Sabah gazetesi yazarı Engin Ardıç, Danıştay'ın Ayasofya kararına ilişkin, "Ayasofya'yı yeniden cami yapmak Avrupa Birliği'ne 'girmiyorum ulan' demektir. "One minute' yani" düşüncesini dile getirdi.
Ardıç, "Bir 'mozaikler meselesi' kalıyordu, çözüldü. On beşinci yüzyılda değildik, üstlerini badanayla kapatamazdık. Kırmaksa, bunu Fatih bile yapmamıştı. 'Perde' ya da 'paravan' düşünülmüş, vazgeçilmiş.
'Işık karartma' yolu seçilmiş. Çünkü önemli olan tasvirin 'karşısında' secdeye varmamaktır, tasvir bir köşede karanlıkta durabilir, sakınca yoktur. Evde namaz kılarken duvardaki aile fotoğraflarınızı kaldırıyor musunuz? Kıble yönünde olmamasına dikkat ediyorsunuz, o kadar. Yere elbette halı döşenecek ama turistlere de geçiş 'kulvarları' bırakılacakmış. Biz de katedralleri hep benzer şekilde gezeriz, önde ayin devam eder, arkada biz, Japonlar, Hindular vb. geziniriz. Demek ki olabiliyormuş." görüşünü savundu.
Ardıç, "Ayasofya bir gün yeniden müze olur mu? Vatikan'daki Saint-Pierre kilisesini müze yapsınlar, düşünürüz. Yunan başbakanı da 'Avrupa Birliği'ne bundan böyle nah girersiniz' mealinde bir laf etmiş.
Buna hiç gerek yok. Ayasofya'yı yeniden cami yapmak Avrupa Birliği'ne 'girmiyorum ulan' demektir. One minute, yani..." ifadesini kullandı.
Yazının devamı için tıklayın