Gazeteci-yazar Murat Yetkin, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron arasındaki 'zıtlaşma'yı yazdı. Yetkin, "Almanya, Erdoğan’ın şahsını hedef almanın kendi ülkesindeki Türkiye karşıtı lobileri mutlu etmek dışında hiçbir işe yaramadığını anladı ama Fransa tam tersi yolda. Erdoğan’ı şahsen hedef almanın kendisine popülarite getireceğine inanan Macron, sanırım etrafındaki birinci sınıf Türkiye uzmanı diplomatları dinlemiyor. Aynı frekanstalar aslında; Erdoğan da Fransa ve AB uzmanı diplomatlarına kulak vermiyor." görüşünü savundu.
Yetkin, "Macron sayesinde Türkiye’nin yakıcı iç sorunları büyük kesimini hükûmet ihaleleri alan şirketlerin kontrolündeki medyada yer bulamıyor. Nisan-Mayıs aylarında kontrole alındığı düşünülen Covid-19 salgını yeniden patlamış vaziyette ve Erdoğan’ın en önemli çözümü insanlara maske takın, birbirinizden uzak durun demek. Bu konuda da Macron ile aynı durumda çünkü Fransa’daki pandemi durumu Türkiye’dekini aratmıyor." düşüncesini dile getirdi.
Yetkin, "Kredi değerlendirme şirketi Moody’s geçen hafta Türkiye’ye 2001 mali krizinde verilen nottan dahi kötüsünü verdi. Türkiye İstatistik Kurumunun, vatandaşın kuşkuyla baktığı verilerine göre bile nüfusun yüzde 20’si, gelirin yüzde 50’sine sahip. Türk lirası tarihinin en değersiz düzeyinde, dolar 7,5, avro 8,8 civarında. Halkın alım gücü düşüyor. Covid salgını nedeniyle getirilen işçi çıkarma yasağı nedeniyle gerçek işsizlik tablosu ise görülemiyor bile. Adaletin durumunu anlatmak içinse Selahattin Demirtaş, Osman Kavala ve gazeteci Müyesser Yıldız’a kadar gitmeye bile gerek yok. Erdoğan Haziran 2018’de hem Cumhurbaşkanı hem de AK Parti Genel Başkanı olduğundan bu yana, çoğu normal koşullarda siyasi eleştiri sayılabilecek sözler nedeniyle hakkında Cumhurbaşkanına hakaret soruşturması açılan kişi sayısı 36 bin; 12 bini yargılanıp, 3,800’üne ceza verilmiş.
Macron şu sıralar ilaç gibi geliyor Erdoğan’a bu tablo karşısında." ifadesini kullandı.
Yazının devamı için tıklayın