Şanlıurfa'nın Suruç ilçesinde, seçim çalışmaları sırasında, 14 Haziran 2018 tarihinde, AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız'ın korumaları ve yakınlarının saldırısı sonucu eşi ve iki oğlunu yitiren Emine Şenyaşar, saldırıdan yaralı kurtulan oğlu Ferit Şenyaşar’ın “adalet" talebiyle başlattıkları nöbet eylemi 120. gününe giriyor. Şenyaşar ailesi "AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız'ın ağabeyi Süleyman Yıldız'ın kendilerini ölümle tehdit ettiğini" söyledi.
TIKLAYIN - Suruç'ta ön otopsi raporlarına ulaşıldı: Şenyaşar kardeşler 23 mermiyle, baba kesici aletlerle öldürüldü
Cumhuriyet’te yer alan habere göre, Diyarbakır’da 2 Temmuz’da yaptıkları 3’üncü hukuki destek ziyaretlerini anlatan Ferit Şenyaşar, “STK’lerle görüştük, baro başkanı ile bir araya geldik. Herkes olayı biliyor ve bizi yakından takip ediyor. Görüştüğümüz herkes yapılanların kabul edilemez olduğunu dile getirdi. Ortada bir zülüm olduğunu dile getirdiler. Bu zülüm hâlâ devam ediyor. Bugün 120’nci gününe girecek adalet nöbetimiz, 4 ay olacak” açıklaması yaptı.
"Asıl katliam Suruç Devlet Hastanesi’nde gerçekleşti"
Asıl katliamın Suruç Devlet Hastanesi’nde gerçekleştiğini belirten Şenyaşar, “Olayla ilgili güvenlik kameraları, doktorların beyanları, annemin teşhisi var ama katliamı yapanlar toplum içinde rahat bir şekilde dolaşıyor. Bu cezasızlık politikasından yararlanan milletvekilinin ağabeyi Süleyman Yıldız hâlâ bizi ölümle tehdit ediyor. Bizi sosyal medyadan tehdit eden Süleyman Yıldız hakkında ikinci defa suç duyurusunda bulunduk” ifadelerini kullandı.
"Savcı büyük bir siyasi baskı altında alıyor dosyayı"
“Bu dosya zaman aşımına uğramayacak, katliam hastanede yapıldı" diyen Şenyaşar, "Davamıza bakan 7’nci savcıyla görüştüğümüzde 23 kişi tespit ettiğini söyledi. Dosyamızı alan savcı büyük bir siyasi baskı altında alıyor dosyayı. Belirlenecek savcıyla avukatlarımız aracılığıyla görüşme talep edeceğiz” diye belirtti.
TIKLAYIN - Şenyaşarlar davası: Fadıl Şenyaşar'a 37 yıl 9 ay, Enver Yıldız'a 18 yıl hapis cezası
TIKLAYIN - Şenyaşar ailesi: "Katliamı yapanlar dükkanımızın önünde geziyor"