T24 - Türkiye nüfusunun yüzde 2’sinin konuşma bozukluğu yaşadığı ve her dört kekemenin üçünü de erkeklerin oluşturğu belirtildi.
Şok, korku, aşırı stres nedeniyle ortaya çıkan konuşma bozuklukları erkekleri daha çok etkilediği ortaya çıktı. Korkusunu diye getiremeyen erkekler bunu bedenselleştirip kekelemeye başlıyor.
Dünyada 6 ay ile 3 sene arasında değişen sürelerde tedavi edilebilen kekemeliği bulduğu tedavi yöntemiyle 15 günde düzelten Kekemelodi Konuşma Merkezi Genel Koordinatörü İsrafil Hancı, konuşma bozukluğu çeken ve kendilerine bugüne kadar gelen ve eğitilen 6 binin üzerinde kişi arasında yaptıkları cinsiyet taramasında kadınların daha az konuşma problemi yaşadıklarını tespit ettiklerini söyledi.
Dünya nüfusunun yüzde 2’sinin konuşma bozukluğu yaşadığına dikkati çeken İsrafil Hancı Türkiye’de de durumun pek farklı olmadığını belirtti. Hancı; “Türkiye’de nüfusun yaklaşık yüzde 2 ‘si konuşma bozukluğu yaşıyor ve bunların dörtte üçü erkek. Bize genel öğrenciler arasında yaptığımız cinsiyet taramasında ulaştığımız rakam bu” dedi.
Kekemelodi Konuşma Merkezi olarak 2007 yılından bu yana hizmet verdiklerini ve Türkiye genelinde 14 şubeleri bulunduğunu belirten İsrafil Hancı şunları söyledi:
“Kekemelik, artikülasyon, tutukluk ve hızlı konuşma gibi bozukluklar genelde aşırı stres, ani korku ve şok yaşayan insanlarda oluşuyor.
Anne-babaların çocukları aniden suya atmaları, yılan görme, bir yangınla karşı karşıya kalma, bir cinayete ya da büyük bir kazaya tanık olma sorunun oluşmasını tetikliyor. Elimizdeki veriler erkeklerin bu tür durumlar karşısında kadınlara göre daha duygusal davrandıklarını bunu dışarıya vuramadıklarını ve stresi bedenselleştirdiklerini ortaya koyuyor. Beden de tepkisini kekemelik, tutukluk, hızlı konuşma ya da harfleri yutma şeklinde dışa vuruyor ” dedi.
Anne babalar dikkat!
“Erkek adama bir şey olmaz” mantığıyla erkek çocuklara yüklenilmesinin doğru olmadığını belirten Hancı,“Biz eğitim merkezlerimizde öğrencilerimizin bilinç dışına müdahale ederek 15 günde normal konuşur hale getiriyoruz. Ancak öncesi var. Normal konuşmayı başaramayanlar okullarını, işlerini terk edebiliyor. Toplumdan kendini soyutluyor. Gün geçtikçe psikolojisi bozuluyor. Aileleri bu konuda uyarmak istiyorum. Çocukları üzerinde aşırı baskı kurmasınlar. Onlara istemedikleri şeyi zorla yaptırmasınlar" dedi.
