Trafikte tartıştığı motosiklet sürücüsünü vurarak öldüren Emniyet Müdürü Celal Yılmaz hakkında, Yargıtay'ın bozma kararının ardından, yakalama kararı çıkarıldı.
Yargıtay tarafından trafikte tartıştığı motosiklet sürücüsünü öldüren eski Emniyet Müdürü Celal Yılmaz’ın ceza verilmesine yer olmadığına dair kararın bozulmasından sonra yeniden yargılandığı davada, Yılmaz hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarıldı.
Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, sanık Celal Yılmaz katılmazken, öldürülen Ahmet Sülüşoğlu’nun ailesi ve tarafların avukatları katıldı.
Mahkeme Başkanı Tayyip Özdurmaz, Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nin bozma kararını okuyarak, taraflara görüşünü sordu.
Müştekilerin avukatı Halis Yıldırım, Yargıtay’ın bozma ilamına katıldıklarını söyledi.
Sanık Yılmaz’ın avukatı Mustafa Nas ise Yargıtay’ın bozma ilamını kabul etmediklerini belirtip mahkemenin önceki kararında direnmesini talep ederek, "Yargıtay bozma ilamı hukuksal anlamda geçerli değil, karşılığı yoktur. Zira Yargıtay anlamına göre maktulün silahını ateşlemesi sonrası kendisine isabet etmemesini beklemek, hukuk mantığı içerisinde kabul edilemez. Bu sebeple karara direnilmesini istiyoruz" dedi.
Mahkeme, Yargıtay’ın bozma ilamına katılmaya karar vererek, taraflara taleplerini sordu. Avukat Yıldırım, sanık hakkında derhal tutuklama kararı çıkartılmasını istedi. Sanık Yılmaz'ın avukatı Nas da tutuklamanın reddini talep etti.
Cumhuriyet Savcısı Talip Kalkan, sanığın üzerine atılı suçun niteliği, sanığın kaçma ihtimalinin bulunması, duruşmaları takip etmediğinin görülmesi ve dosya kapsamı nazara alınarak, sanık hakkında yakalama emri çıkartılmasını ve eksik hususların giderilmesini istedi.
Mahkeme heyeti, dosya içeriği, Yargıtay bozma ilamı dikkate alınarak sanık Celal Yılmaz hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkartılmasına karar vererek, duruşmayı erteledi.
Davanın geçmişi
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, 17 Ağustos'ta Celal Yılmaz'ın eşinin de içinde bulunduğu otomobiliyle Halkalı'daki evine giderken aynı istikamette seyreden Ahmet Sülüşoğlu yönetimindeki plakasız motosikletin sağ yanlarından geçtiği anlatıldı.
İddianamede, Yılmaz ve eşinin beyanlarına göre, Ahmet Sülüşoğlu'nun motosikletini Yılmaz'ın aracının önüne doğru sürdüğünü, motosikletin plakasız olduğunun görülmesi üzerine "emniyet güçlerine eylem yapılabileceği" yolundaki uyarıları dikkate alarak Yılmaz'ın motosikleti geçtiği ve bu sırada korna çaldığı aktarıldı.
Sülüşoğlu'nun da bu sırada bağırarak bir şeyler söylediği, Yılmaz'ı Halkalı'daki lojmanlarına kadar takip ettiği ve Yılmaz'ın da motosikletten inip yanına gelen maktule vurduğu belirtilen iddianamede, araya özel güvenlikçilerin girmesi üzerine Sülüşoğlu'nun "Burada büyük bir olay çıkacak göreceksiniz." dedikten sonra motosikletiyle site girişinden ayrıldığı kaydedildi.
Beyanlara ve güvenlik kamerası saatine göre, Yılmaz'ın 00.56'da yaya olarak site girişine geldiği ve özel güvenlik görevlilerine, şahsın tekrar gelmesi halinde polisi aramalarını söylediği, bu sırada Ahmet Sülüşoğlu'nun motosikletiyle gelip yanındaki tabancayı doldurduktan sonra güvenlik görevlisine yönelerek 'Nerede lan o?' diye birkaç kez bağırdığı, 2-3 kez tetiğe bastığı ancak silahın patlamadığı ifade edildi.
İddianamede, özel güvenlik görevlisinin arkasında bulunan Celal Yılmaz'ın tabancayla Sülüşoğlu'na doğru ilerlediği ve tabancasıyla 3 defa ateş ettiği, yaralanan Sülüşoğlu'nun olay yerinde hayatını kaybettiği bildirildi.
Sülüşoğlu'nun silahı çekerek mermi sürmesi karşısında Yılmaz'ın suçu haksız tahrik altında işlediğinin anlaşıldığına işaret edilen iddianamede, Yılmaz'ın suçu meşru savunma ve zorunluluk halinde işlediği yönündeki savunmalarının ise mahkemenin takdirinde olduğu vurgulandı.
İddianamede, Celal Yılmaz hakkında ''haksız tahrik altında kasten öldürme" suçundan 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası istenmişti.
Yılmaz, nöbetçi Küçükçekmece Sulh Ceza Hakimliği'nce 18 Ağustos 2015'te tutuklanmış, avukatının itirazı üzerine 23 Ağustos'ta Bakırköy Sulh Ceza Hakimliği'nce serbest bırakılmıştı.
İddianamenin gönderildiği Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilmesinin ardından, 19 Kasım 2015'te yapılan duruşmada, Yılmaz’ın tutuklanmasına karar verilmişti.
OY ÇOKLUĞU İLE KARAR
Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi, 3 Şubat 2016 tarihinde, sanık Celal Yılmaz’ın "eylemi meşru müdafaa sınırlarını mazur görülebilecek heyecan, korku ve telaş nedeniyle aşarak gerçekleştirdiği" gerekçesiyle ceza verilmesine yer olmadığına dair oy çokluğuyla karar vermişti.
Kararda, sanık Yılmaz'ın tutuklu bulunduğu suçun vasıf ve mahiyetinin değişmesi nedeniyle tahliyesine hükmedilmişti.
YARGITAY bozdu
Yargılamanın tamamlanmasından sonra dosya Yargıtay 1. Ceza Dairesi’ne gönderilmişti. Dosyayı inceleyen daire, meşru müdafaa koşullarının gerçekleştiğinin kabul edilemeyeceğini, sanığın "haksız tahrik altında kasten öldürme" suçundan cezalandırılması gerektiğini belirterek, yerel mahkemece verilen "ceza verilmesine yer olmadığı" kararını 25 Haziran 2018’de bozmuştu.
Celal Yılmaz, Kanun Hükmünde Kararname ile meslekten ihraç edilmişti.