Övgü Pınar
Roma
İtalya'nın Toskana bölgesinde yer alan Empoli kasabasında Perşembe günü bir polis kontrolü sırasında elleri kelepçelenen ve ayakları bağlanan Tunus asıllı 32 yaşındaki bir adam hayatını kaybetti.
Aşırı sağcı İçişleri Bakanı Matteo Salvini polisleri savunarak "Şiddet uygulayan birini durdurmak ve zararı önlemek için kelepçe kullanılır, papatya değil" dedi.
İtalyan basınındaki haberlere göre Perşembe akşamı, para transferi de yapan bir dükkanda 40 Euro ile işlem yapmak isteyen 32 yaşındaki Arefet Arfaoui, dükkan sahibinin şüphesini çekti. Arfaoui'nin vermek istediği 20 Euro'lardan birinin sahte olduğundan şüphelenen dükkan sahibi polisi aradı.
Polisin kontrolü sırasında direniş gösterdiği, kaçmaya çalıştığı iddia edilen Arfaoui, polis tarafından yere yatırılarak kelepçelendi. İddiaya göre Arfaoui'nin kelepçeli haldeyken de direniş göstermesi üzerine polis dükkan sahibinden bir ip istedi ve bu iple Arfaoui'nin ayaklarını da bağladı.
Bu sırada fenalaşan adama ilk yardım ekipleri müdahale etti ancak Arfaoui hayatını kaybetti.
"Hükümetin tutumu cezasızlık hissini pekiştiriyor"
Arefet Arfaoui'nin polis müdahalesi sırasında, elleri ve ayakları bağlıyken hayatını kaybetmesi sosyal medyada polise tepki gösterilmesine yol açarken İçişleri Bakanı Salvini polisi savundu. Olayla ilgili inceleme sürerken Salvini'nin Arfaoui'nin "kalp krizinden" öldüğünü söylemesi de dikkat çekti.
Göçmen karşıtı, aşırı sağcı Lig partisinin de lideri olan Salvini sosyal medyada yayımladığı mesajında "Sabıka kaydı olan ve sahte para kullandığı için durdurulan göçmen, hızla yapılan ilk yardım müdahalesine rağmen kalp krizinden öldü. Ben, saldırıya uğrayan ve yalnızca görevlerini yapan polislerin destekçisiyim: Şiddet uygulayan birini durdurmak ve zararı önlemek için kelepçe kullanılır, papatya değil" dedi.
Salvini'nin bu sözleri, olayın kendisi kadar tepkiye yol açtı ve sosyal medyada Salvini'ye "faşistlik" suçlamaları geldi. Sosyal medyada verilen tepkilerin bazıları şöyle oldu:
"Polis eliyle ölümler devam ediyor. Bu hükümetin tutumu da cezasızlık hissini pekiştiriyor."
"Bir insan hayatı yok oldu, İçişleri Bakanı'nın görevi gözaltına alınan ya da tutuklanan kişilerin ölmesini ya da yaralanmasını önlemektir."
"Şimdi de adli tıpçı mı oldunuz? Aynı zamanda soruşturmayı beklemeden polisleri aklayan bir hakim misiniz? Yoksa bu, idam cezasını getirmek için pek de üstü kapalı olmayan bir girişim mi?"
"İtalya'da hala ölüm cezası mevcut."