"Başkan ne biliyordu ve ne zaman biliyordu?"
Tennessee Senatörü Howard Baker'ın soruşturma sırasında söylediği bu sözler ABD'nin en büyük siyasi skandalı kabul edilen Watergate ile tarihe geçmişti.
1972 yılında Washington'da Watergate iş merkezindeki Demokrat Parti'nin ofisine dinleme cihazı yerleştirmek için giren kişilerin dönemin ABD Başkanı Richard Nixon'ın çevresindeki isimlere yakın olduğu tespit edilmiş, Nixon'un skandalı örtbas etme çabası büyük bir anasayal krize neden olmuştu. Nixon 1974 yılında istifa etti.
Bugünlerde ise ABD Başkanı Donald Trump yönetimi, siyasetçiler, gazeteciler ve demokrat partili yetkililer tarafından Watergate skandalına benzer bir skandala karışmakla suçlanıyor.
Trump'ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Flynn Rus yetkililerle görüşmeleri konusunda Beyaz Saray'ı yanlış yönlendirdiği gerekçesiyle bu hafta başında istifa etmişti.
Flynn'in Trump resmen göreve başlamadan önce Rus Büyükelçisiyle yaptığı telefon görüşmelerinde, ABD'nin Rusya'ya uyguladığı ambargo konusunu da ele aldığı iddia edilmişti.
Fylnn'in istifasının ardından Demokrat Parti üyeleri ve Cumhuriyetçi Parti'den kıdemli siyasetçiler Flynn'in görüşmeleri hakkında bir soruşturma açılması çağrısında bulundular.
Flynn'in istifası şu sıralar başkent Washington'da Watergate skandalının yeniden dillendirilmesine neden oldu.
ABD Temsilciler Meclisi üyesi Elijah Cummings ve demokrat Senatör Chris Coons Sanatör Baker'ın Watergate skandalı hakkında senato oturumlarında sorduğu yukarıdaki meşhur soruyu basın önünde yineledi.
Demokrat Parti'nin resmi kuruluşu Demokratik Ulusal Komitesi'nden (DNC) yapılan açıklamada bu olayın "Watergate'ten büyük olduğu" savunuldu ve Trump ve ekibinin Rusya'yla bağlantılarının açığa çıkarılması için 11 Eylül saldırılarının ardından oluşturulana benzer bir soruşturma komisyonu kurulması gerektiği belirtildi.
Watergate benzetmesine Trump'ın seçim rakibi Hillary Clinton'un danışmanları da katıldı.
Watergate skandalını gazeteci olarak bizzat takip eden CBS News televizyonu sunucusu gazeteci Dan Rather "Watergate hayatımın en büyük siyasi skandalıydı, belki de şimdiye kadar" ifadelerini kullandı.
ABD medyasında Fylnn'in bu görüşmeleri kendi başına yapıp yapmadığı da tartışılıyor.
New York Times gazetesi Fylnn'i uzun süredir tanıyan kişilerin Fylnn'in bunu kendi inisiyatifiyle yapmayacağı görüşünü yazdı.
Medya ayrıca Fylnn'e bu konuşmaları yapma emrini kimin verdiği sorusunu da gündemde tutuyor.
ABD bugünlerde yaklaşık 40 yıl önceki siyasi skandalın gölgesinde "Başkan ne biliyordu ve ne zaman biliyordu" sorusuna yanıt arıyor.
