Star yazarı Ersoy Dede, yeni anayasa ve başkanlık sistemi tartışmalarıyla ilgili olarak tek parti döneminden örnekler verdi. "Partili Cumhurbaşkanı’ kavramı üzerinden kıyametler kopuyor" diyen Dede, "Bu kavram bizde yeni değil, Mustafa Kemal de, İsmet İnönü de partili cumhurbaşkanlarıydı.1923 - 1950 arası memleket bu hükümet modeliyle idare edildi.. Celal Bayar, parti başkanı değildi ama bastonundaki DP amblemiyle yerini hiç gizlemezdi" dedi.
Ersoy Dede'nin "Erdoğan AK Parti Kongresi’ne katılmalıdır!" başlığıyla yayımlanan (13 Mayıs 2016) yazısı şöyle:
22 Mayıs’taki AK Parti Kongresi pek çok açıdan çok değerli..
Ve kongre öncesi politika sahnesi son zamanlarda hiç olmadığı kadar ısınmış durumda..
‘Partili Cumhurbaşkanı’ kavramı üzerinden kıyametler kopuyor..
Değerli dostlar..
Bu kavram bizde yeni değil..
Mustafa Kemal de, İsmet İnönü de partili cumhurbaşkanlarıydı..
1923 - 1950 arası memleket bu hükümet modeliyle idare edildi.. Celal Bayar, parti başkanı değildi ama bastonundaki DP amblemiyle yerini hiç gizlemezdi..
Eski AB Bakanı Egemen Bağış, 13 yıl öncesine götürdü geçen akşam beni..
Hani Özal’ın ANAP, Demirel’in DYP liderini olduğunu zaten biliyoruz da.. Hiçbir parti aidiyeti olmadığı halde Ahmet Necdet Sezer’in, 29 Ekim resepsiyonu için, CHP’li vekillere ‘eşli’, Ak Partili vekillere ‘eşsiz’ davetiye yolladığını hatırlattı Egemen Bağış..
Bildiğiniz parti ayrımı gözetti yani Sezer..
‘Bütün partilere eşit mesafede olmak’ başka şey, ‘partisiz olmak’ başka..
Bak mesela Ahmet Necdet Sezer partisizdi ama bütün partilere eşit mesafede değildi..
Tüm bu manzara apaçık ortadayken, deniyor ki, “.. AK Parti hareketinin lideri Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Kongresi’ne katılamaz...”
Mısır Cumhurbaşkanı katılabilir..
Ama Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı katılamaz..
Böyle saçma şey duymadım..
Erdoğan partisinin kongresine katılabilir ve de katılmalıdır..
İlla konuşma yapmasına gerek yok.
Gelsin salonu şereflendirsin..
‘Eşit mesafe’ meselesi mi?..
CHP davet etsin kongresine, oraya da katılsın..
CHP bildiğimiz CHP
Kemal Kılıçdaroğlu, tamamen politik bir talebe karşılık iç savaş çağrısı yapıyor..
Diyorlar ki, CHP de iyice HDP’lileşti.
Bakın dostlar..
CHP’nin, herhangi başka bir yapıya benzetilmesine gerek yok..
Bir kaç örnek sadece..
Aykut Erdoğdu : “..Gerekirse sokak sokak direnişe geçeriz bize nasıl müdahale edilirse biz de öyle müdahale ederiz. Size bu ülkeyi dar ederiz..”
Melda Onur: “..Siyaset yapış tarzı değişti. Yeni kuşak onların yanında gaz, cop yemenizi istiyor.. “
Gürsel Tekin: “..Tahammülümüzün sınırına geldik. Yüz binler kapınızın önüne gelecektir..”
Onlarcası var daha..
Demem o ki, CHP, bildiğiniz CHP..
HDP’lileşmiş bir durum yok ortada..
‘Güneydoğu illeriyle Gönül Köprüsü’
Demokrasi ve Adalet Platformu..
Kuruluş çalışmalarına bizzat tanıklık ettiğim bir yapı..
Başında Hüseyin Yüksek var..
Güneydoğu illeriyle gönül köprüsü adı altında bir yardım seferberliği başlattılar..
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş’la birlikte..
PKK’nın yakıp yıktığı evlerinden, yaşanmaz hale getirdiği yerlerinden-yurtlarından kaçmak zorunda kalan bölge halkına gittiler..
İstanbul’dan kalkan TIR’lar dolusu ayakkabı, kıyafet, tekerlekli sandalye, erzak, 14 kentte ihtiyaç sahiplerine ulaştı..
Allah hayırda yarışanlardan olmayı nasip etsin hepimize..
