Türkiye İşçi Partisi (TİP) Samandağ İlçe Örgütü, 6 Şubat depremlerinin ardından ağır bir yıkıma uğrayan Hatay’daki rezerv alan uygulamasına ilişkin belirsizliklere yönelik basın açıklamasında, “Rantçı çözümler değil halkçı ve kapsayıcı çözümler istiyoruz” çağrısında bulundu.
6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerden en çok etkilenen illerin başında gelen Hatay’da, yüzlerce hektarlık alan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından rezerv alan ilan edilmişti.
Yaklaşık 50 bin vatandaşın mülksüzleşmesine yol açabileceği gerekçesiyle Hatay Barosu tarafından itiraz edilen karar, çok sayıda sivil toplum kurulu ve vatandaş tarafından da protesto edilmişti.
TİP Samandağ İlçe Örgütü de söz konusu kararın içerdiği belirsizliklere karşı bugün bir basın açıklaması düzenledi. TİP Samandağ İlçe Binası’nda düzenlenen basın açıklamasına TİP Hatay İl Başkanı Hasan Yılmaz, TİP Samandağ İlçe Başkanı Önder Tam ve ilçe yöneticileri ile Samandağ Belediye Meclis üyeleri Ferit Diker ve Emrah Gümüş katıldı.
"Rezerv alan ısrarı, Samandağ halkına mülksüzleştirme dışında hiçbir şey sunmuyor"
“Rantçı çözümler değil halkçı ve kapsayıcı çözümler istiyoruz” denilen ve TİP Samandağ İlçe Başkanı Önder Tam tarafından okunan açıklamada şunlar kaydedildi:
“Bir süredir halkımızın gündeminde olan rezerv alan sorunu giderek büyüyen bir hal almaktadır. Tam olarak nasıl uygulanacağı belli olmayan rezerv alan yasası , birçok mülk sahibini kaygılı bir bekleyişe sokmuştur. 15 aylık süreç içerisinde Samandağ halkına tek bir konut teslim edemeyen devlet, 15 ay sonunda Samandağ halkına rezerv alan dayatmasıyla yeni bir mağduriyet yaratmıştır. Bu süre zarfında halkı sürece dahil etmeyen, halka ne isteğini sormayan bu anlayışı kabul etmiyoruz.
Deprem sürecinin zorlu etkileri devam ederken iktidar sözcülerinin rezerv alan uygulamasının gerçekleşeceğine yönelik ısrarlı tavrı, Samandağ halkına mülksüzleştirme dışında hiçbir şey sunmamaktadır.
"Rantçılara ve talan odaklarının çıkarlarına hizmet"
Depremde canlarını yitirmiş, yılların birikimi sonucu elde edilmiş mülklerini yitirme kaygısı içindeki ilçe halkının kaygıları giderilmelidir.
Bakan yardımcısın da katıldığı bir toplantıda halkın rezerv alanı anlamak ve kaygılarını gidermek adına sorduğu soruları ‘O iş kolay’ diyerek geçiştirilen, sadece iktidar ve sermaye gruplarının dayatmacı yaklaşımı kabul edilemez.
Bakanlık, rezerv alan uygulamasının yasalarını, yine afet bölgesi bahanesi ile rantçılara ve talan odaklarının çıkarlarına göre dizayn ettiğini açıkça göstermektedir.
Bu haliyle, halkın çıkarlarını gözetmeyen; Samandağ halkına insan eliyle bir depremi daha yaşatacak rezerv alan uygulamasına karşıyız.
Samandağ halkının yaşam biçimi, kültürel dokusu göz önüne alınarak, Samandağ’ın yeniden inşası için kamucu, halkçı, katılımcı, şeffaf bir yürütme gerekliliğini savunuyoruz, Samandağ halkı ile birlikte sürecin hem yön vereni ve öznesi olacağımızı kamuoyuna bildiririz.“
