Uzun süredir gündem olmasına rağmen Türk vatandaşlarının Schengen vizesi mağduriyeti devam ediyor. Bayram tatili için Avrupa hayali kuran Türk vatandaşlarının bir bölümü, bir kez daha Schengen vizesi kâbusunu yaşarken, Ankara’nın süreci çözüme ulaştırmak için girişimleri devam ediyor.
Avrupalı diplomatik kaynaklar, Schengen vizelerindeki aksamaların Covid-19 pandemisi sırasında işlerin durması sebebiyle oluşan yığılmadan kaynaklı olduğunu savunurken, artan retlerin arkasında siyasi bir gerekçe aranmaması gerektiğini savunuyor.
Avrupalı kaynaklar, yığılma sebebiyle Türkiye’deki AB ülkeleri misyonları çalışanlarının vize taleplerine yetişemediğini, ayrıca bazı başvurularda vizenin gerekliliği için yeterince evrak sağlanmadığını vurguluyor. Öte yandan bazı uzmanlar, Türkiye’de yıllardır devam eden bu Schengen vizesi sorununa rağmen AB ülkelerinin vize departmanı çalışanı sayısının artırmamasının da bir tepkiye işaret ediyor olabileceğini söylüyor.
Kaynaklar, krizin çözümü için kesin bir tarih sunmasa da bazı AB ülkeleri özelinde yılın sonuna doğru yığılmanın önemli oranda aşılabileceğine inanıyor. T24’ün çıkarımına göre; Türklerin yoğun vize başvurusunda bulunduğu bazı Avrupa ülkeleri, vize departmanı çalışanı sayısını artırma hazırlıkları yapıyor.
Ankara’daki anlayış ise Avrupa Birliği ülkelerinin aynı zamanda vize durumunu elinde bir “koz” olarak tutmak istediği yönünde. Kulislerde AB’nin vize kolaylığı karşısında taleplerinden birinin iltica başvurusu yapan ve mevcut olarak Avrupa’da bulunan bazı Türk vatandaşlarını Türkiye’nin geri alması olduğu konuşuluyor.
T24’e bilgi veren resmî kaynaklar, Türkiye’nin Avrupa Birliği ülkelerinin Ankara büyükelçileriyle Schengen vizeleri konulu bir dizi toplantı gerçekleştirdiği ve bu görüşmelerde karşılıklı fikir alışverişinde bulunulduğunu bildirdi.
Verilen bilgiye göre Türkiye ilk etapta Schengen vizesi başvurularında talep edilen belgelerin niceliğinin azalması ve bazı meslek grupları, öğrenciler ve özel durumu bulunanlara öncelik tanınmasını önerdi.
Görüşmelerde Türkiye’nin AB ülkelerinden misyonlarındaki personel sayısını artırmalarını da önerdiği öğrenildi.
Öte yandan Türkiye’nin kendi vize rejiminde yaptığı değişimlerle de Batı’ya güven sağlamaya çalıştığı anlaşılıyor. Son olarak geçen hafta Türkiye, Moskova’daki tiyatro ve İstanbul’daki Santa Maria Kilisesi saldırganlarının vatandaşı olduğu Tacikistan’la serbest vize rejimini sonlandırmıştı.
Resmi kaynaklar, AB temsilcileriyle yapılan görüşmelerden sonra ellerindeki verilere göre vize verme sürecinde az da olsa bir hızlanma gözlendiğini belirtti. Ancak henüz Ankara’nın istediği seviyede bir ilerleme kaydedilmediği anlaşılıyor.
Aracının aracısı
Başkentte Schengen vizeleriyle ilgili durumu aşmak için çeşitli adımlar atılırken, vatandaş başvurularında yeni zorluklarla karşı karşıya kalmaya devam ediyor.
Türkiye’de turizm amaçlı seyahat için Schengen vizesi almak isteyenler, iData ve VFS Global gibi aracı şirketler kullanmaya mahkûm. Bu şirketler, vatandaşların zaten topladığı belgeleri konsolosluk ve büyükelçiliklere teslim ediyor. Aracı kurum bu teslimat ve belgelerin kontrolü için başvurandan ücret alıyor.
Ancak son zamanlarda vatandaşlar sıkça başka sorunlar dile getiriyor. İnsanlar vize başvurusu için randevu bulmakta zorlanıyor, bu sebeple de başvuruda bulunabilmek için başka bir aracı şirket veya “danışman”la çalışmak zorunda kalıyor; buna da ek ücret ödüyorlar. Bu “vize danışmanlığı” hizmeti verdiği belirtilen şirketlerin randevuları önden aldığı, dolayısıyla vatandaşların randevu aralığı bulmakta daha da zorlandığı anlaşılıyor. Bunun önünün alınmaması veya göz yumulması sonucunda vatandaşların bir bölümü, randevu bulmak için başka çare bulamayınca bir aracıya daha para vermiş oluyor.
“Danışmanlık” hizmeti veren bu şirketler, aracı şirket ve başvuru ücreti de dahil olmak üzere ortalama 300 ila 400 Euro arası bir ücret talep ediyor. Mevcut şartlarda vatandaşlar zaten Schengen vizesi başvurusu için 80 Euro, aracı şirket için de bin liranın üzerinde bir ücret ödemek durumunda. Olumlu sonuçlanacağının bir garantisi olmayan bir başvuru için ücret zaten yüksekken, insanlar sadece randevu alabilmek için bir aracıya da yüksek meblağda para veriyor.
Vize konusu Komisyon raporunda da ele alındı
Avrupa Birliği Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ve AB Komisyonu tarafından hazırlandığı için “Borrell raporu” olarak da anılan AB-Türkiye ilişkilerine dair Komisyon raporunda da vize konusu ele alınmıştı.
Komisyon raporunda üye devletlere belli Türk vatandaşlarının vize başvurularını kolaylaştırmak için atılabilecek adımları araştırma önerisi yapıldı. Bu grupta iş insanları, öğrenciler, aile fertleri Avrupa Birliği ülkelerinde yaşayan Türk vatandaşları bulunması önerildi. Raporun ilgili kısmında, "Bu aynı zamanda, uzun geçerliliğe sahip çok girişli vizelerin verilmesine olanak sağlamak amacıyla Vize Kanununun esnekliklerinden tam olarak faydalanmayı da içermelidir" denildi.
Raporda vize serbestisinin ise Türkiye'nin gerekli bütün kıstasları karşılamasına bağlı olduğu tekrar vurgulandı. Türkiye'nin vize serbestisi için karşılaması gereken 6 kıstas arasında en çok öne çıkan Terörler Mücadele Kanunu'nun güncellenmesi konusunda taraflar arasındaki fikir ayrılığı.
AB ülkeleri raporu aralıktaki zirvede oylamamıştı.T24 Dış Politika Analisti Barçın Yinanç, yaptığı değerlendirmede AB’nin 31 Mart seçimlerinden önce “iktidara çiçek atmış olmak istememiş olabileceğini”, o yüzden raporun bu ay ortasında yapılacak zirvede ele alınabileceğini dile getirdi.
Özgür Özel de gündeme taşıdı
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, 31 Mart seçimlerinden 1. parti çıktıktan sonra “Avrupa’da en yüksek oy oranına sahip 2. sosyal demokrat partinin lideri” olarak gittiği Romanya’nın başkenti Bükreş’te yapılan PES (Avrupa Sosyalist Partisi) Liderler Zirvesi’nde Türklerin yaşadığı vize sorununu gündeme getirdi.
Özel, Bükreş’te Almanya Başbakanı Olaf Scholz, İrlanda İşçi Partisi Başkanı Ivana Bacik, PES Başkanı ve eski İsveç Başbakanı Stefan Löfven, Avrupa Parlamentosu Sosyalistler ve Demokratlar Grubu Başkanı Iratxe Garcia Perez, PES’in Avrupa Parlamentosu Başkan Adayı Nicolas Schmidt’in arasında bulunduğu isimlerle ikili görüşmeler gerçekleştirdi.
Özel, yaptığı değerlendirmede, “Bükreş'te yaptığımız temaslar sırasında çok sayıda liderle olduğu gibi Avrupa Parlamentosu Sosyalistler ve Demokratlar Grubu'nun Başkanı Iratxe Garcia Perez ile görüşmemizde de vize sorununu konuştuk. Avrupa’ya seyahat edecek vatandaşlarımızın Schengen vizesi için aylarca randevu beklediklerini, öğrencilerimiz, iş insanlarımız ve şoförlerimiz başta birçok vatandaşımızın yaşadığı zulme varan mağduriyeti anlattık. Avrupa’nın bu soruna acil çözüm getirmesi gerektiğini söyledik. Sayın Garcia Perez, bu konuyla derhal ilgileneceğini ve bizi bilgilendireceğini belirtti” ifadesini kullandı.
İKSV'den Brüksel çıkarması
Sanatçılar da vize krizini çok hisseden meslek gruplarından biri. Birçok müzisyen, tiyatrocu ve oyuncu, sahne alacakları ülkeye vize almakta zorlandıklarını dile getiriyor.
İstanbul Kültür Sanat Vakfı Genel Müdürü Görgün Taner, vize zorluklarını görüşmek için AB'nin merkezi Brüksel'e gitti.
Taner, T24'e yaptığı açıklamada bu ziyarette sanatçı ve sanat profesyonellerinin Schengen vizesi almak için ne kadar çok çile çektiklerini anlatmaya çalıştıklarını ifade etti.
Taner ayrıca Türkiye'nin AB Daimi Temsilcisi Büyükelçi Faruk Kaymakcı TÜSİAD Avrupa Temsilcisi Dilek Aydın ve Türkonfed AB - SMEunited Temsilcisi Zeynep Sanıgök ile görüştüklerini söyledi.