İki yıl önce bebek arabasındaki oğluyla birlikte trene binmek isterken, trenin hareket etmesi sonucu peron ile tren arasına sıkışarak hayatını kaybeden akademisyen Ebru Gültekin Ilıcalı'nın (41) ölümüyle ilgili 3. bilirkişi raporu tamamlandı. Mahkemeye sunulan bilirkişi raporuna göre, TCDD ve Kondüktör Süleyman Uğur Özkoç asli kusurlu bulunurken, makinist Abdullah Çiğdem tali kusurlu bulundu. Ebru Gültekin Ilıcalı'nın ise kusurunun bulunmadığı belirtildi.
‘Kazaya, trenin kapılar kapanmadan hareket etmesi neden oldu’
Arzu Kaya’nın DHA’da yer alan haberine göre, İnşaat Yüksek Mühendisi, Uzman Bilirkişi ve İş Sağlığı ve İş Güvenliği Uzmanı 3 kişilik bilirkişi heyetinin hazırladığı 5 sayfalık son raporda, tanık ve sanık ifadelerine yer verilirken, Ebru Gültekin Ilıcalı'nın olayın geçtiği durak olan Feneryolu İstasyonu'na telaşsız bir şekilde gelerek bebek arabasını katlayıp turnikeden geçtiği belirtildi. Trenin yolcularını indirip, bekleyen yolcularını alırken, kondüktörün kucağında bebek ve elinde bebek arabası olan birini fark etmemesini "dikkatsizlik ve görev ihmali" olarak değerlendiren bilirkişi heyetinin raporunda, "Kapı arasında genişliği 3 santimden oldukça fazla olan bebek arabası varken trenin hareket etmesi, trenin kapılar kapanmadan hareket ettiğini göstermektedir. Trenin kapılar kapanmadan hareket ettiği anlaşılmaktadır ve kazanın meydana gelmesine de bu durum sebep olmuştur" ifadesine yer verildi.
Bakanlığın raporu
Raporda, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Denetim Hizmetleri Başkan Vekili tarafından hazırlanan rapora da değinildi. O raporda, "İddia edildiği şekilde bebek arabasının kapı arasına sıkışarak 10 santimetreden daha büyük bir boşluk yaratmasına rağmen trenin hareket etmesi ancak trenin yedek ikaz anahtarının devrede olması halinde söz konusu olabileceği, bu anahtar devrede ise kapılar kapalı olmadan trenin hareketini engelleyen sistemin iptal olduğu, dolayısıyla makinist kabinindeki yedek ikaz anahtarı çevrilmiş ise, kapı arasında 30 milimetreden daha büyük bir cisim olsa kapılar kapalı sinyalinin alınamayacağı, buna karşı trenin hareket edebileceği" ifadesinin yer aldığı dile getirildi. Bilirkişi raporunda, bu durum, makinistin "Kapılar kapalı sinyalini aldım"' ifadesi dolayısıyla "yedek ikaz anahtarının devre dışı olduğu" şeklinde yorumlandı.
Kusurlar sıralandı
Ebru Gültekin Ilıcalı'nın ölümüne neden olan başlıca kusurların da sıralandığı raporda, kapı arasında sıkışan cisimleri algılayan sistemin çalışmadığı, tren ile peron rıhtımı arasındaki mesafelerin yolcu güvenliği açısından uygun olmadığı ve yolcuların güvenliğini sağlamakla görevli kişilerin görevlerini yapmadığı belirtildi. Bu hususların tümünün TCDD'nin sorumluluk alanında olduğu kaydedilen raporda, TCDD işletmesi ve kondüktör Süleyman Uğur Özkoç'un "asli kusurlu", makinist Abdullah Çiğdem'in de "tali kusurlu" olduğu vurgulandı. Kazada ölen Ebru Gültekin Ilıcalı'nın ise kusurunun bulunmadığı kaydedildi.
2 ayrı bilirkişi raporu vardı
Anadolu 30. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 4. duruşmasında, mahkeme hakimi, yeniden oluşturulan bilirkişi heyeti ile daha önce hazırlanan bilirkişi raporlarındaki çelişkilerin giderilmesi amacıyla yeni bir rapor hazırlanmasına karar vermişti.
Öte yandan, kazaya ilişkin mahkemeye sunulan ilk bilirkişi raporu, TCDD'ye asli kusur, makinist Abdullah Çiğdem ve kondüktör Süleyman Uğur Özkoç'a tali kusur yüklemişti. Ebru Ilıcalı'nın ise kusursuz olduğu belirtilmişti. Mahkemeye sunulan ikinci raporda ise TCDD tali kusurlu, makinist Abdullah Çiğdem ve kondüktör Süleyman Uğur Özkoç kusursuz, anne Ilıcalı ise "asli kusurlu" bulunmuştu.
6 yıla kadar hapis cezası istemi
11 Temmuz 2012 tarihinde meydana gelen kazada, Feneryolu Tren İstasyonu'ndaki güvenlik görevlisinin de yardımıyla önce 3 yaşındaki oğlu Ege'yi trene bindiren, ardından elindeki bebek arabasıyla trene binmek isterken kapıların kapanması sonucu dışarıda kalan Ebru Gültekin Ilıcalı, peron ile tren arasındaki boşluğa düşerek hayatını kaybetmişti. Olay sonrasında trenin makinisti Abdullah Çiğdem ve kondüktör Süleyman Uğur Özkoç hakkında 'taksirle ölüme neden olmak' suçundan 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı.