Antalya'nın Manavgat ilçesinde, pompalı tüfekle ateş açarak, Rabia Çerçi'nin (19) ölümüne, Nazif Genç'in de yaralanmasına neden olan tutuklu sanık Hasan Hüseyin Demir'e (30) verilen 34 yıl hapis cezasına itiraz, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi (BAM) 1'inci Ceza Dairesi'nce reddedildi.
Manavgat'ta, geçen yıl 4 Eylül gecesi, pompalı tüfekle açılan ateş sonucu park halindeki otomobilde bulunan, 1 çocuk annesi Rabia Çerçi yaşamını yitirdi, Nazif Genç de başından hafif yaralandı. Katil zanlısı Hasan Hüseyin Demir, akrabasının yönlendirmesiyle polise teslim oldu. Adliyeye sevk edilen Demir, çıkarıldığı sulh ceza hakimliğince tutuklandı. Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, sanık Hasan Hüseyin Demir'in Rabia Çerçi'ye karşı 'olası kastla öldürme', Nazif Genç'e karşı da 'kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan 2 ayrı ömür boyu hapisle cezalandırılması talep edildi.
İndirimsiz 34 yıl hapis
Manavgat 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde şubat ayında görülen karar duruşmasında, sanık Hasan Hüseyin Demir, "Böyle bir olay içinde olduğum için pişmanım, vicdan azabı çekiyorum. Benim böyle bir kastım yoktu. Tüfek tamamen kaza ile ateş aldı. Ben kimseye kasten ateş etmedim, ölenin ailesine başsağlığı diliyorum" dedi.
Mahkeme heyeti, sanığa Rabia Çerçi'ye yönelik eyleminden dolayı 24, Nafiz Genç'e yönelik eyleminden dolayı da 10 yıl olmak üzere toplam 34 yıl hapis cezası verdi. İtiraz yolu açık olmak üzere verilen kararda mahkeme heyeti, indirim uygulamadı.
İtiraza ret
Mahkemenin kararına karşı sanık Hasan Hüseyin Demir'in avukatları 'eksik inceleme ve delillerin yanlış değerlendirilmesi sonucu usul ve yasaya aykırı hüküm kurulduğu' gerekçesiyle Rabia Çerçi'nin annesi Ümit Cava'nın ve duruşmaya taraf olan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın avukatları ise sanığa her iki suçtan dolayı da en üst sınırdan ceza verilmesi talebiyle istinaf başvurdu.
Antalya BAM 1'inci Ağır Ceza Dairesi'nde itiraza ilişkin yapılan duruşmada, "Yapılan yargılama ile dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilerek değerlendirilen delillere, kovuşturma sonucu ulaşılan inanç ve takdire, suçların olumu ile niteliğine uygun kabul ve uygulamaya, hukuka uygun yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre verilen mahkumiyet kararları hukuka uygun bulundu" denilerek, istinaf başvurularının esastan reddine, Yargıtay'da temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.