Prof. Dr. Baskın Oran, Sosyolog Pınar Selek'in yargılandığı Mısır Çarşısı patlamasına ilişkin dava hakkında kendisine bir mektup gönderildiğini açıkladı. Mektubun kaynağının güvenilir olduğunu söyleyen Prof. Oran, mektupta patlamadan sonra inceleme yapmış birinin görüşlerinin yer aldığını belirtti. Oran mektupta, olayın gaz tüpünün patlamasından kaynaklandığının söylendiğini vurguladı.
CNN Türk'te yayınlanan Aykırı Sorular programında Enver Aysever'e konuk olan Prof. Oran Mısır Çarşısı patlamasıyla ilgili özetle şunları dedi:
"Mısır çarşısı patlamasıyla ilgili elime bir mektup ulaştı. Kim olduğu önemli değil, mektupta isim var, kaynağı sağlam. Fakat bunlar bir yana ne söylediği önemli olan ben o mektuptaki bilgileri teyit ettim.
Mektup şunu söylüyor; 'Bu patlamada inceleme yapan biriyle tanıştım. İnceledik orada en ufak bir bomba emaresi yoktu, patlama tüp patlamasından kaynaklıydı. Ama bunu millete açıklamadılar, üstünü kapattılar. Çünkü o büfenin sahibi Antepli'ydi ve o dönemin Tarım Bakanı olan kişiyle hemşehriydiler ve yakın irtibatlıydılar. Tüp olduğunun anlaşılması halinde büfe trilyonlarca ceza ödemek zorunda kalacaktı, bu bakanın araya girmesiyle dava böyle ilerledi'
Ben bu mektupta sözü edilen büfenin sahibi kişiyi ve bakanı internetten inceledim ve Gaziantepli arkadaşlarımdan sordum, bu şahıs Antep'in Oğuzeli kasabasından. Aynı zamanda Bakan ve büfenin sahipleri arasında akrabalılık ilişkisi de var. Yine aynı dönemin İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün üst düzey sorumlularından biri de aynı kasabadan Oğuzelili.
Ben bu mektubun arkasından o günün gazetelerini inceledim. Büfenin sahipleri şunu söylüyor; " Biz diyoruz ki buraya bomba konuldu, bazı gazeteler bizi katil ilan etti ama erken konuşuyorlar. Henüz kesinleşen bir şey yok. Bizim bir iddiamız var; patlamadan on dakika önce çocuklar burada bir paket bulmuş üstünde büsküvi varmış" diyor.
İçişleri Bakanı Murat Başesgioğlu verdiği ifade de şunu diyor; Şuana kadar uzmanların şifahen verdiği bilgiye göre her hangi bir bomba konusunda bulgu yok. Üzerinde yoğunlaşılan şey gaz kaçağından dolayı yoğunlaşan gazın patlaması neticesi bu infilakın meydana geldiği yolundadır.
Yine Hürriyet gazetesinde yer alan bir haberde de İstanbul Büyükşehir İtfaiye Daire Başkanı Sabri Yalım, 16 Ekim 1997'deki denetimde LPG tüpü bulunan büfenin LBG'yi kaldırılması ve yangın tüpü bulundurması için uyarıldığını ve 1 milyar 140 milyon ceza kesildiğini açıklıyor.
Bunları sizlerin dikkatine sunmamdaki amaç bu üçgen arasındaki hemşerilik ve akrabalık sonucu olayın Pınar Selek'e yıkıldığı değil. Onlar arasındaki görüşmelere incelendi mi bilmiyorum? Ben ne gazeteci, ne avukat ne de savcıyım. Fakat Kürt sorunu araştırmak nedeniyle o anda tutuklu olan ve Filistin askısı sonucu omuzu çıkmış bir kadından söz ediyoruz. Ve bu kadın üç beraatten sonra müebbete çarptırılıyor.
Ben kimsenin ismini vermedim. Sadece kamuoyuna mal olmuş ve müebbet verilmiş bu kadar önemli bir dava da en ufak bir kuşkunun giderilmesi savcının, mahkemenin görevidir."
