En son Bodrum'da lüks bir tesiste valenin bir kadına yönelik saldırgan tavırları sonrasında Türkiye Otomotiv Bakım Dernekleri Federasyonu (TOBFED) harekete geçti. TOBFED Genel Başkanı Serkan Bakırtaş, "2018 ocak ayından itibaren vale sektöründe çalışanlar belgelendirilmeye başlanacak. Eylül ve ekim aylarında seminerler düzenleyeceğiz. Bu seminerlerde de stres yönetimi, öfke kontrolü, etkili iletişim, yasal sorumluluklar gibi eğitimlerimiz de olacak" dedi.
Serkan Bakırtaş, gelecek yıl ocak ayından itibaren vale sektöründe çalışanların belgelendirilmeye başlanacağını söyledi. Bakırtaş, yaptığı açıklamada, vale sisteminin kısa zamanda büyük gelişme gösterdiğini, sektörde çalışan sayısının 100 bini bulduğunu ifade etti.
Bodrum'da valeyle bir kadının karşı karşıya geldiği olayın kendilerini derinden üzdüğünü dile getiren Bakırtaş, ancak bir kişinin kabahatinin çalışanların tümüne mal edilmesinin yanlış olduğunu, hemen her olayda "vale terörü" tanımlaması yapılmasını ise kesinlikle reddettiklerini dile getirdi. Hürriyet'te yer alan habere göre Bakırtaş, kurumları bünyesinde bulunan valelerle ilgili bir dizi çalışmayı hayata geçirmeye hazırlandıklarını söyledi.
Yaklaşık 4 yıl önce başladıkları çalışmalarda sonuç alma aşamasına geldiklerini belirten Bakırtaş, "Eylül ve ekim aylarında seminerler düzenleyeceğiz. Bu seminerlerde de stres yönetimi, öfke kontrolü, etkili iletişim, yasal sorumluluklar gibi eğitimlerimiz de olacak. 2018 ocak ayı itibarıyla da vale sektöründe çalışanlar artık belgelendirilmeye başlanacak." dedi.
"Her önüne gelen valelik yapıyor"
Sektörde bugün her önüne gelenin vale olarak çalıştırılabildiğini aktaran Bakırtaş, "Her önüne gelen valelik yapabiliyor ama yapmamalı. Bunun bir kural seti olmalı. Bunun belli bir eğitimi, sürüş eğitimi, park eğitimi bunların tamamını almalı." diye konuştu.
Bakırtaş, belgelendirilmeye başlanacak sektör çalışanlarının peyderpey eğitime alınacağını, belgelendirilen valelerin her birinde eğitim aldığına dair yaka kartları olacağını, 2019 yılında da sistemin tam olarak oturacağını sözlerine ekledi.
Tüketici Başvuru Merkezi (TBM) Onursal Başkanı bbbb ise valelik sisteminin mağduriyetlere yol açabildiğini aktardı. TOBFED'in çalışmasının tüketiciler açısından son derece yararlı olacağını belirten Ağaoğlu, valelerin belgelendirilmesinin mutlaka yapılması gerektiğini dile getirerek, şunları söyledi:
"Eskilerin değnekçisi organize oldu, isim değiştirdi vale şeklinde hizmet veriyor. Ancak bunun ne fiyatı, ne güvenliği hiçbir şekilde tüketici için iyi bir tarafı olmuyor. Neden olmuyor? Çünkü yüksek değerli aracı bırakan tüketici kime bıraktığını bilmiyor, ehliyetli mi, güvenilir mi, o işletmeyle anlaşmalı mı... Valeye aracını verdikten sonra aracını hurdaya çevrilmiş halde bulan da oldu, hiç bulamayan da oldu. Vale diye teslim ettiği kişi aracı almış, kaçmış gitmiş. Sigortalar da bu tür durumlarda hasarı ödemiyor, tazmin de etmiyor. 'Aracım çalındı' dediğinde anahtarı kendiniz verdiğiniz için 'biz sorumluluk almayız' diyen bir sigorta şirketiyle karşı karşıya kalıyorsunuz. Vale sisteminin, eskinin değnekçiliği gibi başıboşluktan çıkarılıp bir şekle sokulması gerekiyor."
TOBFED Başkanı Bakırtaş'ı tebrik eden Ağaoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
"Kişilere sertifika verilmesi düşünülüyor. Bunun mutlaka yapılması lazım. Biz tüketiciler aracımızı valeye bırakacaksak mutlaka yakasında kimliğini, eğitimli olduğunu ve yetkili olduğunu görmeliyiz. Buradan işletme sahiplerine de sesleniyorum. İşletmenize gelen kişiden aracını park etmesi için ek bir ücret aldırıyorsunuz, valelik servisi kuruyorsunuz ama buraya koyduğunuz personel bir hata yaptığında da sahip çıkmıyorsunuz. Yok böyle bir şey. Kanuna göre ayıplı hizmetten ortaya çıkan zarardan işveren sorumludur. Ayrıca Borçlar Kanunu'nda da kusursuz mesuliyet var. Herkes çalıştırdığı personelden sorumludur. Aracı valeye teslim ettiğimizde mekanın sahibi 'benimle alakası yok' diyor, biz onun illiyet bağını ispatlayamazsak tüketici olarak sıkıntı yaşarız. O nedenle mutlaka yaka kartı olmalı, eğitimli, ehliyetli ve oraya kayıtlı olduğunu bilebilmeliyiz. Ben niye vereyim 50 bin lira, 100 bin lira, 300 bin lira değerindeki aracımı. Tüketicinin bunu sorma hakkı var."