Tarihçi - yazar Prof.İlber Ortaylı, "Bazı siyasi kişilikler ihtiyatla yanlışlığı hiç ayıramazlar. İhtiyatlı olayım derken en büyük hataları yaparlar." değerlendirmesini yaptı.
Ortaylı yazısında, "Son padişah, Ankara Hükümeti’ni Tevfik Paşa’nın tavsiyelerine uyacak kadar dahi desteklemek ve yakınlaşmak politikasını güdemedi. Hanedan çevresinin en kabiliyetsiz adamı Damat Ferit’i ısrarla tutması onun hatası olmuştur. Tarih yolunu aldı. Kendini kurtaracak kadrolar, istemeden de olsa sürüklendiğimiz ama fazla acele girdiğimiz Birinci Cihan Harbi sonundaki felaketi tasfiye etmekte başarıyla davrandılar. Bu kurtuluşta Padişah Vahideddin’in ne aktif bir faydası oldu ne etkin bir yararı, ne de kendi açsından önleyici bir hareketi görüldü. Bütün korkusu İstanbul ve çevresinin kontrolünü İngilizlerin Yunanistan’a bırakmasıydı. Şayet Yunanlılar Anadolu mücadelesi olmasa veya hafazanallah başarıya ulaşamasak bu görevi alırlardı ve Türk vatanının geleceği de feci bir noktaya sürüklenirdi." düşüncesini dile getirdi.
Ortaylı şu ifadeleri kullandı:
"Bazı siyasi kişilikler ihtiyatla yanlışlığı hiç ayıramazlar. İhtiyatlı olayım derken en büyük hataları yaparlar. Birinci Cihan Harbi sonrası dört sene bu şekilde sürdü. Asında Cumhuriyet kurulmadan evvel daha 1921 sonunda gelecek ortaya çıkmıştı. Fransız işgal komutanı Mareşal Franchet d’Espèrey haklıydı. Gelecek ve iktidar, İstanbul’daki ihtiyar Türklere değil, Anadolu’daki genç Türklere aitti."