Gazeteci Sina Koloğlu, yurt dışına satılan dizilerin değerinin giderken arttığını belirten yazısında, Orta Doğu pazarı - özellikle Arap pazarını değerlendirdi. Koloğlu, ''Orta Doğu pazarı - özellikle Arap pazarı, son dönem büyük bir gelişme gösteriyor'' dedi.
Koloğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, şu ifadeleri kullandı:
"Orta Doğu pazarı - özellikle Arap pazarı, son dönem büyük bir gelişme gösteriyor. Bu sektörün önemli yayın organlarından BROADCASTPRO Middle East'de 'Arap İçerikleri Dünya İçerik Olimpiyatlarına Hazır Mı?' başlıklı yazıda Türk dizilerine özel bir yer ayrıldı. 'Türkiye'den yeni içerik üreticileri son zamanlarda uluslararası sahnede sağlam ve kararlı bir şekilde yerlerini aldılar' denilen yazıda içerik yanı sıra uyarlamalarında (Stiletto örneği veriliyor yani #UfakTefekCinayetler) ihraç edildiği belirtiliyor.
'TÜRK DİZİLERİ KIYMETİ ARTI; 600 DOLARDAN 100 BİN DOLARA!' Yazıda dış pazarda Türk dizilerinin değerinin artışı şu örnekle veriliyor; 'Bölüm başı 600 dolardan dağıtılıyordu, bugünlerde 100bin doları buluyor'
TÜRKLER KENDİ MİRASLARINDAN YARARLANDI Türk içeriği kendi mirasından yararlandı' denilen yazıda örnek olarak #MuhteşemYüzyıl ve #KösemSultan gösteriliyor. Bu tür içeriklerin, Türkiye'ye uluslararası bir içerik sağlayıcı olarak güçlü bir konum kazandırdığı da yazılmış.
ÇAĞDAŞ KAPIYI DA AÇAN TÜRK DİZİLERİ OLDU Yazıda Türk dizilerinin, 'Shahid VIP'te 131 bölüm yayınlanan #Çukur OSN'de yayınlanan #YasakElma (S. Arabistan menşeili uydudan yayın yapan eğlence kanalı) gibi sezonluk dizilerle küresel hit olan çağdaş içerik yelpazesini de tanıttı' yorumu yapılmış. Kore formatı olan #Anne ve #Kadın dizilerinin kendi özgün hikâyelerini yaratması Türk dizi sektörünün bir başka önemli başarısı olarak belirtiliyor. Dünya çapında orijinallerinden daha yüksek bir başarı elde ettiğinin altı çiziliyor.
VUR KAÇ DEĞİL SÜREKLİLİK Yorum yazıda bir iki dizi yurtdışına satıldı diye vur kaç sisteminin bir işe yaramadığı bu konuda en çarpıcı örneğin Türkiye'de olduğu belirtiliyor. Uluslararası ilgi gördükten sonra Türk dizi sektöründeki sürekliliğin devam ettiği, her yıl üretilen 60 dizinin yalnızca yüzde 50'sinin ilk sezonlarından sonra devam ettiği ve yalnızca yüzde 40'nın uluslararası pazara çıktığı belirtiliyor.''
