Birgün'den Hüseyin Şimşek'in haberine göre, Hükümete yakınlığı ile bilinen 24 TV, TV Net ve TV 360 gibi televizyon kanalları, resmi yayın yasağının sona erme saati 21.00 olmasına karşın seçim sonuçlarını 17.35’ten itibaren yayınlamaya başladı. Bu kanallarda yayınlanan ilk sonuçlarda, CHP’nin kazandığı birçok belediyede AKP, açık ara farkla önde gösterildi. Televizyon kanallarında, AKP’nin Ankara’da yüzde 88, İstanbul’da 82 ve İzmir’de ise yüzde 65 oy oranı ile önde olduğu gösterildi. Bu gelişmelerin ardından Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Sadi Güven, yayın yasağını ihlal eden kanalları RTÜK’e şikâyet ederken ihlalin üzerinden geçen 12 güne karşın herhangi bir soruşturma başlatılmadı.
Bu kanalların cezalandırılmamasına tepki gösteren CHP’nin RTÜK Temsilcisi İlhan Taşçı, RTÜK Başkanlığı’na başvurarak inceleme talebinde bulundu. RTÜK’ün seçim dönemi yayın ilkelerine uymayan kanallara yönelik yaptırım yetkisinin KHK ile elinden alındığını ancak bunun, “suç işlemeye teşvike” yol açacağını ifade eden Taşçı, kanallar hakkında rapor hazırlanmasını ve ceza için Üst Kurul gündemine getirilmesini istedi.
"RTÜK görevden kaçmamalı"
Yayın yasağını ihlal eden kanalların, Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkındaki Kanun ile RTÜK Kanunu’nu ihlal ettiğine dikkati çeken Taşçı, Üst Kurul’a yaptığı başvuruda şu ifadelere yer verdi:
“Suç işlenirken bu suça ilişkin bir yaptırım mekanizmasının devreye sokulamamış olması büyük bir sorundur. Zaten yayıncılar da büyük oranda bu yaptırımsızlığa güvenerek, hukuk dışına çıkıp yasak olarak tanımlanmış olmasına karşın yayınlarını sürdürmüşlerdir.
RTÜK kendi mevzuatı uyarınca yalnızca seçim dönemlerini değil her dönem yayıncılığı mercek altında tutmaya ve gerektiğinde yaptırım uygulamaya yetkili ve görevlidir. RTÜK, hukuku hiçe sayan, bilerek ve isteyerek seçim güvenliğini tehlikeye sokan, seçim sonuçları konusunda manipülasyona yol açan yayıncılar hakkında bu görevinden kaçınmamalıdır.”
