Sözcü yazarı Saygı Öztürk, Suriye’de Esat rejiminin devrilmesinden sonra Türkiye sınır kapılarından geçenlerin bir kısmının “izinli” olarak çıkış yaptığını söyledi. “Oradaki durumları görecek ve kararını ona göre verecekler” diyen Öztürk, ayrıca “Batı ülkelerine geçen Suriyelilere para verilip bunların Türkiye’ye gönderilmesi planı” olduğunu yazdı. Öztürk, “Yani, Türkiye’ye, ‘Biz size para verelim, Suriyeliler ülkenize gelsin. Ülkelerine gönderilmesiyle siz ilgilenin’ deniliyor” dedi.
27 Kasım'da Heyet Tahrir Şam (HTŞ) liderliğindeki silahlı gruplar, Suriye ordusunun Halep ve İdlib kentlerinde geniş çaplı saldırı başlatmıştı. Silahlı gruplar, 7 Aralık akşamına kadar aralarında Hama, Dera ve Humus'un da bulunduğu birçok büyük kenti ele geçirmişti. Gruplar, 8 Aralık akşamı Şam'a girdi ve Suriye hükûmet güçlerine bağlı birlikler şehri terk etmiş; Devlet Başkanı Esad'ın da Şam'ı terk ettiği duyurulmuştu. Rusya Dışişleri Bakanlığı, Esad'ın "iktidarın barışçıl bir şekilde devredilmesi" için ülkeden ayrıldığını doğrulamıştı. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rus devlet ajansı TASS'ın haberini doğrulayarak Esad'ın Moskova'da olduğunu ve bizzat Devlet Başkanı Vladimir Putin'in onayıyla sığınma hakkı verildiğini duyurmuştu.
Suriye’deki bu gelişmelerin ardından Türkiye’deki Suriyelilerin durumu merak konusu olmuştu.
Saygı Öztürk, konuyla ilgili olarak bugünkü köşesinde şunları kaydetti:
“Suriye’de Esat rejiminin devrilmesinden sonra ülkede sorunlar bitmiş değil. Ülkelerine dönmek isteyenler, kendilerini nasıl zor günlerin beklediğinin farkında. O yüzden Suriye’ye Cilvegözü, Öncüpınar ve Yayladağı sınır kapılarından geçenlerin önemli bir kısmı “izinli” olarak çıkıyor. Oradaki durumları görecek ve kararını ona göre verecek.
İçişlere Bakanlığı kayıtlarına göre yaklaşık 238 bin Suriyeli Türk vatandaşlığına alındı. Bunların çok büyük bölümü de ülkemizde iş-güç sahibi, yatırımları olan kişiler. O yüzden bunların ülkelerine dönmeleri zor. Yani Türkiye’de vatandaşlığa geçenler kalıcı. Geçici koruma altında bulunan Suriyelilerden resmi verilere göre 1 milyon 650 bini çalışma çağında. Bunlardan ancak yaklaşık 120 bini sigortalı olarak çalışıyor. Çalışanların ailelerine yasa gereği “Aile Birleştirme ikameti” verilmesi gerekiyor. Yani, 120 bin çalışanın yanı sıra ailesi de Türkiye’de kalmaya kanunen hak kazanıyor.”
Ayrıca “batı ülkelerine geçen Suriyelilere para verilip bunların Türkiye’ye gönderilmesi planı var” diyen Öztürk, şunları yazdı:
“Yani, Türkiye’ye, ‘Biz size para verelim, Suriyeliler ülkenize gelsin. Ülkelerine gönderilmesiyle siz ilgilenin’ deniliyor. Eğer, Türkiye bunu kabul ederse, Avrupa ülkelerinden binlerce kişi Türkiye’ye gelmiş olacak. Bu konuda görüşmeler yapılıyor. Pek bilinmeyen bir uygulamayı da anlatayım. Türkiye’de bulunan geçici koruma altında tutulan Suriyeliler dışındaki genelde Iraklı sığınmacılardan ülkelerine gönüllü olarak dönmek isteyenlere Norveç, Britanya ve İsveç fonlarından 420 avro veriliyor, uçak biletleri karşılanıyor. Bu çalışma Kızılay ile birlikte yürütülüyor. Kızılay görevlileri, ülkesine gönüllü dönecek olanlara parayı veriyor, Kızılay görevlileri bunların uçağa binişine kadar refakat ediyor. Sonra ne mi oluyor? Bu kişiler arasında bu işi kazanç kapısı olarak görenler var. Parayı alıyor, başka bir kimlikle yine Türkiye’ye giriyor. Bakıyorsunuz aynı kişi parayı alıp gönüllü olarak ülkesine gidiyor.”
Yazının tamamını okumak için tıklayın.