Tahliye kararlarını nasıl karşıladığımı bu süreçteki yazılarımdan tahmin ediyorsunuzdur...
Bence yargı yerinde bir karar verdi. Geçmiş olsun.
Evet, bir entelektüel için, yıllarca vesayet odaklarına karşı sivil siyaseti savunmuş, gençlere örnek olmuş gazeteciler için adlarının cuntacılarla birlikte anılmasından daha kötüsü olamaz.
Ilıcak hata yaptığını söylüyor. Ahmet Altan ise ne yazık ki 15 Temmuz'a direnenleri suçlamaya devam ediyor...
Ama ödedikleri bedellerin ardından bunlar artık şahsi meseleleri. İkiüç müebbet hapis cezasına konu olacak şeyler hiç değil. Hesabını bu halka herkes kendisi verecek.
Ayrıca bu kararın, darbeye bizzat iştirak eden askerlerin, siyasilerin, örgüte para veren işadamlarının üç beşle sıyırdığı bir ortamda... FETÖ ile mücadelenin, "Cambaza bak" dercesine, Ilıcak ya da Altan üzerinden tartışılması sakatlığına da son vereceğini umuyorum.
Zira FETÖ'ye karşı davamız bu kadar basit değil. Kolay kolay da bitmeyecek.
Yazının tamamı için tıklayın