İYİ Partili Ataş, Öğretmen Meslek Kanunu Teklifi görüşmelerinde konuştu: Bu kanun teklifi meslek değil, mobbing kanunudur

TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder başkanlığında toplandı. Genel Kurul'da Srebrenitsa Soykırımı, Filistin halkına yönelik benzer saldırıların ve bu türden insan hakları ihlallerinin önlenmesine yönelik genel görüşme yapıldı. CHP'nin Madımak ve Başbağlar katliamlarının faillerinin tespit edilmesi için verdiği grup önerisi AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi. Görüşmelerin ardından Öğretmenlik Meslek Kanunu Teklifi görüşmelerine geçildi. Kanun teklifine muhalif milletvekilleri itirazlarını dile getirdi. İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş da Öğretmenlik Meslek Kanunu Teklifi’nin amacının öğretmenlik mesleğini tehdit ettiğini ve öğretmen atamalarını baskı altına aldığını belirterek “Bu kanun teklifi, meslek kanunu değil, mobbing kanunudur” dedi.

CHP Samsun Milletvekili Murat Çan, " akademi kurma”nın öğretmenlik eğitiminin ve eğitim emekçilerinin mesleğiyle ilgili birikimlerinin yok sayılması anlamına geldiğini söyledi. Son 22 yılda 9 Milli Eğitim Bakanı ve çok kez eğitim, sınav sisteminin değiştirildiğini hatırlatan Çan, “Gelinen noktada ÇEDES Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli, getirdiğiniz model kafasına vurarak çocuğun hizaya getirildiği eğitim modelidir” dedi.

DEM Parti Erzurum Milletvekili Meral Danış Beştaş da MESEM programına değinerek öğrencilerin “işçileştirildiğine” ve eğitim adı altında çıraklık ve kalfalık yapmak zorunda kaldıklarına dikkat çekerek “Hem çalışsın hem de para kazansın” anlayışına mecbur bırakıldığını belirtti. MESEM programında yaklaşık 2 milyon öğrenci olduğunu hatırlatan Beştaş, bunun nedenini “Çünkü ülke yoksullaştırılıyor, çünkü ekonomik buhran velileri de öğrencileri de yoksullaştırıyor ve ne oluyor? Çocukları gerçek anlamda istedikleri bir eğitime yönlendiremedikleri için, okutamadıkları için ‘Hem çalışsın hem de para kazansın’ gibi bir anlayışa mecbur bırakılıyorlar” ifadeleriyle anlattı.

İYİ Partili Ataş: Bu kanun teklifi, meslek kanunu değil, mobbing kanunudur

İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, Öğretmenlik Meslek Kanunu Teklifi’nin amacının öğretmenlik mesleğini tehdit ettiğini ve öğretmen atamalarını baskı altına aldığını belirterek “Bu kanun teklifi, meslek kanunu değil, mobbing kanunudur” dedi. 17 sayfalık teklifte mesleki gelişime ayrılan kısım bir sayfanın üçte biriyken disiplin hükümlerine tam 4,5 sayfa ayrıldığına dikkat çeken Ataş, “Yirmi iki yıllık AKP iktidarında öğretmenlerin alım gücündeki düşüş yüzde 46 oranındadır. Sözleşmeli, vekil öğretmenlik gibi uygulamalarla sosyal ve özlük hakları ellerinden alınmıştır” diye konuştu.

Gelecek Partili Özdağ: Bu kadar masrafa gerek var mı?

Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim öncesinde “Mülakatları kaldıracağız” ve Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in “Biz mülakat gibi mülakat yapacağız” sözlerini hatırlatarak “Milli Eğitim Akademilerine, ne gerek var? Kaç tane akademi açacaksınız, belli değil. Buralarda kaç bin kişi okutacaksınız? Burada iki yıl boyunca böyle işler yapacağınıza bir yandan mekanlarıyla ilgili, bir yandan akademiyle ilgili, eğitimcileriyle ilgili... Bu kadar masrafa gerek var mı" dedi.

DEM Partili Çiftyürek: Devlet kendi eliyle köleliğe dayalı bir sistem kuruyor

DEM Parti Van Milletvekili Sinan Çiftyürek, Türkiye’deki üniversitelerin yüzde 80’i Fransa’daki liselere bile denk olmadığını belirterek devletin kendi eliyle “köleliğe” dayalı bir sistem kurduğunu söyledi. 1 milyon öğretmenin manevi olarak yıkıma uğratıldığını belirten Çiftyürek, “Milli Eğitim Akademisi bir yana, AK Partili vekiller isterseniz AK Parti akademisini kurun. Değişen sosyolojiye yeniliyorsunuz, yenileceksiniz. AK Parti iktidarı zamanında deizm ve ateizm güçleniyorsa bunun değişen sosyolojisi üzerinde düşünmenizi istiyorum" diye konuştu.

CHP'li Ağbaba: Öğretmen olma hakkını elinden alıyorsunuz

Genel Kurul'da, Öğretmenlik Meslek Kanunu'nda düzenlemeler öngören kanun teklifi görüşülüyor. CHP’li Veli Ağbaba, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun 5. maddesiyle öğretmenlerin görev tanımlarının değiştirildiğini belirterek, “1739 Sayılı Kanun’da var olan Atatürk inkılap ve ilkelerini ve Atatürk milliyetçiğine bağlı öğrenci yetiştirme hedefini kaldırıyor. Aslında, en başından beri iktidara geldiğinizde bunu biraz gizlemiştiniz ‘Gömlek değiştirdik’ demiştiniz ama bu maddeyle gerçek yüzünüz de ortaya çıkıyor" diye konuştu. 

Öğretmenlik Meslek Kanunu’nda Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı öğrenci yetiştirme hedefinin kaldırıldığına dikkat çekerek Atatürk'ün ‘Hayatta en hakiki mürşit ilimdir’ diye bir anlayışı var ama siz bu anlayışı ortadan kaldırmak istiyorsunuz, siz hurafelere dayandırmaya çalışıyorsunuz, siz sahte, dine zarar veren hoca eliyle eğitimi teslim almaya çalışıyorsunuz. Atatürk geçen her şeyden nem kapıyorsunuz, ürküyorsunuz, korkuyorsunuz Atatürk’ten; bu kadar korkmamanızı dilerim” dedi.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın seçim öncesinde mülakatın kaldırılacağını ancak kaldırılmadığını hatırlatan Ağbaba, “Bu yasayla beraber birkaç şey yapılmak isteniyor. ‘Mülakat kaldırılacak’ dediniz, söz verdiniz ama bir siyasi sahtekarlıkla, üçkağıtçılıkla akademiyi getiriyorsunuz, maalesef mülakatı katmerliyorsunuz. Ve bu akademiyle beraber yine bir sahtekarlık var: 1 Milyonun üzerindeki atanamayan öğretmeni yok ederek yeni akademiyle bir yol izliyorsunuz, bir üçkağıt yapıyorsunuz ve maalesef öğretmenlik okulu mezunlarının da öğretmen olma hakkını elinden alıyorsunuz. Bu bir üçkağıtçılık, bu bir sahtekarlıktır. Seçimde ne söz verdiyseniz tersini yapmaya devam ediyorsunuz. Ama bu mücadele, öğretmelerin mücadelesi sürecek ve inşallah Atatürk'ün yolunda, Atatürk'ün izinde yeni kanunları çıkaracağız” dedi.

---

Madımak ve Başbağlar katliamlarının araştırılması önerisi, AKP-MHP oylarıyla reddedildi

CHP'nin Madımak ve Başbağlar katliamlarının faillerinin tespit edilerek toplumsal adaleti sağlayacak süreçlerin başlatılması için verdiği grup önerisi TBMM Genel Kurulu'nda, AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi. CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, Madımak katliamının Türkiye'de yaşayan Alevilere ve Alevilerin inancına karşı yapılan bir katliam olduğunu belirterek toplumsal uzlaşma için Madımak katillerinin yargılanması gerektiğini vurguladı. 

DEM Parti Grup Başkanvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit Alevilerin sindirilmeye ve asimile edilmeye çalışıldığını ifade ederek, "Ne olursa olsun bu topraklarda tek bir Alevi can varsa tek bir ocakta tütüyorsa şunu söyleyelim: Biz o inancı devam ettireceğiz, bu süreçler devam edecek, inancımıza, itikadımıza uzanan her el, her anlayışa karşı da dik duracağız, mücadele edeceğiz" diye konuştu.

DEM Parti Grup Başkanvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit

Katliamların toplumsal fay hatlarını harekete geçirilmek üzere yapıldığını belirten Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Kaya, Madımak ve Başbağlar’ın arkasında kimler varsa araştırılması, soruşturulması ve bu olayların tarihin karanlık sayfalarında kalmaması gerektiği yönünde irade koyduklarını söyledi. 

Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder

Önder, gündeme geçmeden önce üç milletvekiline gündem dışı söz verdi. Gündem dışı söz alan milletvekilleri AKP’li Seda Sarıbaş, Saadet Partili Birol Aydın, AKP’li Ceyda Bölünmez Çankırı, AKP’li Mustafa Oğuz, AKP’li Asuman Yazmacı ve AKP’li Ali Kıratlı ve bugün 29. yıl dönümü olan Srebrenitsa Soykırımını andı.  

AKP Aydın Milletvekili Seda Sarıbaş, Srebrenitsa Soykırımı'nın sadece Bosna Hersek'te değil tüm dünyada acının ve adalet arayışının sembolü haline geldiğini söyledi. Acıların ve hüznün hala taze olduğunu belirten Sarıbaş, hala evladını, yakınını toprağa verememiş binlerce insanın bulunduğunu ifade etti. Sarıbaş, Filistin'de de benzer bir kıyımın yaşandığını belirterek, "Tüm dünyaya Filistin için, Srebrenitsa için haykırmaya, bu zulmü unutturmamaya devam edeceğiz." dedi.

Saadet Partili Aydın: Ülkedeki sorunlarının temeli keyfi hareket eden anlayıştan kaynaklanıyor

Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Birol Aydın, konusuna değinerek “İnsani göç doğru yönetilir ise ve yönlendirilir ise bu ülkemiz için ve milletimiz için büyük bir güç ve imkan; eğer yanlış yönetilir ve yönetilemez ise sorun olacağını bilerek hareket etmemiz gerektiğinin altını çizmek istiyorum” dedi.

Aydın, iktidarın Suriye politikasına ilişkin de değerlendirmede bulunarak şunları söyledi: “Haydi herkesi topyekun Suriye’ye gönderiyoruz yaklaşımının doğru olmadığını ve gerçekçi olmadığını bilerek adımlar atmamız gerektiğini, kademeli olarak Suriye’nin iyileştirile iyileştirile Suriye’deki bir kısım sığınmacının gönderilmesinin ancak mümkün olduğunu bilmemiz gerektiğini ifade ediyorum Ülkemizdeki problemlerin temelde sığınmacılar olmadığını fakat tüm sorunların sebebinin basiretsiz ve keyfi hareket eden anlayıştan kaynaklandığını ifade etmek lazım.”

CHP'li Coşar: Ne yazık ki AKP’nin her işi gibi bu işi de yarım

Antalya’nın en çok turist ağırlayarak bütçeye en çok katkıda bulunan şehir olduğunu belirten CHP’li Aliye Coşar, kentin kamudan gerekli payı almadığını söyledi. Antalya’nın trafik problemlerine de değinen Coşar, Antalya Alanya otoyolu projesinin bırakın yapılamasını ihalesi bile aralık ayında yapıldı. Otoyol projesi bile yarım. Ne yazık ki AKP’nin her işi gibi bu işi de yarım” dedi.

CHP’li Kaya İçişleri Bakanı’na sordu: Deprem bölgesindeki kadınların haberinin olmadığı bu destekler kimlere verilmektedir?

Konuşmasında deprem bölgesinde yaşayan kadınların yaşadığı sorunlara değinen TBMM Katip Üyesi Asu Kaya, Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonunda İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın bakanlığın fırsat eşitliği politikalarından bahsettiği konuşmasını hatırlatarak şu soruları yöneltti:

“Konteynerlerin içine hapsolmuş kadınlarımız şiddete uğruyor, ses çıkaramıyor. Kız çocuklarımız tacize uğruyor, ses çıkaramıyor. Sayın Bakan dün kadın erkek eşitliğini sağlamak için İçişleri Bakanlığının birçok derneğe milyonlarca lira destek verdiğini söyledi. Deprem bölgesindeki kadınların haberinin olmadığı bu destekler kimlere verilmektedir? Bu dernekleri ve verdiğiniz rakamları açıklayın. Bu dernekleri hangi kriterlere göre seçtiniz?

CHP’li Sarı: Seçim gelecek israf bitecek

Kredi kartı ödeyemeyen yurttaşların sayısının her geçen gün arttığını ve bu sayının 750 bine ulaştığını belirten CHP Balıkesir Milletvekili Serkan Sarı, “Peki bu sırada saray eşrafı ne yapıyor? ABD’ye beş uçakla gidiyor. İsraf diyorlar, makam araçlarını ABD’ye uçuruyorlar” dedi. İktidarın “şatafat içinde olduğunu belirten Sarı, “Bu böyle gitmez. Seçim gelecek, israf bitecek” dedi.

---

TBMM Genel Kurul’da, Srebrenitsa Soykırımı'nın unutturulmaması, Filistin halkına yönelik benzer saldırıların ve bu türden insan hakları ihlallerinin önlenmesine yönelik tedbirlerin görüşülmesi amacıyla genel görüşme yapıldı.

DEM Partili Akça Cupolo: Üç bini aşkın kadın Ankara'da ve Kırşehir'de köle olarak tutuluyor

DEM Parti Diyarbakır Milletevekili Ceylan Akça Cupolo, Srebrenista Soykırımında kadınların yaşadıklarını anlattı. Soykırım sürecinde Sırplı askerler tarafından alıkonulup sistematik tecavüze uğrayan kadınların yaşadıklarını anlatan Akça Cupolo, “Üç bini aşkın kadın şu anda hala köle olarak tutuluyor, işkence görüyor ve bir kısmı şu an Ankara’da Hacı Bayram’da, bir kısmı Kırşehir’de tutuluyor. Bir tanesi şu an çocuk esirgeme kurumunda bir IŞİD’li bir ailenin gözetimi altında. Bu IŞİD’li aileyi kendi ailesi sanıyor ama bu kız çocuğu bir savaş ganimeti olarak alınmış. Bu devletin şu anda bu kızın ailesini bulmaya dair göstermiş olduğu bir çaba yok” dedi.

DEM Partili Saki: Sistematik tecavüz etnik temizlik olarak kullanıldı

Srebrenista Soykırımının “gerçek failleri”nin hala ortaya çıkarılmadığını belirten DEM Parti İstanbul Milletvekili Özgül Saki, savaşın kadınlar açısından da bir tezahürü olduğunu belirterek “Bosna savaşında sistematik tecavüz kadınlara yönelik kitlesel bir şiddet politikası olarak devreye sokuldu. Tecavüzlerin büyük bir çoğunluğu tecavüzü bir terör ve etnik temizliği olarak kullanan Sırp ordusu ve Sırp paramiliter güçler tarafından kullanıldı” dedi.

Saadet Partili Kaya: Bugün Gazze ne ise Srebrenitsa odur

Genel Kurul’da söz alan milletvekilleri Srebrenitsa Soykırımı'nın 29. yıldönümü ile ilgili konuştu. Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Kaya, katliamı “Avrupa’nın ortasında Orta Çağ’dan kalma bir soykırım” olarak nitelendirerek şunları söyledi:

“Bugün Gazze’de katliamlar yaşanırken gerekli adımları atmayan, yaşananlara kayıtsız kalan, İsrail’e destek veren ülkeleri tarih ve insanlık vicdanı, yarın Gazze’yi anma günü olarak ilan etse de asla affetmeyecek ve biz öyle bir şekilde hareket etmeliyiz ki bugün Gazze ne ise Srebrenitsa odur. Katliam nerede olursa olsun, soykırım nerede yaşanırsa yaşansın her bir soykırıma karşı insanlık vicdanı olarak hep birlikte ayağa kalkmak ve netice itibariyle o soykırımlara ortak tepkiyi göstermek zorundayız.”

Saadet Partili Torun: BM kararı hakkı teslim etme değil, günah çıkarmadan ibarettir

Saadet Partisi Bursa Milletvekili Cemalettin Kani Torun, Srebrenitsa Soykırımının tarihini anma yıldönümü olarak kabul eden Birleşmiş Milletler (BM) kararının “hakkın teslim edilmesi” anlamına gelmediğini ve “günah çıkarmadan ibaret” olduğunu belirterek soykırımda hayatını kaybedenleri andı. Konuşmasında Gazze’de süren savaşa da değinen Torun, şu ifadelere yer verdi:

“Okulların, hastanelerin bombalandığı, insanların açlığa mahkum edildiği, kadınların ve çocukların diri diri yandığı bir soykırıma tanıklık ediyoruz. Ancak bu sefer bir fark var ki Batılı ülkeler tutumlarına devam etseler de dünya üzerinde dili, dini ve rengi farklı olan milyarlarca insan İsrail’e karşı Filistin’in yanında yer almıştır.”

İYİ Partili Türkkan: Türkiye’den Sırplara lojistik destek gitmedi ama Gazze’de İsrail’e mal taşındı

İYİ Parti Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan, Balkanlarda daha önce de Srebrenitsa Soykırımına benzer katliamlar yaşandığını örneklerle anlatarak “Katliam Balkanların kaderidir” dedi. Gazze’de yaşanan savaşa da değinen Türkkan, “O gün Sırplar bu katliamı yaparken Türkiye’den Sırplara hiçbir lojistik destek gitmedi. Ama Gazze’de Türk gemileri İsrail’e mal taşıdı. Bu iktidarla o zamanki iktidar arasındaki en büyük fark buydu” dedi.

İYİ Parti Tekirdağ Milletvekili Selcan Taşçı Hamşıoğlu da Srebrenista Soykırımını andığı konuşmasında “İktidarı elinde tutmanın bu haliyle gururlanılacak bir şey olmadığını anlayacak, yapılacak en küçük bir hatanın bile kendi devlet idaremizde tesiri olmadığını idrak edeceğiz. Hamasi nutukların arkasına saklanıp popülizmin şehvetiyle değil binlerce yıllık tecrübeyle hareket etmek zorunda olduğumuzu kavrayacağız” dedi.

İYİ Parti Tekirdağ Milletvekili Selcan Taşçı Hamşıoğlu

MHP Kocaeli Milletvekili Saffet Sancaklı, Srebrenista Soykırımının tarihine ilişkin yaptığı konuşmasında “Aynı şeyler Gazze’de de yaşanıyor. Onun için bizim birlikte hareket etmemiz gerekiyor, birlik olmamız lazım” dedi.

CHP'li Emir: Avrupa açısından bir utanç kaynağıdır

CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, Srebrenitsa Soykırımı'na ilişkin, "Birleşmiş Milletler Görev Gücünün Boşnak askerlerin elinden silahlarını toplaması ve 'Bizim güvencemiz altındasınız' demesinin ardından bu katliamın gerçekleşmiş olması, Avrupa açısından büyük bir utanç kaynağıdır ve bu utanç halen Avrupa'nın bir bölümü bakımından diri durmaktadır" dedi.

CHP İstanbul Milletvekili Yunus Emre de Bosna Savaşı'ndaki katliamlar arasında en önemlisinin Srebrenitsa Soykırımı olduğunu, 29 yıl önce çok büyük acılar yaşandığını vurguladı. Emre, konuşmasında "Srebrenitsa Soykırımı'nı diğerlerinden ayıran en temel özellik, maalesef Birleşmiş Milletlerin koruması altında, güvenli bölgede tutulan ve silahsızlandırılmış insanların böyle bir katliamla karşı karşıya kalması oldu" ifadelerine yer verdi.

AKP Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, "Saraybosna nasıl yıllarca kuşatma altında kaldıysa, bugün de Gazze kuşatma altındadır. O gün Aliya ve arslanları nasıl İgman Dağı'nda kahramanca soykırıma direndiyse, bugün Gazzeli mücahitler Müslümanların izzetini korumakta ve soykırıma kahramanca direnmektedirler" dedi.

Avrupa'nın göbeğinde bir soykırım gerçekleştiğini belirten AKP Bursa Milletvekili Ayhan Salman, "Osmanlı devletinin yüzyıllarca adaletle yönetmiş olduğu bu topraklar Batı'nın ırkçı ve sömürgeci zihniyetiyle adeta kana bulanmıştır" diye konuştu.

AKP Bursa Milletvekili Ayhan Salman

Yeniden Refah Partisi Konya Milletvekili Ali Yüksel, Srebrenitsa soykırımının insanlık tarihinden silinmeyecek kara bir leke olduğunu ifade etti. 

HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra en büyük soykırımın Srebrenitsa'da gerçekleştiğini vurgulayan Yapıcıoğlu, bugün de tüm dünyanın gözü önünde Gazze'de soykırım yapıldığını söyledi.

DEVA Partisi Kahramanmaraş Milletvekili İrfan Karatutlu, Srebrenitsa'da yaşananların insanlık tarihinin en utanç verici olaylarından birisi olduğunu vurgularak "Aynı katliamın katbekatı Gazze'de tekrarlanmaktadır" dedi.

TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder de divan olarak katliamın acısını kalplerde hissettiklerini söyledi.

Öğretmenlik Meslek Kanunu, Srebrenista Soykırımı ve CHP'nin Madımak ve Başbağlar katliamlarının faillerinin tespit edilmesine yönelik teklifinin görüşüldüğü birleşim, 00.08’de kapandı.