İstanbul, 21 Eylül (DHA) - Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, pamukta üretim artışının fiyata ve desteğe bağlı olduğunu bildirerek, “ihtiyacımızın yarıya yakınını ithal ettiğimiz pamukta, fiyat, kilogram başına en az 3 liraya, 75 kuruş olan prim desteği de 1 liraya çıkarılırsa, bu ülkenin çok daha fazla pamuk üretebileceğini herkes görür” dedi.
Bayraktar, yaptığı açıklamada, Türkiye’nin en büyük pamuk ithalatçılarından biri olduğunu, 1,45 milyon ton olan lif pamuk ihtiyacının yarısından biraz fazlası olan 756 bin tonunu üretebildiğini, kalanını ithal ettiğini belirtti.
Çukobirlik’in 2017 yılı Gandia çeşit kütlü pamuğun kilogramını 2 lira 85 kuruştan, diğer pamuk çeşitlerini 2 lira 75 kuruştan alacağını açıkladığını bildiren Bayraktar, bu fiyatların piyasa koşullarına göre değişebileceğine, fiyat yükseldikçe kooperatiflerin de fiyatı yükselteceğine dikkati çektiğini vurguladı.
2,75 lira olan kütlü pamuk fiyatı kesintilerin ardından 2,5 liraya iniyor
TZOB Genel Başkanı Bayraktar, fiyatların bazı bölgelerde maliyetin altında kaldığını söyledi ve devam etti, \"Çukobirlik’in fiyatı artırması gerekiyor. Üstelik 2 lira 75 kuruş olan kütlü pamuk fiyatı, kesintilerin ardından 2 lira 50 kuruşa kadar iniyor. Tüccarlar bunu fırsat bilip, piyasadan düşük fiyattan pamuk alımı yapmaya çalışıyorlar.
Pamuk stratejik bir üründür. Nüfusu 80 milyonu bulan, 5 milyonu aşkın sığınmacı ve yabancıyla 85 milyonun üzerinde bir nüfusa ulaşan Türkiye, iç talebi fazladır. Ayrıca tekstil ve konfeksiyon ihracatçıda dünyada ilk sıralardadır. Bütün bunlar pamuk kullanılarak yapılabilir. Pamukta ithalata bağımlı olmak Türkiye için bir risktir.”
İhtiyacının yarıya yakınını ithal ettiği pamukta, fiyat kilogram başına en az 3 liraya çıkarsa, 75 kuruş olan prim desteği de 1 liraya çıkarılırsa, bu ülkenin çok daha fazla pamuk üretebileceğini herkesin göreceğini bildiren Bayraktar, “Bu topraklar, dünyanın en kaliteli pamuklarının üretildiği, verim ve üretim alanı açısından çok daha fazla pamuk üretme potansiyeli sahip topraklardır. Bunu heba etmeyelim; iyi değerlendirelim. Böyle bir ülkenin 1 milyar 240 milyon doları pamuk olmak üzere 2,3 milyar pamuk, pamuk ipliği ve pamuklu mensucat ithalatı yapmasını normal karşılayamayız. Bu sorunu çözmek, ithalata son vermek boynumuzun borcudur.
Pamukta ekim alanlarındaki değişim, ürün maliyetleri, fiyat ve verilen desteklerle doğrudan ilişkilidir. Üstelik pamuk, Avrupa Birliği ile imzalanan gümrük birliğinde sanayi ürünü sayıldığı için gümrük vergisi koyamadığımız tek tarımsal üründür. Pamuk üreticimiz korunmalı. Tarım ürünü olan pamuğun Gümrük Birliği’nde ne işi var. Pamuğu Gümrük Birliği’nden acil olarak çıkarın. Aksi takdirde sıfır gümrükle pamuk gelmeye devam edecektir. Yeterli gümrük duvarlarıyla korunamadığı için pamukta iç piyasa fiyatları, dünya fiyatlarından doğrudan etkilenmektedir. Dünya fiyatlarındaki düşüş, zarar eden çiftçilerin pamuk ekiminden vazgeçerek başka alternatif ürünlere yönlenmesi pamuk ekim alanlarının daralmasına neden olmaktadır.” dedi.