Nafiz Albayrak / Boston, 22 Eylül (DHA) - Bilimsel çalışmalarını ABD’nin Boston kentinde Harvard Tıp Fakültesi’nde yürüten Türk Doktor Önder Albayram’ın, beyin yaşlanmasının durdurulması alanındaki araştırmalarıyla tüm dünya için umut ışığı oldu.
Albayram, yaptığı çalışmalarla beyin yaşlanması ve özellikle Alzheimer sorunu yaşayan hastalar için önemli son derece önemli yeni bulgulara imza attı. Bu alandaki çalışmaları, dünyanın en önemli tıp dergilerinden Nature Medicine’da ana başlık olarak yayınlanan araştırma sonuçlarına, ABD’de Guardian, Scientific American, Newsweek, Fox News, Stern, Forbes gibi önemli basın ve yayın organlarının da bulunduğu bin 200’ün üzerinde medya kuruluşu da geniş yer verdi.
2011 yılında Almanya’nın Bonn Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde oldukça ses getiren beyin yaşlanması ve Alzheimer alanında çalışmalar yapan Albayram, ABD’de Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi’ndeki çalışmanın da başyazarlarından birisi oldu. Genç Türk bilim insanı Albayram’ın çalışmasında, yaşlı farelere kenevir içerisindeki en önemli etken madde olan THC (delta-9-tetrahydrocannabinol) verildiğinde, hafızada gelişme ve gen ifadesinde artış gözlendi. Ayrıca, yine yaşlı farelerde gen ifadesi profili, THC kullanmayan genç farelerinki ile kıyaslanabilir düzeye ulaştığı görüldü. Medikal kenevir adına yapılmış en önemli araştırma olarak gösterilen araştırmasını DHA’ya anlattı.
Doktorasını Bonn Üniversitesi’nde, moleküler psikiyatri alanında tamamlayan Önder Bayram, “Yaklaşık iki buçuk üç senedir Harvard’dayım. Burada Alzheimer ve beyin travması üzerine çalışan son derece önemli bir grup içerisinde araştırmalar yapıyoruz.
Yedi yıllık yoğun bir emeğin ürünü olan bu çalışmamızda, hafıza ve öğrenmede etkin olduğu bilinen ve yaşlı beyinde değişim geçiren bir sistem içerisinde ilginç bir mekanizma keşfettik. Bu mekanizmayı kullanarak beyinde yaşlılık etkilerini tersine çevirecek bir terapi yöntemi geliştirdik” dedi.
Keşfin devamında beyin yaşlanması ile ilgili çok önemli bir mekanizma bulduklarını belirten Albayram, “Bunu kontrol edebilecek bir modüle sistem yarattık. Bu açıdan beyin yaşlanması adına yapılmış en önemli bilimsel araştırmalardan biri olduğunu söyleyebilirim. Ondan dolayı Natural Medicine dergisinde kapak oldu, ana başlık olarak geçti” dedi.
Beyni öteki organlardan ayrı tutan olgunun, aynı uzaydaki kozmos sistemler gibi, kendine ait modülatör sistem grupları ile çalışması olduğunu, bu sistemler grubundan en önemlisinin de hafıza, öğrenme ve algı fonksiyonlarında etkin olan endokannabinoid sistemi (ECS) adı verilen sistem olduğunu vurgulayan Albayram, ‘Bir diğer önemli nokta da, belki de medikal kenevir ve beyin adına en net sonuçların alındığı bir çalışma olması’ dedi.
Ekip olarak yaptıkları araştırma sonuçlarının, ileriye dönük beyin araştırmaları, Alzheimer hastalığı, başka beyin hastalıkları, beyin yaşlanmasına bağlı dejeneratif hastalıkların tedavisi ve daha iyi anlaşılması adına bir dönüm noktası oluşturduğunu belirten Albayram, ‘O açıdan kesinlikle umutluyum. Hastalarda kullanılması tabii ki zaman alıyor’ dedi.
Yaptıkları bilimsel araştırmaların 7 yıl sürdüğünü söyleyen Albayram, “Çalışmada fare modellerini kullandık ve geniş anlamda bir beyin kimyası temeli var. Bu çalışma 7 yıl sürdü. Bu 7 yıllık süreç içerisinde çalışmanın tekrarını, devamını başka bir ülkede de yapmayı düşündük ve uygun gördük. Çünkü çalışma temel olarak, bizim provokatif dediğimiz önemli bir çalışmaydı. Bu açıdan, Almanya’nın dışında başka bir ülkede, İsrail’de aynı deneyi yaptık. Aynı sonuçlar bulunduğu için, o açıdan da önemlidir” diye konuştu.
Albayram, Alzheimer hastaları da içinde olmak üzere başka beyin hastalarına da umut kapısı aralayan çalışmadaki en önemli noktalardan birinin, medikal kenevir adına yapılmış en net beyin araştırma sonuçlarını içermesi olduğunu vurgulayarak, “Uzun süren bir çalışma, 7 yıllık süre almasının nedeni de medikal kenevir üzerine yapılmış bir çalışma olması ve gerçekten çok ciddi sonuçları olması. Çünkü bulduğumuz, medikal kenevirle öngördüğümüz sistem, yaşlı beynin fonksiyonlarını genç beyne dönüştürüyor. Bunu yaparken de, beynin temel mekanizmalarını kullanıyor. Yani hiçbir toksik yan etkisi yok” dedi.
Günümüzde kullanılan birçok psikiyatrik ve nörolojik sentetik ilaçların hem akut hem de kronik kullanımlarda yan etkilerinin olduğunun bilindiğini aktaran Albayram, ‘Bu açıdan doktor gözetiminde net olarak, ayakları yere basarak kullanılmış medikal kenevir bu toksik özelliklerden arındırabilir kendisini’ diye konuştu.
Albayram, günümüzde medikal kenevir kullanımına önem verilmesinin, bazı ülkelerde serbest bırakılmasın en belirgin nedeninin, kullanılan diğer nörolojik ve psikiyatrik ilaçların sentetik özelliklerinden dolayı beyinde bıraktıkları geri dönüşü olmayan yıkıcı hasarlar söyledi. Genç Türk doktor, beyinin doğal mekanizması ile uyumlu çalışabilen medikal kenevirin beyinde böyle bir hasar oluşturmasının söz konusu olmadığını belirtti ve ‘Birçok hastalıkta da ikincil semptomların önüne geçilmesi açısından da çok önemli medikal kenevir kullanımı. Tabii daha çok çalışmaların yapılması, daha net adımların atılması, dünyada hak ettiği saygınlığa ulaşması lazım. Bu müdahale yönteminin insanlarda aktif olarak kullanımı biraz zaman alacaktır. Bu tabii ki medikal kenevir kullanımının dünyadaki saygınlığını artıracak yeni bilimsel çalışmalar ışığında olacaktır. Bu açıdan da çalışmamızın buna katkısı olmasından dolayı mutluyuz’ dedi.