Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, “Türkiye, iklim değişikliklerinden en fazla etkilenecek bölgededir. Bu durum, Dicle ve Fırat nehirleri de dahil olmak üzere su kaynakları üzerinde önemli bir baskı oluşturuyor” dedi.
Türkiye’nin farklı su kaynakları açısından zengin bir ülke olmadığını kaydeden Eroğlu, “Su kaynaklarımız bölgelerimiz üzerinde eşit dağılmamıştır. Ayrıca nehir akışlarımız çok değişkendir. Bugün itibariyle su kaynaklarımız mevcut öngörülen ihtiyaçları karşılamak için her zaman ve her yerde yeterli değildir” diye konuştu.
Hürriyet’in haberine göre, Bakan Eroğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da konuk olduğu İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Sudan Sorumlu Bakanlar Konferansı’na katıldı. Eroğlu, konferansta yaptığı konuşmada, iklim değişiklikleri üzerinden yaptığı değerlendirmede, Türkiye’nin bu değişiklikten en fazla etkilenecek bölgede olduğunu ifade etti.
Eroğlu’nun konuşmasından satırbaşları şöyle:
“Su kaynaklarımız bölgelerimiz üzerinde eşit dağılmamıştır. Ayrıca nehir akışlarımız çok değişkendir. Bugün itibariyle su kaynaklarımız mevcut öngörülen ihtiyaçları karşılamak için her zaman ve her yerde yeterli değildir. Bunların yanı sıra nüfus artışı hızlı şehirleşme ve sanayileşme bizi su kaynaklarının etkin bir şekilde kullanmaya ve korumaya mecbur etmektedir. Bu bakımdan kirliliği önlemek, azaltmak, atık suyu arıtmak yeniden kullanmak ve sulama metotlarımızı geliştirerek sudan tasarruf etmek için bütün imkanlarımızı seferber ettik. Türkiye iklim değişikliklerinden en fazla etkilenecek bölgededir. Bu durum Dicle ve Fırat nehirleri de dahil olmak üzere su kayakları üzerinde önemli bir baskı oluşturmaktadır. Bu yüzden su kaynaklarını kıyıdaş ülkelerce etkin bir şekilde kullanımı bilgi ve teknoloji kullanımını temel alan verimli iş birliği yapılması, su tasarrufu için yeni sulama sistemlerin devreye sokulması ve suyun kirlenmesini önleyici tedbirlerin alınması konularında işbirliği yapmalıyız ve gerekli adımları atmalıyız.”
"Seferberlik ilan edelim"
"Türkiye olarak modern su yönetimi teknolojileri kullanıyoruz. Bu teknolojilerin uygulanması çok zor değildir. Bunların mali imkanlar ve basit tekniklerle gerçekleştirmek için nitelikli insan kaynaklarına sahibiz. İslam İşbirliği Teşkilatı’nın ‘Su Vizyonu’ belgesi doğrultusunda su temini, atık su arıtma ve sulama konularında sahip olduğumuz bu tecrübe ve uzmanlığı komşularımız olan bölgedeki diğer İslam ülkelerine paylaşıma hazır olduğumuzu buradan bir kere daha açık bir şekilde ifade etmek istiyorum. Bugün burada bölgemizde su sıkıntısı çeken az gelişmiş ülkelere teknoloji transferi ve kapasite geliştirme konularında yardımcı olmak ve işbirliği hedefini oluşturmak için bir araya geldik. Kalkınmış ülkeler başta olmak üzere bütün ülkelerin bu konuda destek vermelerini temenni ediyoruz. Birde şunu vurgulamak istiyorum. İslam aleminde bazı ülkeler susuzluk çekiyor. Dolayısıyla bizim anlayışımız da komşusu aç ve susuzken tok yatmak caiz değildir. Bu yüzden gelin hep birlikte seferberlik ilan edelim. Çok zor bir şey değil."
