Eylül ayında Türkiye'nin isteği üzerine Bulgaristan'da gözaltına alınan ve Bulgar yargısı tarafından Türkiye'ye iade talebi reddedilen Alman vatandaşı Mehmet Y., en kısa zamanda Almanya'ya dönmek istediğini söyledi.
DW Bulgar servisine konuşan Kürt kökenli Alman vatandaşı Mehmet Y., "Neden bunu yaşamak zorunda kaldığımı hala anlayabilmiş değilim" dedi. Y., Türk yargısının şahsı hakkındaki hükmüne ilişkin, "Türkiye'de kesinlikle bir suç işlemedim. Zaten bir suç işlemediğim için serbest bırakıldım. Ben suça meyilli, suç işleyebilecek biri kesinlikle değilim" diye konuştu. Yaşadıklarının arkasında "politik nedenler" olduğunu söyleyen Y., "Kürt olmasının Türkiye'de bir suç, bir kabahat gibi gösterildiğini" ve bunun "yıllar sonra yeniden karşısına çıkarıldığını" belirtti.
Gözaltına alındıktan bu yana ilk defa Perşembe günü dışarı çıktığını belirten Mehmet Y., savcının itirazda bulunmamasını ve böylece 7 günlük itiraz süresinin dolmasının ardından "rahat rahat Almanya'ya geri dönmeyi" umduğunu söyledi. Almanya'nın Bonn kentinde yaşayan Mehmet Y., pedagog olarak çalışıyor.
2 Eylül tarihinde Almanya'nın Düsseldorf kentinden tatil yapmak için havayoluyla Bulgaristan'ın Varna kentine giden Mehmet Y., havalimanına indikten sonra gözaltına alınmıştı. Mehmet Y., hakkında bir karar verilene kadar Varna'da bir otelde tutuluyordu. 2005 yılında Adana'daki mahkeme gıyabında yargılama yaparak Mehmet Y.'yi PKK ile ilişkili olduğu gerekçesiyle hapis cezasına çarptırmıştı.
Türkiye'de hakkında 3 yıl 7 ay hapis cezası bulunan Mehmet Y., 2001 yılından bu yana Almanya'da yaşıyor. Aralık 2001'de Almanya'ya gelerek siyasi iltica talebinde bulunan Mehmet Y.'nin talebi 2002'de kabul edildi. 2009 yılında Alman vatandaşlığına geçen Mehmet Y.'nin Türk vatandaşlığından çıkartılmadığı ve çifte vatandaş olduğu kaydediliyor.
Mehmet Y. birkaç hafta önce Bulgaristan'da tutulduğu otelde Deutsche Welle'ye verdiği röportajda PKK ile bir ilişkisi olmadığını belirterek, "Kürt kökenli olduğum için beni PKK propagandası yapmakla suçluyorlardı. Halbuki ben 1995 yılında sadece anadilimin yani Kürtçe'nin üzerindeki yasakların kalkması ve etnik kökenimin yani Kürtlerin varlığının kabulünü istiyordum" demişti.
DW/BÜ,DÇÜ
© Deutsche Welle Türkçe