Manisa'nın Gördes ilçesinde 150 yıllık geçmişi olan yöreye has Gelin kız tatlısı, Gördes esnaflarından Helvacı Ahmet Uğur ve Eşi Altınay Uğur tarafından yaşatılmaya devam ediyor.
Gelin Kız Tatlısı, bu ramazanda da yöre halkının sofralarında yerini aldı. Tatlıyı yapan son aile olduklarını iddia eden Ahmet Uğur ve Eşi Altınay Uğur tarafından yaşatılan ve sadece ramazan ayında yapılan tatlı, geleneksel yönüyle 150 yıllık geçmişini koruyor.
Türkiye'de sadece Manisa'nın Gördes ilçesinde Ramazan ayında yapılan 'Gelin kız' tatlısını 50 yıl önce kayınvalidesinden öğrendiğini söyleyen Altınay Uğur, tatlı yapımını her ramazan ayında aksatmadan yaparak 1800'lü yıllardan beridir süren geleneği yaşattıklarını ve gelecek nesillere aktaracaklarını ifade etti.
Tatlının yapımında un, şeker, yağ, su, maya ve nişasta kullanıldığını, yağda kızartılıp şurup içerisinde bir süre bekletildikten sonra servise hazır hale getirildiğini ifade eden Altınay Uğur, eşiyle birlikte 50 yıldan beri her ramazan ayında bu geleneği yaşatmaya çalıştıklarını belirtti.
"Ramazanda 30 gün boyunca yapılır"
Gördes esnaflarından Helvacı Ahmet Uğur ve Eşi Altınay Uğur, çifti İHA muhabirine yaptığı açıklamada geleneksel olan Gördes gelin kız tatlısının tarihçesinin 1828 yılında Hasan Basri Hazretleri tarafından yapılmasıyla bugünlere kadar ulaşıldığını söyledi.
Altınay Uğur, "Günümüze sürüp gelen bu tatlıyı bizde devam ettirme çabasındayız. 50 yıldır tatlımız güzel Gördeslilerime şifa olsun inşallah yapıyorum. Mesleği kayınvalidemden öğrendim. Gelin Kız Tatlısını ramazan ayında 1'inci günü başlayıp 30 gün boyunca yapıyoruz." dedi.
"Nişanlanmış çiftlerin iftar sofrasını süslüyor"
Gelin Kız tatlısının da nişanlı çiftler için yapılmaya başlandığını aktaran Altınay Uğur, "Nişanlı olan çiftlerden damat tarafı Gelin Kız Tatlılarını tepsilere alırlar. 'Bu gelin kıza gidecek derlerdi' ve gelin kız tarafı damat tarafı birinci derece yakın akrabalarını toplayıp tabi bunun yanında Gördes'e has yemekler ardından gelsin tatlılarımız. O tatlılar öyle güzel yenirmiş ki o zamanlar öyle büyük kalabalıklarla yer sofrasında yenirmiş.
Uğur ailesi olarak bu meslekte kayınvalidem 60 yıl yaptı, ondan öncesini bilmiyorum. Ben de 50 yıldan bugüne yapıyorum. Yani 110 yıldır bu gelenek devam ediyor. Biz üçüncü kuşağız. Aile olarak bireysel çalışıyoruz. Herkesin kendine ait mekanları var. dördüncü kuşaklarımız bu geleneği devam ettirecek." diye konuştu.