Kilis'e giden ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID) Başkanı Rajiv Shah ve ABD'nin Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone, ülkelerindeki olaylardan kaçarak Türkiye'ye sığınan Suriyelilerin kaldığı konteyner kenti ziyaret etti.
Shah ve Ricciardone, Kilis Valisi Süleyman Tapsız ve Koordinatör Vali Veysel Dalmaz'ın eşlik ettiği ziyaret kapsamında konteyner kentteki anaokulu, kreş ve sosyal tesisleri gezdi, Suriyeli bir aileyi kaldığı konteynerde ziyaret ederek bir süre görüştü.
Kilis Valisi Tapsız, gezinin ardından düzenlenen basın toplantısında, konuk heyete Türkiye'ye sığınan Suriyeli sığınmacılar ve konteyner kent hakkında brifing sunduklarını söyledi.
Tapsız, bu ziyaretleri “uluslararası toplumun farkındalığını artırmak” adına önemli bulduklarını belirterek, “Bu tür ziyaretlerin, burada yaşanılanları yerinde görerek, yapılacaklar konusunda uluslararası toplumun harekete geçmesine vesile olacağını düşünüyoruz” dedi.
ABD Büyükelçisi Ricciardone ziyaret boyunca gördükleri misafirperverlikten dolayı teşekkür etti. Konteyner kenti ziyaret etmenin “çok güzel” olduğunu söyleyen Ricciardone, şöyle konuştu:
“Buradaki Suriyelilerle birlikte olmak, onların Türk öğretmenlerinden, idarecilerinden almış oldukları destekleri görmek, onların hikayelerini duymak gerçekten duygusal. Hem Arapça hem de Türkçe olarak öğrenen bu Suriyelilerin çocuklarına verilen hizmetlerin çok güzel bir yansımasını, güler yüzlerini görüyoruz. Burada bir babanın konteyner evini ziyaret ettik. Onların hikayesini duyduk. Kilis'te bir çocuğunun üniversiteye gittiğini öğrenmek ve ayrıca burada kendilerini güvende hissettiklerini duymak güzel. Burada tabii yaptıklarımızdan dolayı bütün Türk halkının gurur duyması gerekir. Bizler de bu yapılan işlerde Amerikan halkı olarak ve Amerikan Hükümeti olarak gururlu bir şekilde partner olduğumuzu görüyoruz.”
'Başkan Obama gönderdi'
USAID Başkanı Shah ise Türk hükümetinin yaptığı yardımları yerinde görmek için geldiklerini belirterek, şunları kaydetti:
“Başkan Obama bizi buraya görevli olarak gönderdi. Türk hükümetinin bu yardımlarını hem yerinde görmek ve hem de Suriye halkına yardımların yerinde ulaştırılmasını sağlamak için geldik. Türkiye'nin burada, yerlerinden, evlerinden olmuş Suriyelilere vermiş olduğu desteğin gerçekten mükemmel olduğunu görüyoruz. Türkiye her gün hayatlar kurtarmakta. Türkiye her gün burada çocukları da eğitmekte."
ABD'nin Türkiye ile birlikte Suriye içerisinde de yardım yapmaya destek verdiğini, hem Suriye içerisinde hem de gittikleri yerlerde 1,5 milyon Suriyeliye bu yardımların ulaştığını düşündüklerini aktaran Shah, "Bizim verdiğimiz uluslararası destek 200 milyon dolar ve bu yardımın o şekilde ulaştığına inanıyoruz" dedi.
Dünya Gıda Programı kapsamında ortak bir çalışma yapıldığına değinen Shah, çalışmanın bütün kamplarda uygulanacağını söyledi.
Uygulamayı Türk idarecileri ve yöneticilerinin bir “inovasyonu” olarak niteleyen Shah, “Burada biz ortaklaşa bu kartları (gıda kartı) veriyoruz ve kendilerinin taze gıdaları temin etmeleri için istedikleri yerde alışveriş yapabilmelerini sağlıyoruz. Bugün gerçekten çok sıkça duyduğumuz vakur duruşlarını, bu alışveriş vasıtasıyla ihtiyaçlarını giderebilecek şekilde kullandıklarını görüyoruz” dedi.
Shah, kendisinin de 3 çocuğunun olduğunu aktararak, gezdiği okulda yüzlerce çocuğun yüksek kalitede eğitim aldığını gördüğünü ifade etti.
Türkiye'nin bu konuya kendisini “adamış” olduğunu ifade eden Shah, “ABD'nin bu konuda Türkiye ile aynı şekilde partner olduğu bir programı yürütmekteyiz” dedi.
Patriot füzeleri
USAID Başkanı Shah ve ABD Büyükelçisi Ricciardone, açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtladı.
Bir gazetecinin “Yerleştirilecek Patriot'larla (Suriye sınırında) ilgili Rusya ve İran'ın tepkisi oldu ve 'bölgesel savaşa yol açabilir' dediler, bu konudaki görüşlerinizi alabilir miyiz?” sorusu üzerine Ricciardone, “Biz bugün bu konuda savaşı ve siyaseti konuşmaya gelmedik. Sadece gıda ve insani yardım konularını görüşmeye geldik. O nedenle sizin sorduğunuz o soruyu bir başka zamana, Ankara'ya bırakalım” dedi.
USAID Başkanı Rajiv Shah ise “Türkiye'nin, açıkladığınız 200 milyon dolar arasındaki payı nedir, ilave olarak bu miktar artırılacak mı?” sorusunu şöyle cevapladı:
“Türk hükümeti de oldukça büyük bir meblağ harcadı. ABD, Türkiye, Ürdün ve Lübnan ile birlikte Suriye içerisindeki vatandaşlara da yardım etmek için partner olmak istemekte. Bu 200 milyon doların 125 milyon doları sadece Suriye içerisinde hem tıbbi hem de ilaç yardımı olarak verilmekte. Suriye içerisinde yaşayan insanların barınabilmesi için harcanmakta ve bu çalışmalarımız sonucu olarak sadece bir örnek vermek istiyorum. Çok zorluklar olmasına rağmen 400 bin aile Suriye içerisinde kış ortamında yaşayabilme imkanına kavuşmuş olacak. Geriye kalan 75 milyon dolar Türkiye, Ürdün, Lübnan ve başka yerlerde ikamet etmekte olan Suriyelilerin ihtiyaçlarına ayrılmış. Türkiye'nin özellikle burada göstermiş olduğu önderlikle daha fazla nasıl katkıda bulunabileceğimizi araştırmak üzere ziyarette bulunduk.”
Shah, bir diğer gazetecinin, “Hali hazırda Suriye içerisinde yardım yapılıyor mu?” sorusunu, “Hali hazırda Suriyeliler için direkt olarak yapılmakta olan yardım var ve biz bunu Birleşmiş Milletler'in uluslararası başka örgütleriyle birlikte yürütüyoruz. Dünya Gıda Programı, Suriye içerisindeki 1 milyon 200 bin kişiye gıda, su ve diğer insani yardımlarla ulaşmakta. Bu çabaların esas amacı Suriyelileri, Suriye'de tutmak. Başka ülkelere gitmesini önlemek” diyerek yanıtladı.
Basın toplantısının ardından bir süre basına kapalı görüşen heyet, Öncüpınar Sınır Kapısı'ndan geçerek Özgür Suriye Ordusu kontrolünde bulunan Suriye'nin Esseleme Sınır Kapısı'na gitti. Burada Kilis Valisi Süleyman Tapsız'dan bilgi alan heyet, daha sonra yeniden Kilis'e döndü.
