29 Mart 2018 18:56
Merkez Hakem Kurulu (MHK) Başkanı Yusuf Namoğlu, Antalya'da Finlandiya-Malta ve Azerbaycan-Makedonya arasında oynanan özel maçlarda online olarak kullanılan Video Yardımcı Hakem (VAR) uygulamasının ardından açıklamalarda bulundu.
DHA'ya konuşan Namoğlu, VAR'da online sisteme geçmeden önce Süper Lig'de düdük çalan 22 hakemin 5 kere offline olarak denemeden geçtiğini dile getirdi.
VAR ile ilgili denemeler ve eğitimler için MHK üyesi Murat Ilgaz'a görev verdiklerini kaydeden Yusuf Namoğlu, "Offline uygulamalar gayet başarılı bir şekilde tamamlandı. Türkiye'deki bütün Süper Lig maçlarında ve statların da kontrollerini yaparak bu denemeleri yaptık. Bu denemeler sonunda International Football Association Board'a (IFAB) müracaat ettik. Dedik ki; biz online uygulamaya başlamak istiyoruz. Oradan müsaade aldık. Online uygulamaya başladık ve Riva tesislerine takımlar getirerek demontrasyonlu yani pozisyonları bilinçli şekilde yaratan oyunculardan meydana gelen tatbikatlar yaptık. Hakemin haberi olmadan daha önceden oyuncunun yapacağı hareketi ona aktardık. Maçın hakemi kaçırdığı anda burada Video Yardımcı Hakem (VAR) devreye girdi ve bu şekilde deneyleri yapıp birçok maçta uygulamaya geçtik. Sonrasında belli bir noktaya gelince Antalya'da bu milli maç arası nedeniyle bir çok ülkenin A Milli Takımları kampa geldi. Kendi aralarında maç yapma arzuları vardı. Bizden de FIFA hakemi talep ettiler. Biz de oradaki A Milli maçlara Türk FIFA hakemlerinden atamalar yaptık. Böyle bir ortam olunca aklımıza şu geldi; biz online sisteme geçtik bu maçlarda deney yapsak. O da geçmişteki Fransa-İspanya arasında oynanan özel maçta denendi. İtalya ile Fransa arasında oynanan maçta denendi. Biz de bundan esinlenerek bu milli maçlarda online deneme yapalım dedik ve maçı oynayacak takımların federasyonlarından izin talep ederek izin aldık. Akabinde IFAB'a müracaat ettik. Federasyonlardan izinleri aldığımızı maçın online olarak tatbikini yapmak istediğimizi belirttik. IFAB da bize maçın hakemlerinin kimler olduğunu ve bu uygulamada Video Yardımcı Hakem (VAR) ve Video Yardımcı Hakem Yardımcısı (AVAR) hakemlerinin kimler olacağını sordu. Biz de kendilerine Cüneyt Çakır gibi olan hakemlerin isimlerini aktardık ve neticede oradan da izin alarak Antalya'da yapılan Finlandiya-Malta, Azerbaycan-Makedonya A Milli maçlarında çevrimiçi olarak maçı yöneten arkadaş ile VAR'daki arkadaşın konuştuğu ve diyalog kurduğu bir tatbikatı yapmış olduk" dedi.
Antalya'da yapılan online uygulamanın kendileri açısından çok olumlu geçtiğini dile getiren Yusuf Namoğlu, "Örneğin ilk maçta Finlandiya-Malta maçında kritik gol kararı vardı. Yani 2 kişi ofsaytta pasif olarak bir kişi de çıkıyor ama ofsayt varla yok arasında. Tabii ki bu sistemde yardımcı hakemlere şu talimat veriliyor; kritik çıkmalarda oynat diyor ofsaytı geriye dönük verebilirsiniz ama gol olabilecek yerde ofsayt değilse kesersen golü yemiş olursun. O nedenle hakemlere bu VAR sisteminde kritik sana göre olabiliri dahil oynat ki sonra geriye dönük ofsaytı verilir. Bu pozisyonu arkadaşımız oynatıyor ve VAR devreye giriyor. Gol kararını bekle diyor ona ve hemen bakılıyor. Ofsayt çizgileri var VAR ekranında bakılıyor 10 cm ofsayt değil, ayak ucu biraz ileride bir oyuncunun dolayısıyla gol temiz. Finlandiya'nın o ikinci golü VAR ile birlikte verildi. Buna benzer pozisyonlar vardı ve ilk maçta görevli olan VAR arkadaşlar Halis Özkahya ile Ali Palabıyık kontrollerini yaptılar. Bu sefer ikinci maçta maçı yöneten Halis Özkahya ile Ali Palabıyık'tı. VAR'da görevli Cüneyt Çakır ile Hüseyin Göçek'ti. Orada enteresan bir pozisyon oldu ilk yarıda. Bir penaltı verildi Azerbaycan lehine. Penaltının itmeden dolayı doğru olduğu kendine aktarıldı. İkinci bir pozisyon oldu köşe noktada orada faul kararı vermişti Halis, içeride dışarıda diye bir tereddüt vardı ve frikik verebilecekti derken VAR devreye girdi. Cüneyt hemen inceledi 10 saniye gibi bir sürede teması sordu ne olarak gördün diye. Halis temasın ayak ile olduğunu söyledi. Cüneyt de bunun içeride olduğunu ve bir penaltı olduğunu kendisine aktardı" diye konuştu.
Çizgi üzerindeki kararlarda VAR tarafından kontrol yapıldığı için tekrar mücadele hakemi tarafından kontrole gerek olmadığını ifade eden Namoğlu, "Çünkü ekranda çizgi var onun bakacağından daha net görülüyor içeride dışarıda olduğu. Ceza sahası içinde dışında olduğu da orada görülüyor. Dolayısıyla net görülen bir olayda oraya giderek zaman kaybına gerek yok. Cüneyt de olayın ceza sahası içinde olduğunu ve penaltı olması gerektiğini söyledi ve Halis de penaltıyı vermiş oldu. Bir pozisyon daha vardı sonlara doğru o da kayarak girilen kritik bir pozisyondu. Sınırda olan kırmızı ya da sarı olan pozisyondu. Sarı ile cezalandırmıştı Halis, Cüneyt de kontrol etti ve destekledi bu kararı. Neticede kritik ve karar verilmesi gereken noktalarda bütün pozisyonlar kontrol ediliyor. Ama bu kontrol işlemi yapıldığında hakemin sahada haberi olmuyor. Masada olan kontrolünü yapıyor eğer bir problem varsa hakem arkadaşla diyaloga geçiyor. Aksi taktirde sürekli içeride yapılan sert faul ve benzeri olan şeylerin hepsi alternatif ofyat şeklinde olan şeylerin kontrolleri sürekli yapılıyor. Eğer gol olmuşsa hemen dönülüyor ona. O pozisyon gidip bir netice alınmamışsa orada kalıyor. İçeride bu tip çalışmalar sürekli yapılıyor ama netice alınmış bir noktada penaltı verilmiş gol olmuş o zaman hemen geriden başlayarak temiz mi diye kontrol yapılıyor. Dolayısıyla bu çalışmaları 2 milli maçta tamamladık. 1'i ile 6'sı arasında da Antalya'da Uluslararası Gençler Turnuvası'nda da uygulanacak. Bu çalışmalarla berabere, IFAB'ın organize ettiği bir workshop var. Bu workshopta Murat, Doğan ve diğer arkadaşlarla berabere Londra'dalar. Bu gece dönecekler. Neticede hem Uluslararası düzeyde nasıl yapılacağının kontrollerini ki bizim bana göre en önemli avantajımız Roberto Rosetti gibi bir danışmanımızın olması. Rosetti bugün FIFA'nın VAR ile ilgili direktörü. Dünya kupasında VAR'ın bütün organize eğitimlerini götüren bir arkadaş. Dolayısıyla oradaki her türlü gelişmeleri anında bize aktarıyor. Biz burada yaptığımız çalışmaları ona gönderiyoruz. Mesela o gün, milli maçlarda olan pozisyonları anında teknolojik imkanlarla Roberto'ya gönderip o da anında görebiliyor. Çalışmaları dolaylı şekilde izlemiş oluyor" şeklinde konuştu.
Çıtayı yukarıda tutmak istediklerini dile getiren Namoğlu, yaşanan her olayda zaman kaybı yaratmanın mantığının olmadığını söyledi. Namoğlu, 4 tane ana başlıkta olayın irdelendiğini belirterek şu ifadeleri kullandı: "Bunlar gol kararı, skandal bir gol kararının yanlışsa engellemesi veya verilmesi. Penaltı kararı, yine verilmeyen bir penaltı skandal veya yanlış verilen bir skandal penaltı. İhraç, ihraç edilmeyen oyuncu veya yanlış ihraç edilen bir oyuncunun düzeltilmesi.
Dediğim gibi VAR sistemi gol kararında, penaltı kararında, ihraç ve yanlış ihraç kararlarında uygulanacak. Buradaki amaç minimum müdahale, maksimum kazanç anlamında. Dolayısıyla amaç; oyunun akışı durmadan, 'skandal' karar dediğimiz ihraç, penaltı ve gollerdeki olayı sahanın içinden hakemin göremediği pozisyonları ekran başında VAR vasıtasıyla görerek koordine halinde doğru kararın verilmesini sağlamak. Taç gibi, korner gibi, aut gibi konularda VAR karışmaz. VAR skandal dediğimiz nitelikteki gol, penaltı, ihraç ve yanlış ihraç kararlarına karşı bir şey olacaktır. Bu konuda zaten bizim eğitimimiz sene başından beri devam ediyor.
Bunlar oyunun kaderini değiştiren skandal kararlardı. İşte VAR bunlarla devreye giriyor. Onun dışında auttu, taçtı, kornerde gibi veya orta sahada belli bir faul vardı netice alınmayan bunlarla ilgilenmemesi lazım. Bir müdahale oluyor, bu gri dediğimiz yani size göre, bana göre olan pozisyonlarda maçın hakeminin Burada karar vermesi gerekir. Orada VAR müdahale etmeyecek. VAR, herkese göre olan yani sana göre, bana göre, herkese göre penaltı; sana göre, bana göre ihraç gibi olan konularda hakem bunu atlamışsa VAR hemen devreye girecek ve doğru kararı verdirecek. Böyle olduğu taktirde hemen oraya 2'de 1 git olmaz, maç durmaz, maç içinde çok az durarak tamamlanabilir. Tabii ki dünyada örneklerini gördük 2 dakika geçti, şu kadar dakika geçti gibi yanlış örnekler doğru olan bir sistemi engellemez. O uygulama hatası bana göre. Uygulama doğru yapıldığı takdirde iyi bir eğitimle bu sistem daha iyi oturur ve doğru kararlarla neticeye gider. Bana göre futbolu öldürmez. Orada doğru kararlar verilerek sahada hakkı olanın neticeyi almasını sağlanır."
"Somut olarak, son İngiltere-İtalya özel Milli maçı oldu. Deniz Aytekin Türk asıllı Alman hakem arkadaş o da bir VAR kararıyla orada penaltı kararı verdi. Vermeseydi 1-0 İngiltere maçı almış olacaktı. Bizde de Cüneyt Çakır'ın kararıyla Halis bir penaltı verdi. Azerbaycan-Makedonya maçı, o penaltı olmamış olsaydı 1-0 Azerbaycan galibiyetiyle bitecekti. Ne oldu 1-1 bitti. Yani neticede devreye girmeyle, doğru olan herkesin kabul ettiği bir olayı ortaya çıkarmış oluyor ki bana göre yararlı."
Günümüz teknolojisi ile tribünden maçı izleyen taraftarların bile cep telefonundan istedikleri pozisyonları geriye dönük izleyebildiğini söyleyen Namoğlu, "Veya çeşitli yerlerden haberler geliyor. Ekran başında izleyenlerden haber geliyor. Tabii ki buradaki VAR'ın o görüntüye göre karar veriyor ya. Buradaki orjinallik bana göre şu; yayın yapan kuruluş, o görüntüyü hemen kamuoyuna aktarmalı. Çünkü, ağır çekimde görerek VAR orada karar veriyor. O görüntü ekrana gelse maç yayınlanırken, millet diyecek ki bu pozisyon içeride. Açık, demek ki haklı. Veya vurdu haklı, elle aldı haklı. Yani o görüntüler kamuoyuna verildiği taktirde herkes tarafından destek görür.
Görüşmeler yapılacak. Bu şekilde yansıyacak. Doğru verilen kararların kamuoyuna mal olması sağlanacak. Ben tahmin ediyorum ki dünya kupasında da buna benzer bir politika uygulanacaktır. Doğru olan budur. Zaten Roberto geldiğinde ben tekrar ona bu uyarıyı yaparım. Neticede orada önemli olan o kararın kapalı kapılar içerisinde kalmadan anında tüm kamuoyuna o görüntüyü vererek, ne olduğunu herkes görüp içerdeki doğru karar verdiğini görüp bir problem kalmaz" dedi.
VAR'ın Türkiye'deki ilk resmi uygulamasının Ziraat Türkiye Kupası'nda (ZTK) 9 Mayıs'ta oynanacak final maçında da olacağını kaydeden Yusuf Namoğlu, "Diyarbakır'da yeni bir stat yapıldı. Sayın Cumhurbaşkanımız'da açılışını yapacak. Böyle bir açılış yapılacak stada bir final karşılaşmasıyla açılış yapmasını Cumhurbaşkanımız arzu etti. Federasyonumuzda bunu doğru buldu. Neticede görülen Diyarbakır'da, TFF Kupası finali ya da Ziraat Türkiye Kupası finali yapılacak. Bu finalde hedefimiz VAR sistemini uygulamak. VAR ile ilgili büyük bir ihtimalle tabii bilenemez ama derbi olma ihtimali kuvvetli müsabakanın. Bir derbide böyle bir şeyi uygulamak. Dolayısıyla buradan da yüzümüzün akıyla çıkmak hedefimiz. TFF zaten bu sistemi başından beri destekliyor ama amaçta oralarda başarılı olabilmek. Zaten o finali oralarda oynamadan önce yalnız hakemler açısından deney değil, stadın da özel bir maç orada yaparaktan stadın teknolojik konumunun kontrolünü yapmak zorundayız. Prova maçı olması lazım. Çünkü orada donanımı, teknolojik donanımı böyle bir uygulama yeterli midir diye daha önce bir maç yapıp orada, özel kısa da olsa yapıp sistemi hakem arkadaşlarla ve cihazlarla görmemiz gerekiyor. Bunu yapmak lazım. 2'ncisi tabii ki merkezi veya statlardan olup olmama kararını TFF verecek. Olumlu bir haber bana göre, biz 15 gün önce Sivas'ta oynanan bir Süper Lig maçını, burada Telekom Stadı'nın oradan, Telekom'un yetkilileriyle izledik. Oradan a dediğiniz anda yarım saniyede buraya gelmiş oluyor ses. Yarım saniye gibi bir sürede bu alınılmış oluyor. Dolayısıyla Türkiye'deki şuanda alt yapı sisteminin yeterli olduğunun somut bir delili oldu. Bu anlamda da merkezi uygulanabilirliği gözükmektedir. Tabii kararı TFF Yönetim Kurulu verecektir. Analizler yapılacak, diğer şeylerle de toplantı yapılacak daha sonra karar verilecek. O şuanda belli değil ama büyük bir ihtimalle Türkiye Kupası finalinde bu sistem uygulanır diye düşünüyorum" şeklinde konuştu.
Türk futbolu için VAR uygulamasının hayırlı olmasını dileyen Namoğlu şu ifadeleri kullandı: "Sadece Türk futbolu değil, dünya futboluna katkı sağlayacaktır. Şöyle de ifade edeyim, şuanda Avrupa'da İtalya, Almanya, Portekiz ve Polonya bunu uygulamakta. Tüm çalışmalarını bitiren bir Fransa var. Seneye devreye gireceğini ilan etti. Çalışmalarını bitiren Hollanda var devreye gireceğini ilan etti. İngiltere gireceğini söyledi. İspanya çalışmalara başladı yani dev ülkeler, futbolda yeri olan ülkeler Avrupa'da bu sistem içine doğru çalışmalar veya devreye girmesi durumda. Geç kalmadan bizde olumlu noktada TFF olarak ilerlemekte, bana göre olumlu neticeler alınacaktır."
Örnek olarak; Azerbaycan - Makedonya hazırlık karşılaşmasını Halis Özkahya yönetiyor. VAR olarak Cüneyt Çakır ve AVAR olarak Hüseyin Göçek araçta ve ekran başında. Sahadaki Özkahya ve VAR'ın başındaki Çakır arasındaki diyalog ve değişen karar net bir şekilde ortaya çıkıyor.
Bu pozisyon için;
YUSUF NAMOĞLU ŞUNU SÖYLÜYOR:
"Bu pozisyonda yardımcı hakem ileride olduğu için, son adamla beraber olduğundan dolayı o çizgiyi görmesi zor. İçeride mi, dışarıda mı diye. Ancak burada Halis'in görmesi lazım. Çok kritik bir noktada. Dolayısıyla bir frikik kararı verecek.
O esnada Cüneyt Çakır, Halis Özkahya'ya sesleniyor:
Cüneyt Çakır: Halis bekle kontrol ediyoruz. Halis, neye faul çaldın?
Halis Özkahya: Temasa. Ayakla temasa.
Cüneyt Çakır: Pozisyonu inceledik, içeride penaltı verebilirsin. İzlemene gerek yok, işareti göster ve penaltı ver.
Karar değişiyor, Makedonya penaltı kazanıyor ve Azerbaycanlı hiç bir futbolcu itiraz etmiyor."
© Tüm hakları saklıdır.