İktidara yakın Vahdet gazetesi yazarı Seyfi Şahin, Türkiye’nin Rusya’dan özür dileyerek ve tazminat ödeyerek Suriye’deki Türkmenlerin sürülmesini ve öldürülmesini engelleyebileceğini öne sürdü. Şahin, ‘’Biz Türkmenlere el uzatamıyoruz, bari Rusların tahribatını da önleyelim’’ ifadelerini kullandığı yazısında, iktidarın çözüm süreci adıyla PKK’yı güçlendirdiğini de öne sürdü.
’’15 günde devlet yıkıp kuracak Türk ordusu Sur’a çakıldı kaldı. Yüzlerce şehit kanı sel oldu. Bütün bu olaylardan dolayı iktidar Türk milletinden özür dilemelidir.’’ diyerek iktidara çağrı yapan Şahin’in ‘’Durum Kötü Rusya’dan Özür Dilensin!’’ başlığıyla yayınlanan bugünkü (11 Şubat 2016) yazısı şöyle:
Türkiye’yi yönetenler şunu itiraf etmelidir;
Açılım, çözüm diye PKK’yı güçlendirdiler.
İstanbul dahil büyük şehirlerde PKK silah depoladı.
Güneydoğuda vatandaşlar PKK’nın insafına terk edildi.
Bölücü örgüt güneydoğuda devlet kurmaya kalktı.
Analar ağlamasın diye milleti aldattılar.
Şimdi anaların gözyaşı sel oldu. Bunları boğacak.
15 günde devlet yıkıp kuracak Türk ordusu Sur’a çakıldı kaldı.
Yüzlerce şehit kanı sel oldu.
Bütün bu olaylardan dolayı iktidar Türk milletinden özür dilemelidir.
***
Çözüm olayının devleti bölme faaliyeti olduğu anlaşıldı.
PKK’yı Cizre’de değil Ankara’da aramak lazımdır.
Madem ki HDP’yi PKK’dan sayıyorsun.
O partiyi niye kapatmıyorsun?
Niçin PKK’ya moral verdiriyorsun?
Niçin o hainlerin partisine para veriyorsun?
Kendilerine dolgun maaş veriyorsun?
Niçin hapsetmiyorsun?
Bu milletin kanı, canı, şerefi, haysiyeti bu kadar ucuz mu?
Ermeni örgütü olan PKK’ya bu kadar yüz vermek
Onu Meclis’e sokmak İslam düşmanı bu örgütün insafına Kürtleri teslim etmek, hangi İslam akidesine uyar?
Onun için İslam dünyasından da özür dilemelidirler.
***
Suriye bir fecaat…
Yüz binlerce insan öldü.
Milyonlarca insan yerinden yurdundan vatanından oldu.
Şehirler, köyler, fabrikalar, tarlalar harap oldu.
Açlıktan milyonlarca insan can çekişiyor.
Bu durumdan Beşar Esed gitsin diyen ABD sorumludur.
Bunu essah sanıp balıklama atlayıp oraları karıştıran Türk yöneticiler de sorumludur.
Bunun arkasından Müslüman’a kafir deyip onu doğrayan, kendini de şehit olacağım sanıp intihar ederek cehenneme giden IŞİD’i doğuran Batı emperyalizmi de sorumludur.
Uçağını düşürüp Rusya’yı başına bela eden hükümet de sorumludur.
Amerika’yı müttefik sanmak, gaflettir.
Hariciyecimize yumruğu indirir, valla…
NATO’yu kurtarıcı görmek de saflıktır.
AB’ye sitem etmek de yanlıştır.
Onlar her kararlarında ve davranışlarında bölücülerle beraberdirler.
YDP’yi terörist görmezler.
Çünkü onlar, BOP’un Türkiye’de kurulacak Büyük Kürdistan projesinin bir parçasıdırlar.
Halep’ten Lazkiye’ye açılacak Kürt koridoru yavaş yavaş ilerliyor.
Bu İsrail’in güvenliği için gereklidir.
Oradaki milyonlarca, Türkmen ve Arap sürülecek, öldürülecektir.
Maalesef Rusya da buna yardım ediyor.
Güya Türkiye’yi cezalandırmak istiyor.
Ama zeytin dalı da uzatıyor.
Yeter ki özür dilensin.
***
Özür dileyelim. Tazminatını da ödeyelim. Gitsin…
Biz Türkmenlere el uzatamıyoruz, bari Rusların tahribatını da önleyelim.
İran’la da anlaşalım.
Hatta Esed’le de, bu milleti daha fazla bunalıma sürüklemeyelim.
İnada gerek yok, aklın yolu birdir.
Bari Rus ve İran düşmanlığını önleyelim.
Türkiye’nin Suriye politikası yanlıştır.
Özür dilemek de büyülüktür.
Ticaret, inşaat ve turizm kazancımız da cabası…
Haydi hayırlısı. Büyüklük gösterelim…