İsviçreli ilaç şirketi Novartis'in, Türkiye'deki eski danışmanlık firması Alp Aydın aracılığıyla rüşvet ödemeleri yaptığı iddia edildi. Reuters ajansının özel haberi, 17 Şubat tarihli anonim bir e-postaya dayanıyor.
Novartis CEO'su Joe Jimenez ve Denetim ve Şikayet Komitesi Başkanı Srikant Datar'a gönderilen e-postada, şirketin Türkiye'deki danışmanlık şirketi üzerinden Türk Sağlık Bakanlığı yetkililerine rüşvet verdiği ve tahminen 85 milyon dolarlık avantaj sağladığı ihbar ediliyor.
E-postada Novartis'in Alp Aydın şirketi aracılığıyla multiple skleroz (MS), kronik akciğer hastalığı ve juvenil kronik artrite karşı çıkarılan yeni ilaçların, devlet hastanelerindeki onaylı reçete listelerine dahil edilmesinden 20 milyon dolar kazandığı, ayrıca üretim sertifikasının süresi dolmuş bir ilaç için ithalat izni almak ve fiyatlandırmalarda avantajlar sağlamak yoluyla önemli kâr ettiği belirtiliyor.
Anonim e-postaya göre şirket en büyük kârı ise İlaris ve Gilenya adlı ilaçların adlarını Ibecta ve Fingya olarak değiştirme iznini Türk yetkililerden alarak sağladı. Şirketin bu sayede, ticari markalara dayalı olan uluslararası fiyat karşılaştırmalarından çıkarak fiyat avantajı sağladığı iddia ediliyor.
Novartis: Ciddiyetle inceleniyor
Anonim ihbarcı, Novartis'in Alp Aydın danışmanlık şirketine 2013 ve 2014 yıllarında 290 bin dolar artı masraf ödemeleri yaptığı, Türk Sosyal Güvenlik Kurumu'nun başlattığı soruşturma sonrasında firmayla ilişkisini kestiğini de kaydetti.
Novartis‘ten yapılan açıklamada, tüm suçlamaların ciddiye alındığı ve kapsamlı bir şekilde araştırıldığı bildirildi. Şirket sözcüsü Eric Althoff, iş etiği konusunda en üst standartlara bağlı olduklarını vurgulayarak, Alp Aydın şirketiyle geçmişte birlikte çalışıldığını, ancak iş ilişkisinin sona erdiğini açıkladı. Tüm suçlamaları son derece ciddi bir şekilde incelediklerini belirten Althoff, “Ancak şikayetçi bunu kamuya yansıtmış olsa da, biz şirket politikası olarak bu tür soruşturmalar hakkında yorumda bulunmuyoruz“ açıklamasını yaptı.
Novartis Çin'deki rüşvet uygulamaları nedeniyle geçen hafta ABD'de Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu'nun (SEC) soruşturması sürecinde varılan anlaşmayla 25 milyon doları aşkın para ödemek durumunda kalmıştı.
Dünyanın en büyük 18'inci ilaç pazarı sayılan Türkiye'nin 2020 yılına kadar 15'inciliğe yükselmesi bekleniyor.