Mısır'da yaşanan son müdahale sırasında, bir grupla beraber El Fetih camiinde mahsur kalan, ardından da gözaltına alınan Anadolu Ajansı muhabiri Hiba Zekeriya, serbest kalmasının ardından yaşanan kaosu anlattı.
Radikal gazetesinde yayımlanan habere göre, aber takibi için gittikleri Ramses Meydanı'nda güvenlik güçlerinin göstericilere müdahalesi esnasında sığındıkları Fetih Camisi'nde yaklaşık 20 saat mahsur kaldıktan sonra gözaltına alındıklarını hatırlatan Zekeriya, "Cenazelerin, Kahire'deki bazı camilerden çıktığı sırada kimi gazeteci arkadaşlarım ve sayıları yaklaşık bini bulan darbe karşıtı göstericilerle, kendimizi emniyet güçlerinin desteklediği 'Baltacılar' tarafından Fetih Camisi'nde muhasara altında bulduk. Aramızda farklı kesimlere mensup aktivistler de bulunuyordu" dedi.
'Meslek hatayımın en zor 30 saati'
Meslek hayatının "en zor 30 saatini" yaşadığını ifade eden Zekeriya, Kahire'deki El-Fetih Camisi'nde 20 saatten fazla mahsur kaldıktan sonra aralarında TRT muhabiri Metin Turan'ın da bulunduğu bazı gazetecilerle gözaltına alınarak, Tora Hapishanesi'ne götürüldüğünü hatırlattı.
"33 kadın ve genç kızın bulunduğu bir grup olarak, Mısır ordu güçleri ve polis tarafından, cami çevresinde bekleyen 'Baltacılar'ın küfür ve hakaretleri arasında dışarı çıkarıldık.Tacizlerden kurtulmak için bizi bekleyen polis aracına doğru koşarak ilerledik" diyen Zekeriya, bu esnada bir "Baltacı"nın kendisine saldırarak, yüzüne yumruk attığını belirtti.
Saldırı nedeniyle kolu ve bacağında morluklar oluştuğunu aktaran Hiba Zekeriya, "Bu vahşiler, gerçekleri çarpıtmadan aktarmak istediğimiz için bizi terörist olarak lanse etmek ve aşağılamak istedi" diye konuştu.
'Turan'da şiddete maruz kaldı'
Yaşadıklarını anlatırken gözyaşlarına hakim olamayan Zekeriya, TRT muhabiri Metin Turan'ın da şiddet gördüğünü belirterek, şöyle devam etti:
"Turan, Tora Hapishanesi'nde şiddete maruz kaldı. Özellikle de polis nakil aracına doğru yürürken. Turan, subaylar tarafından darbedildi. İçlerinden biri, 'Turan'a neden buradaki göstericilere katılıyorsun? Git de Taksim Meydanı'ndaki gösterilere katıl' dedi."
Hapishanede 8 saat
Kendisinin gece 8 saat hapishanede tutulduktan sonra serbest kaldığını aktaran Zekeriya, Fetih Camisi'nde mahsur kalan kadınların büyük bir kahramanlık destanı yazdığını da vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Sağlık personeli ve doktorlar, yaralıların pansumanları ile meşgul olurken, gazeteciler, cami içinde yaşananları tüm çıplaklığıyla dışarı aktardı. Öte yandan Aktivistler, erkek tutsakları baltacıların elinen bırakmamak için dışarı çıkıp, canları kurtarmak yerine camide kalmayı tercih etti."