Politika

Özgür Özel'den 'tam mutabakat' vurgusu: Mansur Yavaş, ön seçime girmeyecek, "Karara saygılıyım" dedi!

11 Şubat 2025 13:14

Güncelleme: 11 Şubat 2025 15:20

T24 Haber Merkezi 

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, cumhurbaşkanı adayının belirleneceği ön seçimle ilgili olarak İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve ABB Başkanı Mansur Yavaş ile yaptığı görüşmenin detaylarını paylaşırken, 'tam mutabakat' vurgusu yaptı. Özel, Yavaş'ın ön seçime katılmayacağını doğrulayarak, "Türkiye'ye umut olmuş iki ismin ön seçim yarışına girerek birbirini yıpratmaması konusundaki talep ve öneriyi konuştuk, fikir birliğine vardık. Yavaş, ön seçime girmeyeceğini bildirdi ve 'Hepsi bizim partililerimiz, elbette onların kararına hepimiz saygılıyız' dedi" açıklamasını yaptı. Özel, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan'a da "İçimizi karıştıramayacaksın, Bizi yenmenin tek yolu sandık! Sana meydan okuyorum" diyerek seslendi. 

İstanbul'da CHP belediyelerine yönelik yapılan 'terör operasyonuna' da tepki gösteren Özel, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek'e seslenerek, "Bu sabah da güne seyyar giyotinin gıcırtılarıyla uyandık. Yeni bir şafak operasyonuyla parti meclisi üyelerimiz ve bazı parti yöneticilerimiz gözaltına alındı. Sen bizim iktidarımıza karşı nasıl belediye kazanırsın operasyonu bu. Cirmin kadar yer yakarsın" şeklinde konuştu. 

TIKLAYIN - Cumhurbaşkanı adayı belirlenecek: CHP'de ön seçim tarihi netleşti

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, belediyelere yeni bir operasyon yapıldığını duyurdu. "Kent uzlaşısı" operasyonlarında Kartal ve Ataşehir belediye başkan yardımcıları ile diğer belediyelerde görevli 7 belediye meclis üyesi hakkında gözaltı kararı bulunduğu bildirildi.

İstanbul'da CHP'li belediyelere terör soruşturması; çok sayıda gözaltı var!

Kimler gözaltına alındı?

Gözaltına alınanlar arasında Kartal Belediye Başkan Yardımcısı C.Y, Ataşehir Belediye Başkan Yardımcısı L.G., Üsküdar Belediye Meclis Üyesi B.K, Sancaktepe Belediye Meclis Üyesi E.G., Fatih Belediye Meclis Üyesi G.A, Tuzla Belediye Meclis Üyesi H.Ö., Adalar Belediye Meclis Üyesi N.A., Şişli Belediye Meclis Üyesi S.G., ve Beyoğlu Belediye Meclis Üyesi T.Ş. bulunuyor.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında gündemi değerlendirdi.

Özel, konuşmasının başında geçtiğimiz hafta kalp kapakçığı operasyonu geçiren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye geçmiş olsun dileklerini ileterek şunları söyledi: 

"Bütün haksızlıklara rağmen bu süreçte Sayın bahçeli ile ilgili olumsuz yaklaşımımız olmadı, olmayacak. Hastalık ve ölüm durumlarında hele hele sosyal medyadan olmadık eleştiriler yapılmamalı. Doğru hattı doğru yere koymalıyız."

Bolu Kartalkaya'da bulunan Grand Kartal Otel'de meydana gelen ve 78 yurttaşın hayatını kaybettiği faciaya ilişkin konuşan Özel, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın 10 gün içinde sorumluların ortaya çıkacağına dair sözlerini hatırlattı. Özel, şöyle devam etti: 

"3 hafta oldu, tam 21 gün. 36'sı çocuk karne hediye diye gittikleri otelde öldüler, evlerine dönemediler. O gün yangın oldu, televizyonlar önce 3 sonra 10 dediler. 6 saat boyunca sadece 10 kişi hayatını kaybetti dediler. Sabah saatlerinde bize doğru rakama yakın rakamlar verildi. bütün Türkiye'ye 10 dendi. Niye? 78 kişini öldüğü yerde kongre mi yapılır? Ama acelesi var, Kürşad Zorlu'ya rozet takacak. Beyefendi rakamı rozeti takana kadar açıklatmadı. Şimdi de 23 Şubat'ı bekliyoruz hep beraber. O kongreden sonra bakanı değiştirecek. Biz bu işin peşini bırakmayacağız."

Sahte içki ölümleri 

Ankara'da son 5 günde sahte içki nedeniyle 38 kişinin hayatını kaybetmesine dair de konuşan Özgür Özel, parti içinde bir heyet görevlendirdiklerini ve heyetin hastanede tedavi gören yurttaşların aileleriyle de görüştüklerini söyledi.

Daha önce bu konuyla ilgili komisyon kurulmasını önerdiklerini anlatan Özgür Özel, bu taleplerin reddedildiğini söyleyerek, "Bu konunun araştırılmasını istememenin hiçbir izahı yok" dedi.

CHP lideri, içki fiyatlarına yapılan zamlara ve ağır vergilere de değindi. 100 liralık içkinin 62 lirasının vergi olarak alındığınına dikkat çeken Özgür Özel, "Bu vergi ideolojik vergidir. Bu vergi, 'yaşam şekli tercihi vergisidir'. Bu vergi içki içeni öldürmeyi göze alarak koyulan vergidir. Meseleye ideolojik yaklaştıkları için hırsla, kinle vergi alıyorlar. Kimsenin yaşam şekline karışmayacaklarını söylemişlerdi. 2006'dan beri 55 kat artırdılar" diye konuştu.

Erdoğan'a çağrı 

6 Şubat 2023'teki deprem faciasından beri Hatay'daki depremzedelerin yalnızca yüzde 5'inin konteynırlardan evlere gittiğini söyleyen Özel, Erdoğan'ı şöyle eleştirdi:

"6 Şubat'ın 2. yılında, arkadaşlarımızla birlikte 11 ilde depremzedelerle birlikteydik. Bir dokunduk bin ah işittik. Gördüklerimizden, duyduklarımızdan utandık. Resmi devletin rakamları. 8 Şubat 2013'te bir yıl içinde bütün konutları teslim edeceğiz dedi. Depremin ikinci yılında ancak yüzde 30'unu bitirmiş, yüzde 70'i ise ya çadırda ya yakınlarının yanında. Depremzedelerin yüzde 70'i hala açıkta. Vatandaşların önüne boş senet konup imza atılması isteniyor.

AFAD, 707 bin kişiyi konteynerlere yerleştirdiklerini açıklamıştı. Biz de, belediyelerimiz de buna destek verdik. 2 yıl sonra konteyner evlerden ayrılanların sayısı sadece 50 bin azalmış durumda. Erdoğan'da oraya geldi. 5'li çeteyi çağırıp ellerine plaket verdi. Sayın Erdoğan, pazara gel dedim gelmedin, bu sefer çık sıcak salondan birlikte konteyner kentlerini birlikte gezelim. Var mısın, bu cesareti göster. Oturmuş buradan, gidiyor salonlara, Erdoğan'dan deprem bölgesine ziyaret diye yayınlıyorlar.

Ramazan ayı yaklaşıyor, 10 çalışandan 6'sına fitre verilebileceğini Diyanet açıklıyor, çünkü insanlar asgari ücretle geçinmeye çalışıyorlar. İnsanlar fitreye muhtaç durumda çalışıyorlar. Aralık enflasyonunu yüzde 1'de tutup, yüzde 4 çaldılar insanların maaşlarından. Merkez, tahmini enflasyonu bu ay yüzde 3 artırarak yüzde 24'e çıkardı. Mart ayında yüzde 3'lük artışı, iyileştirmeyi yapmak zorundalar. Emekçilere şunu söylüyorum, hakkınızı alacaksınız, yanınızda CHP'yi bulacaksınız."

"Aferin BOP'un eş başkanına"

Erdoğan'a "Aferin BOP'un eş başkanına" diyerek seslenen Özel, şöyle konuştu: 

"Trump'ın sözlerini köpürtüyorlardı AK Parti'ye yakın gazeteciler. Şimdi ne diyor Trump, Gazze'yi imara açacağını, oteller yapacağını söylüyor. Almanya Cumhurbaşkanı böyle bir şeyin insanlık suçu olduğunu Almanya ile ABD ile ilişkilerin bozulacağını söyledi. Bizimki tek kelime etmedi. Dün konuştu beni utandırdı ve dedi ki 'Konuşmaya değer yanı yok.' Sonra var gücüyle Netanyahu'ya saldırdı. O zaman Netanyahu'nun değeri var ama Trump'un değeri yok. Hayır öyle değil, Netanyahu'dan korkmuyorsun ama Trump'tan korktuğun için cevap veremiyorsun.

Her yıl 1 Ocak'ta Galata Köprüsü'nde Erdoğan'ın oğlu, Gazze için yürüyüş yapınca serbest, biz talepte bulunduğumuz zaman CHP'ye yasak. Biz Bülent Ecevit nerede duruyorsa oradayız. Biz Deniz Gezmiş ve arkadaşları nerede duruyorsa oradayız. Erdoğan'da böyle büyük alkışı, 'Büyük Ortadoğu Projesi'nin eş başkanıyım' dediğinde almıştı. Aferin Erdoğan'a, aferin BOP'un eş başkanına."

Özel, Filistin meselesinde CHP'nin duruşu için, "Filistin konusunda Deniz Gezmiş ve arkadaşları ile aynı noktadayız" dedi.

Gazetecilere gözaltı tepkisi 

Hafta sonu BirGün Gazetesi'nden üç yöneticinin gözaltına alınması hakkında da konuşan Özel, şunları söyledi:

"Cumartesi günü BirGün Gazetesi'nden sevgili Uğur Koç, Berkant Gültekin ve Yaşar Gökdemir'i gözaltına aldılar. Bu seyyar giyotinin İstanbul'da yaptıklarından sonra zulüm Ankara'daki gazetecilere sıçradı. Sabah Gazetesi, muhabirinin paylaştığı fotoğrafı haber yapmış. BirGün Gazetesi de o fotoğrafı almış, başlıkta 'yandaş Sabah' demiş, e yandaş. Öyle değil mi? 'Seyyar giyotini' de benim ifadem olarak tırnak içine almış. Bu yüzden 3 gazeteciyi gözaltına aldılar neredeyse tutukluyorlardı."

Akın Gürlek'e: Cürmün kadar yer yakarsın

CHP'li belediyelere düzenlenen operasyonlar üstünden İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek'e seslenen Özel, şöyle devam etti: 

"Bu sabah da güne seyyar giyotinin gıcırtılarıyla uyandık. Yeni bir şafak operasyonuyla parti meclisi üyelerimiz ve bazı parti yöneticilerimiz gözaltına alındı. Sen bizim iktidarımıza karşı nasıl belediye kazanırsın operasyonu bu. Cürmün kadar yer yakarsın."

Kurultay soruşturmasına tepki 

AKP ve MHP'de bir ilçe başkanına bile rakip çıkamadığını belirten Özel, genel başkan seçildiği kurultay hakkında 'şaibe' iddialarına sert yanıt verdi:

"İktidar korkuyla ve kötülüklerle ilerliyor. CHP'ye kumpas kurmaya çalışıyorlar. Siyasette özeleştiri kurultayla olur. Meclis'teki partiler içinde demokratik yollarla genel başkanı değiştirebilen bir partidir CHP. Bunu MHP yapmaya çalıştı içinden İYİ Parti çıktı. AK Parti'de böyle bir şey mümkün değil. Anamızın ak sütü gibi kazandığımız bu kurultay helaldir. Meczubun biri Bursa il başkanımıza hakaret etmiş, o da ondan şikayetçi olmuş.

Bursa'dan dosyayı Ankara'ya çekmişler, bir yıl tutmuşlar. Son günlerde üzerine konuşulduğu için böyle yaptım diyor. Sarayın medya planlaması var. Dün akşam planlanan üçlü zirvede çıkan kriz ve parçalanan CHP planlaması vardı. Ama medyaya bu düştü. (Üçlü fotoğrafı gösterdi) Çağlayan'daki umutları daha güçlü ayağa kaldırınca, bu iş CHP'de şaibeli kurultaya çevirmeye çalıştılar. Tayyip bey beni o çukura çekmek istiyor, girer miyim o çukura. Onların tek derdi, o koltukta biraz daha oturmak. O yüzden milleti yakan pazara gidip milletin hatırını soramıyorlar.

Seçimin zamanında yapılacağını söylüyorlar. 1 yıl önce erken seçimi yüzde 29 ölçen firma bu ay yüzde 70 ölçmüş durumda. Milletin seçim takvimi başlamıştır. Erken seçimin adayı erken açıklanır arkadaşlar. Partimize üye olan üyelerimizle birlikte, tüm örgütlerimizle adayımızı belirleyeceğimizi açıklamıştık. Karşıdaki ise yargıyı kullanarak insanları sindirerek kimine kayyum atayarak mücadele ediyor. Aday kim olacak diye kriz çıkacak mı diyerek CHP'lileri umutsuzluğa sevk etmek istiyor. Biz kararlı adımları atmak için tüm hazırlıklarımızı yaptık.

Bir kişi, iki kişi değil, onun karşısına kimi dikeceksek arkasında 1 milyon 600 kişiyi de koyarak, arkasında biz varız diyeceğiz. Önemli bir toplantı yaptık, o toplantının sonunda fotoğrafı gördünüz. Gülen yüzlerden bile bir kriz çıkarmaya çalıştılar. Dün akşam Mansur Yavaş masadan kalktı diye haber yaptılar. Mansur Yavaş, her şartta her koşulda aday olacağını söylemiş diyorlar. Yeniden yükselen heyecanı dizginleriz diye yalana başvuruyorlar."

CHP'deki ön seçim 23 Mart'ta 

Partisindeki cumhurbaşkanı adayı için 23 Mart'ta sandığa gideceklerini ifade eden Özel, Erdoğan'a seslenerek; "Sana meydan okuyoruz, yönetemediğin ülkeyi biz yöneteceğiz" dedi. Özel, şunları söyledi: 

“Karşımızda iktidar yürüyüşümüzü durdurmak isteyen ittifak ise Kasım 2023’te büyük bir değişimi yaşayan, 31 Mart yerel seçimlerinde 47 yıl sonra Türkiye’nin birinci partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi’nin önünü kesmek için elinden geleni yapıyor, tek amacı bu. Bunu ahlaklı bir siyasetle, adil bir yarışla yapmak yerine yargıyı kullanarak, biraz önce saydığım yöntemlerle gazetecisinden siyasetçisine, belediye başkanından Meclis üyesine, herkesi yargı sopası ile sindirerek, kimini içeri atarak, kimine yasak getirerek, kimine kayyum atayarak mücadele ediyor. Cumhuriyet Halk Partisi’ni eski model, sığ tartışmalarla medyada boğmak… ‘Aday kim olacak, o mu olacak, bu mu olacak? Kriz mi çıkacak? Masadan mı kalacak?’ diyerek Cumhuriyet Halk Partisi’ni ve ondan ümidi olan seçmeni meşgul etmek ve ümitsizliğe sevk etmek istiyor. Bunun için biz kararlı adımları atmak için bütün hazırlıklarımızı yaptık. Her geçen gün bizim daha çok güçlendiğimizi, ilk seçimde tecelli edecek millet iradesinden korktuklarını, rekabetten korkan, kaçan bu iktidarın karşısında cesaretle, dimdik ama bir kişi, iki kişi değil onun karşısına kimi dikeceksek, arkasına önce 1 milyon 600 bin CHP’liyi, sonra da bu sistemden, bu rejimden, bu zulümden, bu açlıktan şikayet eden herkesi dikip ‘Hadi bakalım arkasında biz varız’ demeye niyetliyiz. Onun için yola çıkıyoruz. Geçen hafta Çağlayan’da umut olan fotoğraf, bu hafta Pazar akşamı biraz önce gösterdiğim o fotoğraf, Türkiye’de umutları yavaş yavaş körelen, azalan umutları yeniden canlandırmıştır. Ve önemli bir toplantı yaptık. Pek çok konuyu konuştuğumuz toplantının sonundaki fotoğrafı biraz önce gördünüz. O gülen yüzlerden bile bir kriz çıkarmaya çalışan bir akıl Pazartesi sabahı başladı, Pazartesi sabahı. Ve ne yalanlar. Birisi bir gazetenin temsilcisi, Pazar akşamı, Pazartesi sabahı. Ne yalanlar. Dün akşam ‘Mansur Yavaş masadan kalktı, kavga ettiler, şunu dediler bunu dediler.’ Yandaş basın. Bugün sabah dahil. Yine bir saygın televizyon kuruluşu, ‘Efendim Mansur Yavaş dün akşam, her şartta, her durumda aday olduğunu söyledi.’ Krize bak. Biz fotoğrafı çekiyoruz, çektiren biziz, çeken belli. Orada olmayanlar, ‘Nereden, nasıl yeniden bu umudu söndürürüz, yeniden bu kabaran, yükselen duyguları dindiririz, yeniden yükselen bu erken seçimle ilgili heyecanı dizginleriz’ diye yalana başvuruyorlar.

"Mansur Bey de kara propaganda bitsin istiyor"

Şimdi o konuşmayla ilgili, o günkü durumla ilgili net olarak, her iki başkanım da nasıl o gün fotoğrafı paylaştık, hızla birbirlerine ikisi birden aynı fotoğrafı paylaşıp, o duyguyu paylaştılar. Başkanlarımızla yaptığımız o görüşmede vardığımız sonuçları birinci ağızdan, partinin Genel Başkanı olarak ben söylüyorum. Mansur Bey’le de biraz önce görüştük. O da yılmış bu iki gündür dezenformasyondan. ‘Siz anlatın ben de Genel Başkanımızın söylediklerini bizzat teyit edeyim, bu kara propaganda bitsin’ dedi. Şimdi o gerçekleri konuşma vakti. O görüşmede bir; partinin başarısı için herkesin elinden geleni yapacağı, parti kararlarına uyacağı ve milletimizin hayal kırıklığına uğratılmaması noktasında çok hassas bir sürecin yürütülmesi gerektiği konusunda tam mutabakat sağladık. İki; Türkiye’ye umut olmuş iki ismin ön seçim yarışına girerek birbirini yıpratmaması konusundaki talep ve öneriyi konuştuk ve bu konuda fikir birliğine vardık. Sayın Mansur Yavaş cumhurbaşkanı adayının belirleneceği ön seçime girmeyeceğini bize bildirdi ve şu cümleyi kurdu. Bunun bilinmesini istedi. ‘Hepsi bizim partililerimiz, bizim üyemiz, elbette onların verecekleri karara ben de saygılıyım, hepimiz saygılıyız.’ Ve üç; ön seçim süreci dahil, tüm bu süreçlerin hep birlikte ortak akılla yürütülmesi, bundan sonra daha çok bir araya gelinmesi konusunda hemfikiriz. Amacımız net, yargı sopasıyla karşımıza dikilenlere karşı, içimizi karıştırmaya çalışanlara karşı, hep birlikte dimdik duracağız. Partide bir kaos arayanlar, devlet imkanlarıyla karşımıza dikilip önümüzü kesmeye çalışanlar, avuçlarını yalayacaklar. Benim için en büyük kazanım, yıllardır CHP’yi hiziplerin, ayrışmaların, kavgaların merkezi gibi gösterenlere inat, her iki belediye başkanımızın da göstermiş olduğu birlik ve beraberlik görüntüsüdür. Bu öylesine bir görüntü değildir. Suni bir görüntü değildir. Bu samimi, ahlaklı ve milleti merkeze alan bir tutumdur. Partimizin bir ve beraber, bu birlik görüntüsünün bozulmaması için her iki başkanımızın da olağanüstü çabalarına, ben buradan hem Mansur Başkanın hem Ekrem Başkanın birbirleriyle kurdukları samimi abi kardeş ilişkisine ve ‘Milleti kurtaralım da, ne olacaksa olsun’ yaklaşımlarına yürekten teşekkür ediyorum.

Ve son olarak dün Parti Meclisimiz’de, ardından Merkez Yönetim Kurulumuz’da ön seçim süreci ile ilgili nihai kararı vermiş durumdayız. Belirlenen seçim takvimine göre 11 Şubat 2025 bugün, kararın alınması ve ilanıyla birlikte takvimin birinci günüdür. Takvimin tüm detaylarını Seçim ve Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcımız kamuoyuyla bir özel basın toplantısıyla paylaşacaktır. Ancak ben iki kritik tarihe dikkat çekmek isterim. Bunlardan birincisi 28 Şubat Cuma günü saat 17:00’ye kadar Türkiye’yi yönetecek bir sonraki cumhurbaşkanının belirleneceği ön seçimi seçicisi, seçmeni olmak isteyen Türkiye’nin başta bütün gençlerini, harıl harıl partiye online kayıt olan bütün gençlerini ve Türkiye’nin bütün demokratlarını, büyük Türkiye İttifakı’nın Cumhuriyet Halk Partisi'nin adayını belirlemekte görev almak üzere baba evine gelmeye, kaydolmaya ve yapılacak seçimde oy kullanmaya davet ediyorum. Aldığımız karar gereğince cumhurbaşkanı adayımızı 23 Mart Pazar günü yapılacak ön seçimle belirleyeceğiz, hayırlı uğurlu olsun.”

"Biz yöneteceğiz"

"Yargı aparatlarıyla önümüzü kesemeyeceksin" diyen Özel, sözlerini şöyle noktaladı: 

“Buradan Sayın Erdoğan’a sesleniyorum, içimizi karıştıramayacaksın. Birlik ve beraberliğimizi bozamayacaksın. Yargı aparatlarıyla önümüzü kesemeyeceksin. Bizi yenmenin tek yolu sandıkta yenmektir. Seni rekabete, namuslu bir yarışa, korkmadan karşımıza çıkmaya davet ediyorum. Salon adamı Erdoğan, halkın adayı karşında olacak. Sana meydan okuyoruz. Yönetemediğin ülkeyi o yönetecek. Biz yöneteceğiz. Krizi bitirecek, zaferi getireceğiz. Adayı belirlemeye, meydanlara çıkmaya, Türkiye İttifakı’nı meydan meydan büyütmeye, bir olmaya, birlikte olmaya, hiç ayrılmamaya, Türkiye İttifakı’nı kazandırmaya, Türkiye’ye kazandırmaya kararlıyız. Biz kazanacağız, Türkiye kazanacak. Biz kazanacağız, Türkiye kazanacak.