Organize suç örgütü lideri Sedat Peker'e SADAT ve Üsküdar Üniversitesi'nin kurucu rektörü Prof.Dr. Nevzat Tarhan'la ilgili paylaşımları nedeniyle para cezası verildi. Peker'in avukatı Ersan Barkın, kararın tebligat sunulmadan, müvekkilinin savunması alınmadan verildiğini belirterek "CMK'ya aykırılığı zaten açık da, Anayasa ve AİHS'deki savunma hakkı düzenlemelerini yerle bir ettiği de ortada" dedi.
Sözcü'den Fırat Fıstık'ın haberine göre, hakkında kırmızı bültenle yakalama kararı çıkarılan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde olan suç örgütü lideri Sedat Peker, üç sene önce birçok kurum ve isimle ilgili ifşalarda bulunmuştu. Onlardan biri de SADAT ve Prof. Dr. Nevzat Tarhan’la ilgiliydi. Peker, paylaşımlarında Tarhan’ın özel savunma danışmanlık şirketi SADAT’la bağlantısı olduğuna dair belgeler paylaşmış, psikolojik harp üzerine çalışmalar yaptığını belirtmişti. Tarhan ve şirket bu iddiaları yalanladı.
İstanbul Anadolu 48. Asliye Ceza Mahkemesi ise Peker’in bu konu üzerine paylaştığı "Ajan da kahpe de sizin gibi münafık hırsızlardan çıkar" tweet'i nedeniyle dava açtı.
Mahkemede görülen duruşmada savcı, Peker’in hakaret suçundan cezalandırılmasını talep etti. Peker’in avukatı ise "Doğrudan müştekiyi hedef aldığına ilişkin bir ibare yoktur. Müvekkilin ifadesinin alınmasını talep ederiz" dedi. Peker’in ifadesinin alınma talebi mahkeme tarafından reddedildi. Mevcut delil durumu dikkate alınarak dosyaya katkı yapmayacağı belirtildi.
Avukat Barkın: Cezanın para cezası olması hukuka aykırılığı hafifletmiyor
Kararını açıklayan mahkeme, Peker’e hakaret suçundan dolayı para cezası verdi. Sedat Peker’in müdafi avukatı Ersan Barkın; tebligat yapmadan, savunmanın alınmadan hüküm kurulmasını hukuka aykırı bulduğunu belirtti:
Bu dava bizim rastgele, Sedat Peker'in e-devletinde görerek dahil olmaya çalıştığımız bir dava. Kendisinin 5 yıldır Türkiye'de olmadığı, en ilgisiz birey tarafından dahi bilinmekte iken, hakkında kırmızı bültenle yakalama olan ve bu bilgi UYAP'ta yer alan bir kişiyi mahkemenin basit yargılama usulüyle savunmaya davet etmesi, sonrasında tebligat bile yapamadan, savunma hakkını kullandırmadan hüküm kurması nasıl açıklanır bilmiyorum.Bunun CMK'ya aykırılığı zaten açık da Anayasa ve AİHS'deki savunma hakkı düzenlemelerini yerle bir ettiği ortada. Cezanın para cezası olması hukuka aykırılığı hafifletmiyor. Bugün yaşadığımız Sedat Peker'in en basit bir hakaret dosyasında bile, yokluğunda mahkumiyet hükmü kuran bir düzen.