parkı sürecinin NTV, Star, Kral ve CNBC-E kanalları ile NTV Tarih, Vogue ve GQ dergilerini de bünyesinde barındıran Doğuş Yayın Grubu'nda yarattığı sarsıntı istifalarla sürüyor. Doğuş Yayın Grubu’nun çıkardığı GQ Türkiye dergisinin Genel Yayın Yönetmeni Mirgün Cabas ile NTV'de yaptığı önemli programların ardından yaklaşık iki yıl önce kamera arkasına alınarak Star TV'de editörlüğe çekilen Çiğdem Anad da grupla yollarını ayırdı. NTV'nin Genel Yayın Yönetmenliği'ne Ankara Bürosu'ndaki tecrübesinin ardından kanalın Haber Koordinatörlüğü'ne getirilen Nermin Yurteri atandı. Yurteri'nin Genel Yayın Yönetmenliği görevine getirilmesinden sonra NTV Ankara Temsilcisi Nilgün Balkaç'ın grupla yolları ayrıldı. Balkaç'ın ayrılığının Gezi Parkı süreciyle ilgili olmadığı, Yurteri ile yaşadığı ihtilaf nedeniyle görevinden ayrıldığı öğrenildi.
Önce Cem Aydın, Neyyire Özkan ve Çiğdem Anad
Gezi Parkı olaylarının, ilk günlerde NTV ekranına haberin önemine paralel bir ağırlıkta yansıtılmaması ğrotestolara neden olduktan sonra Doğuş Yayın Gruba CEO'su Cem Aydın çalışanlarla toplantı yapmış ve özür dilemişti. Gezi protestoları bu noktadan itibaren NTV'ye daha geniş ölçüde yansımaya başlamış, ancak Cem Aydın 13 Haziran'da, kuruluşundan beri içinde olduğu Doğuş Yayın Grubu'nun CEO'luğundan istifa etmişti.
Aydın'ın ardından Doğuş Yayın Grubu Dergilerden Sorumlu Genel Müdürü olan ve Türkiye medyasında dergi - ilave yayın konusunda önde gelen isimler arasında yer alan deneyimli gazeteci Neyyire Özkan gruptan istifa etti.
Aydın ve Özkan'ın istifa ettiği süreçte deneyimli telezyoncu Çiğdem Anad'ın da grupla yollarının ayrıldığı, ancak Anad'ın önce izne ayrılması nedeniyle haberin duyulmadığı öğrenildi. T24'ün aldığı bilgilere göre Anad'ın grupla yolunun ayrılışı izin dönüşünde resmiyet kazanacak.
NTV Tarih Gezi dosyası basılmadan kapatıldı
Gruptaki kriz NTV Tarih dergisiyle devam etti. 1 Temmuz'da yayımlanacak aylık yayındaki Gezi Parkı özel dosyasının ardından Doğuş grubunun kapatma kararı aldığı NTV Tarih Dergisi’nin Genel Yayın Yönetmeni Gürsel Göncü'nün de hafta başında istifa etmesinden üç gün sonra grubun life style dergilerinden GQ Türkiye'nin Genel Yayın Yönetmeni Mirgün Cabas’ın istifa haberi geldi.
T24’ün ulaştığı Mirgün Cabas, istifasını doğrulayarak “Şu an dergideyim, Ağustos sayısını hazırlıyoruz. Bu sayı benim içinde bulunduğum son sayı olacak. Grupla el sıkışarak ayrılıyoruz” dedi.
Ay sonu itibariyle 15 yıldır çalıştığı Doğuş Yayın Grubu’ndan ayrılacağını belirten Cabas, istifa kararının gerekçesi olarak “profesyonel nedenleri” göstermekle yetindi.
Temmuz sayısında Gezi Parkı olaylarını da ele alan GQ Türkiye’nin yayınına herhangi bir müdahale olup olmadığını sorduğumuz Mirgün Cabas, “GQ Türkiye’de böyle bir vaka yaşanmadı. NTV Tarih’e benzer bir durum yok” yanıtını verdi. Yönetimin dergiyi basıldıktan sonra gördüğünü açıklayan Cabas, “Basım sonrasında yönetimden iletilen bir rahatsızlık olmadı” dedi.
GQ Bar da kapatıldı mı?
T24’ün Doğuş Yayın Grubu yöneticilerinden aldığı bilgilere göre, “Cabas’ın istifa kararının ardında grubun son zamanlarda izlemeyi tercih ettiği yayın politikası yatıyor.” Gruptaki istifaların devamı niteliğinde olan Cabas’ın kararı, “Doğuş grubunun politikasıyla uyuşmazlık”la açıklanıyor.
Mürgün Cabas’ın ayrıldığı GQ Türkiye, 15 kişiyi aşkın yayın kadrosuyla yayın hayatına devam edecek.
Cabas,'ın istifasıyla birlikte, son dönemde yeme-içme-eğlence ve turizm sektöründe önemli satın almalar ve yatırımlarla büyüyen Doğuş grubunun Etiler'de yeni açtığı GQ Bar için de, "bazı tepkiler" dikkate alınarak kapatma kararı aldığı iddiası sosyal medyaya yansıdı. Galataport ihalesini alan, ancak son gelişmeler nedeniyle Haliçport ihalesi sürecinde öne çıkamayan, bu arada kamuya olan 452 milyon dolarlık borcu nedeniyle devletin TMSF üzerinden el koyduğu Çukurova grubuna ait Dijitürk'e talip olduğu konuşulan Doğuş grubunun GQ Bar'ı kapatma kararı aldığı haberini T24 resmen teyit edemedi. Mirgün Cabas da, GQ Bar’ın kapatıldığı yönündeki iddialar hakkında bilgisi olmadığını söyledi.
Cabas, Doğuş grubundaki 15 yılında editörlükten haber müdürlüğüne, haber koordinatörlüğünden sunuculuğa pek çok pozisyonda çalıştı. NTV haber kanalında Hakkı Devrim ile sunduğu “Günlerin Getirdiği”, Ruşen Çakır ile sunduğu “Yazı İşleri”, Banu Güven ile sunduğu “24 Saat” ve kendisinin hazırlayıp sunduğu “Mirgün Cabas İle Her Şey” programıyla da bilinen Mirgün Cabas, çalışmaları Eylül 2012’de başlayan ve ilk sayısı Mart 2012’de çıkan GQ Türkiye’nin Genel Yayın Yönetmenliği'ni yapıyordu. Cabas yönetiminde GQ Türkiye, biri özel sayı olmak üzere 10 sayı çıkardı. Cabas, Şubat, 2013'ten itibaren Milliyet gazetesinde hatfa sonları köşe yazıyor.
Nermin Yurteri NTV Yayın Yönetmeni oldu
Yayın politikasını, hükümet ve AKP'den yansıyan tepkileri de dikkate alarak şekillendirmeye çalışırken yaprak dökümü yaşayan Doğuş Yayın Grubu'nda grubun amiral gemisi olarak bilinen NTV'de önemli bir atama da yapıldı. NTV Genel Yayın Yönetmenliği görevine Nermin Yurteri atandı. Uzun yıllar NTV Ankara Bürosu'nda muhabirlik yapan Yurteri, Habertürk TV'den Ankara Temsilciiği görevi eşliğinde transfer teklifi alınca yaklaşık üç yıl önce NTV yönetimi tarafından İatanbul'a davet edildi. Doğuş Yayın Grubu, kaybetmek istemediği Yurteri'yi, NTV Haber Koordinatörlüğü görevine getirdi. NTV Radyo'da program yapan gazeteci Kemal Yurteri ile evli olan Nermin Yurteri, muhabirlikle başladığı NTV'yi Genel Yayın Yönetmeni olarak yönetecek. Cem Aydın döneminde NTV Yayın Yönetmeni olan Ömer Özgüner de, yöneticilik görevini grubun eğlence kanalı Star TV'de sürdürecek.
Nilgün Balkaç da ayrıldı
Yurteri'nin Yayın Yönetmenliği'ne getirilmesinin ardından NTV Ankara Temsilcisi Nilgün Balkaç'ın da grupla yolları ayrıldı. T24'ün güvenilir kaynaklardan aldığı bilgiye göre, Balkaç, Gezi Parkı süreciyle ilgili olarak değil, bir dönem NTV Ankara Bürosu'nda birlikte çalıştığı Yurteri ile yaşadığı ihtilaf nedeniyle gruptan koptu.
Doğuş, habercilikten çekilebilir mi?
Doğuş grubunun medya dışındaki sektörlerde görev alan yöneticilerinin, grubun habercilikten çekilmesinin, grubun diğer işleri açısından daha sağlıklı olacağını düşündükleri ve grup içinde bu görüşü zaman zaman dile getirdikleri biliniyor. Grup medyada kalsa bile, bunun eğlence kanalları ile sınırlı olması, habercilikten çıkmanın grubun karşı karşıya kaldığı baskıları azaltacağı konuşuluyor.