Hilal Sarı / İstanbul, 15 Kasım (DHA) – Bonn’da devam etmekte olan 23. İklim Değişikliği Konferansı’nda (COP23) zengin ülkeler tarafından 2020 itibariyle gerçekleşeceğine ilişkin verilen taahhütler bazında, gelişmekte olan ülkelere bazı imtiyazlar verilmesine karar verildi. Bir haftadan uzun bir süredir devam etmekte olan COP23 konferansında Paris İklim Anlaşması kapsamında yürütülen görüşmeler yoksul ülkelerin, zengin ülkelerden daha fazla adım atmasını talep etmesi üzerine takılı kalmıştı.
Faslı diplomatların önderliğinde “benzer düşüncede olan gelişmekte olan ülkeler” tarafından arabulucularla resmi şekilde iletilen taleple birlikte taraflar zengin ülkelerin eylemlerinin incelenmesi için yedi önlem üzerinde anlaştı. Önlemlerden bazıları ise şöyle:
- BN Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Doha Konferansında Kyoto Protokolünde Yapılan Değişikliklerin Onayı’nın reddi durumlarında çağırılması
- 2020 itibariyle gerçekleşeceği vaadedilen taahhütlerinin 2018 ve 2019 yıllarındaki eylemler de dahil izlenmesi ve raporlanması için bir süreç oluşturulması
- Zengin ülkelerin, yoksul ülkelere iklim değişikliğiyle mücadele konusunda sağladıkları finansmanın değerlendirilmesi
Anlaşmaya arabulucuk eden Faslı temsilci Aziz Mekouar “İnsanlar gerçekten çok yapıcıydı ve bir uzlaşmaya varma niyetindeydi. 2020 öncesindeki hiçbir konuda ihtilaf oluşmadı” dedi.
Çin Dışişleri Bakanlığı’nın Bonn’daki konferansa katılan üst düzey temsilcisi Gou Haibo ise “Bu tüm tarafların ödün vermesinin bir sonucu. Birçok gelişmekte olan ülke sonuçtan genel olarak memnun” dedi.
Trump “zengin-fakir ayrımı olmasın” istiyor
Paris Anlaşması’ndan geri çekileceğine dair açıklamalar yapmış olan ABD Başkanı Donald Trump’un danışmanlarından George David Banks Bonn’da gazetecilere yaptığı açıklamada “ABD Paris Anlaşması’na Çin’in çabalarıyla tekrar sokulmaya çalışılan zengin-fakir ülke ayrımının yapılmaması için mücadele edecek” dedi. Bu açıklama Donald Trump Paris Anlaşması’ndan geri çekileceğini duyurduğundan beri ABD tarafından yapılan en üst düzey açıklama oldu.
ABD’nin Bonn’daki görüşmelerde önceliğinin ne olduğu sorusuna ise Banks “Biz çifte standart yapılmamasını sağlamak istiyoruz. Çerçeve sözleşmedeki ikilem büyük bir hata ve bunu Paris Anlaşması’nda kesinlikle görmek istemiyoruz. Bu birinci önceliğimiz” diye yanıt verdi.