Türk Toraks Derneği, Halk Sağlığı Uzmanları Derneği, Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği, Sağlık Bakanlığı'na aşı çalışmalarıyla ilgili bilgi verilmesi çağrısı yaptı. Yapılan açıklamada Sağlık Bakanlığı tarafından Turcovac için Acil Kullanım Onayı başvurusunun yapıldığı açıklamasının soru işaretlerine yol açtığı belirtilerek "Henüz Faz III aşaması sürmekte olan bir aşının hatırlatma dozu çalışması verilerine veya Faz-3 çalışmasının küçük ölçekli bir erken aşama verisine dayalı olarak Acil Kullanım Onayı alması durumunda bu 'onay' bilimsel olarak tartışmalı olacaktır" denildi.
Aşılamanın pandeminin kontrol altına alınmasında yaşamsal bir öneme sahip olduğu vurgulanan açıklamada Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü'ndeki aşı üretim çalışmalarının, gerekli yatırımlar bir an önce yapılarak tekrar başlatılması istendi.
Farklı aşı uygulamalarının farklı yaş ve risk grupları için koruyucu etkilerinin saptanması, en uygun aşılama yönteminin somut ve güvenilir verilere dayalı olarak ortaya konmasının yararlı olabileceğini ancak Sağlık Bakanlığının verilerin analizini yaparak sonuçlarını paylaşmadığını belirten uzmanlar, "Konunun uzmanı dernekler olarak ülkemizdeki aşı uygulama verilerinden sonuç çıkarmaya yönelik daha fazla bilimsel katkıda bulunabilecekken bu verilere hiç erişemedik ve bu büyük veri yığını hiç değerlendirilemedi" dedi.
"Turkovac'a verilecek acil kullanım onayı bilimsel olarak tartışmalı olacaktır"
Uzmanlar Sağlık Bakanı tarafından Turcovac için Acil Kullanım Onayı başvurusunun yapıldığı açıklamasının soru işaretlerine yol açtığını belirterek şu değerlendirmelere yer verdi:
"Henüz Faz III aşaması sürmekte olan bir aşının hatırlatma dozu çalışması verilerine veya Faz-3 çalışmasının küçük ölçekli bir erken aşama verisine dayalı olarak Acil Kullanım Onayı alması durumunda bu 'onay' bilimsel olarak tartışmalı olacaktır.
Ayrıca, Omikron varyantının küresel riski yeniden üst düzeye çıkardığı bugünkü koşullarda, sürmekte olan çalışmaların sonuçları da yeterli bilgi sağlayamayacak, bunlara ek olarak yeni varyant karşısındaki immünolojik yanıtın da değerlendirilmesi gerekecektir. Durum böyleyken, araştırma sonuçları henüz bilim camiası ile paylaşılmamışken, kamuoyuna bu aşının güvenli ve etkili olduğunun gösterilmiş olduğuna dair açıklamalar yapılması, özellikle ülkemizin var olan koşulları altında aşıya karşı güvensizliği, aşı tereddüdünü tetikleme tehlikesini doğurmaktadır. Bu tür mesajlar toplumda yeterli kanıt olmadan acele adımlar atıldığı algısının yayılmasına yol açabilir ve hem ülkemizin üreteceği aşılara hem de genel olarak aşılama hizmetlerine zarar verebilir."