Gazeteci-yazar Murat Yetkin, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun 12 Ocak’ta Ankara’daki Avrupa Büyükelçileriyle yaptığı toplantıyı yorumladı. Yetkin, AB'nin bu defa Erdoğan'a gerçekten inanmak istediği değerlendirmesini yaptı.
Yetkin yazısında, "Türkiye-AB ilişkilerinde gerçekten bir dönüm noktası olacak mı? Yoksa bu toplantıda konuşulanlar, daha öncekiler gibi boşa mı çıkacak? Gerek Ankara’daki gelişmelerin seyri gerekse toplantıya katılan bazı diplomatlarla toplantının ardından -isim kullanmamak koşuluyla- yaptığım görüşmeler, bu defa iki tarafta da ihtiyatlı iyimserlik eğilimi bulunduğuna işaret ediyor. AB bu defa Erdoğan’a gerçekten inanmak istiyor. Tabii hisler karşılıklı. Ankara da bu defa AB’nin verdiği sözleri gerçekten tuttuğunu görmek istiyor. Özellikle Kıbrıs nedeniyle 2004’te yaşanan ağır hayal kırıklığı ve 2016 anlaşmasının havada kalması nedeniyle." görüşünü savundu.
Yetkin, AB büyükelçilerinin bazılarıyla konuştuğunu belirterek, "Türkiye’yle ilişkileri üç ana başlık altında değerlendirdikleri oldu. Birincisi, az önce aktarmaya çalıştığım siyasi adımlar. (Bir diplomatın, “Türkiye’nin katkısı olmaksızın Doğu Akdeniz’de çözüm bulunamayacağını anladık” demesi önemliydi.) İkincisi, ekonomik adımların geçici önlemlerle sınırlı kalmayıp yapısal reformlarla sonuçlanması. Buna hem Avrupa yatırımları hem Türkiye’nin ekonomik istikrarı açısından bakılıyor. Üçüncüsü ise yargı reformunun lafta kalmaması, somut adımlara dönüşmesi. Erdoğan açısından en zorlayıcısı üçüncüsü olacak." düşüncesini dişle getirdi.
Yetkin, "Bir diplomat, 'İlk ikisine dair iyi işaretler aldık, ama üçüncüsüne dair henüz bir adım yok' diye durumu özetledi. Burada Bahçeli’nin frenleyici etkisi söz konusu. İdam cezasının geri getirilmesinden, HDP’nin kapatılmasından yana olan Bahçeli’nin reformlara ikna edilmesi kolay olmayabilir. Ya da belki bu defa Erdoğan 'Yapacak bir şey yok' diyerek Bahçeli’yi ikna edemese de 'acı ilacı' içer." ifadesini kullandı.